Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2022/11205 E. 2023/3633 K. 23.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/11205
KARAR NO : 2023/3633
KARAR TARİHİ : 23.05.2023

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi
HÜKÜM/KARAR : Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 7. İcra Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki asıl ve birleşen şikayetlerde şikayetçi üçüncü kişilerin açtığı İİK’nın 99. maddesinin uygulanmasına ilişkin şikayet uyuşmazlığından dolayı yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin kabulü ile 17.05.2018 ve 05.06.2018 tarihli memur işlemlerinin iptaline karar verilmiştir.

Kararın şikayet edilen alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayet edilen alacaklı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. ŞİKAYET
Asıl şikayete dair şikayetçi üçüncü kişiler şikayet dilekçelerinde; alacaklının borçlular hakkında başlattığı icra takibinde işyerlerinde haciz yapıldığını, İcra Müdürlüğünce alacaklıya süre verilmesi gerektiğini ileri sürerek İcra Müdürlüğünün 17.05.2018 tarihinde aldığı haczin İİK’nın 97. maddesi gereğince yapılmasına ilişkin kararının iptali ile haczin İİK’nın 99. maddesi gereğince yapılmasına karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile icra müdürlük kararının kaldırılmasını talep etmişlerdir.

Birleşen şikayete dair şikayetçi üçüncü kişiler şikayet dilekçelerinde; alacaklının borçlular hakkında başlattığı icra takibinde işyerlerinde haciz yapıldığını, İcra Müdürlüğünce alacaklıya süre verilmesi gerektiğini ileri sürerek İcra Müdürlüğünün 05.06.2018 tarihinde aldığı haczin İİK’nın 97. maddesi gereğince yapılmasına ilişkin kararının iptali ile haczin İİK’nın 99. maddesi gereğince yapılmasına karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile icra müdürlük kararının kaldırılmasını talep etmişlerdir.

II. CEVAP
Şikayet edilen alacaklı cevap dilekçesinde; şikayete konu müdürlük kararlarının yerinde olduğunu ileri sürerek şikayetin reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; şikayetçi şirketlerin borcun doğumundan ve takip tarihinden çok önce kurulduğunu, kaldı ki şikayetçi şirket yetkililerinin borçluların ortağı ve yetkilileri de olmadıklarını, ödeme emirlerininde haciz adresinde tebliğ edilmediğini, takip borçlularından …’un eşinin şirketin eski ortağı olmasının borçlu şirketlerden birine ait üç adet belgenin bulunmasının borçlular ile şikayetçiler arasında organik bağ olduğunu kanıtlamaya yetmediği gerekçesi ile şikayetin kabulü ile 17.05.2018 ve 05.06.2018 tarihli memur işleminin iptaline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayet edilen alacaklı istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Şikayet edilen alacaklı istinaf dilekçesinde; şikayete konu olan 11.05.2018 tarihli haciz işlemi üzerine istihkak iddiası ileri sürüldüğünü, 17.05.2018 tarihli müdürlük kararı ile istihkak iddiası konusunda karar verilmek üzere dosyanın İcra Mahkemesine gönderildiğini, İstanbul 7. İcra Hukuk Mahkemesinin 2018/801 Esas sayılı ilamı ile üçüncü kişilerin istihkak iddiasının reddine karar verildiğini, davacının 31.05.2018 tarihinde istihkak davası açtığını, bu şikayetin 07.06.2018 tarihinde yapıldığını, istihkak davasının bu şikayetten daha önce açıldığını, davacının istihkak davasını açtıktan sonra İİK’nın 97. maddesine yönelik memur işlemini ayrıca şikayet etmesinde hukuki yararı bulunmadığını, İstanbul 7. İcra Hukuk Mahkemesinin 28.05.2018 tarih 2018/801 Esas sayılı dosyası ile takibin devamına karar verildiğini, İcra Mahkemesinin bu kararı ile müdürlük kararının yerinde olduğunun tespit edildiğini, mahkemenin takibin devamı kararı ile müdürlük kararını onadıktan sonra davacının şikayeti üzerine aynı müdürlük kararının kaldırması, önceden verdiği takibin devamı kararını kendi kendine kaldırması, fiilen uygulanmaz hale getirmesi olduğunu, mahkemenin önceden verdiği takibin devamı kararları nedeniyle ve açılan istihkak davaları nedeniyle şikayetin reddine karar vermesi gerektiğini, mahkemenin gerekçede haciz adresinde bulunan belgeleri 3 adet olarak belirtmesinin hatalı olduğunu ileri sürülerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması talep edilmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; haciz mahallinde bulunan ve borçlu şirkete ait belgelerin 2008 tarihli olduğunu, haciz tarihi ile arasında 10 yıl olduğunu, mahalde bulunan eski tarihli bu belgelere dayanılarak haczin aynı zamanda borçlu elinde yapıldığının kabulünün mümkün olmadığını, dosyada bulunan sicil kayıtlarına göre Gülden Durgun’un Apeks şirketindeki hisselerini 21.04.2014 tarihinde …’a devrettiğini, borcun kaynağının hisse devrinden sonra keşide edilen 01.04.2015 keşide tarihli çek olduğunu, bu durumda borçlu şirketin eski hissedarlarından olan ve borcun doğumundan bir yıl önce şirketten ayrılan ve halihazırda istihkak iddia eden şirketlerde de ortak olmayan Gülden Durgun adına kayıtlı belgeler ile aynı şirkete ait çok eski tarihli belgelerin mahalde bulunmasının İİK’nın 97. maddesi gereğince işlem yapılmasının gerekçesi olamayacağını gerekçe göstererek alacaklının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayet edilen alacaklı temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Şikayet edilen alacaklı istinaf dilekçesindeki iddialarını tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesinin kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık şikayetçi üçüncü kişilerin açtığı İİK’nın 99. maddesinin uygulanmasına ilişkin şikayete ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
İİK md. 96., 97., 99.,

3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup şikayet edilen alacaklının temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;

Mahkemece iptal edilen 17.05.2018 ve 05.06.2018 tarihli memur işlemlerinin asıl ve birleşen dosyalara ilişkin olduğunun tabii bulunmasına,

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 5311 sayılı Kanunun ile değişik İİK’nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nın 370. maddeleri uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

23.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.