Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2022/11070 E. 2023/3497 K. 18.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/11070
KARAR NO : 2023/3497
KARAR TARİHİ : 18.05.2023

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1062 E., 2022/1219 K.
HÜKÜM/KARAR : Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Malatya 2. İcra Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/450 E., 2022/83 K.

Taraflar arasındaki ödeme emri tebligat işleminin usulsüz olduğuna dair şikayet uyuşmazlığından dolayı yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin reddine karar verilmiştir.

Kararın şikayetçi borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine hükmedilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayetçi borçlu tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. ŞİKAYET
Borçlu şikayet dilekçesinde; Malatya İcra Müdürlüğünün 2020/18654 Esas sayılı icra takip dosyası ile aleyhine ilamsız takip başlatıldığını, elektronik tebligat adresinin bulunduğunu, Tebligat Kanunu ve Elektronik Tebligat Yönetmeliği gereğince elektronik tebligat adresine tebligat yapılmasının zorunlu olduğunu, kabul manasına gelmemekle birlikte muhatabın geçici olarak çarşıya gittiğini beyan eden…ile hiçbir hukuki bağı bulunmadığını, bu kişinin imzasının alınmadığını, tebligatın muhtara tebliğ edildiğini, 2 nolu haber kağıdı yapıştırıldıktan 15 gün sonra yani 21.09.2020 tarihinde yapılmış olmasının kabulünün gerektiğini, hakkında başlatılan ilamsız takipten 16.09.2020 tarihinde haberdar olduğunu ve aynı gün içerisinde itiraz talebi sunduğunu talebinin icra müdürlüğü’nce reddedildiğini, usul ve yasaya aykırı olarak gönderilen ödeme emrinin iptaline, icra dosyasına sunulan itirazın kabulü ile İcra Müdürlüğünün kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

II. CEVAP
Şikayet edilen alacaklı cevap dilekçesinde; davacının elektronik tebligat adresi bulunmadığı için tebligatın normal tebligat olarak yapıldığını, 28.09.2020 tarihinde icra müdürlüğüne davacı-borçlunun e-tebligat adresinin bulunup bulunmadığının sorulduğunu, icra müdürlüğünce borçlunun e-tebligat adresinin bulunmadığının bildirildiğini tebligatın kapıya yapıştırılma tarihinden itibaren 7 günlük yasal süre içinde davacı-borçlunun itiraz etmediğini, itiraz için davacının iddia ettiği gibi 15 gün olmadığını, ticaret sicil kaydındaki adrese usulüne uygun tebligat yapıldığını ileri sürerek şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; PTT A.Ş. Genel Müdürlüğüne müzekkere yazılarak, ödeme emri tebligatının çıkartıldığı 31.08.2020 tarihinde davacı-borçlu şirket…Eneji … İnşaat Taah. Sanayi ve Tic. Ltd. Şti.’nin elektronik tebligat adresinin bulunup bulunmadığının mahkememize bildirilmesi istenildiği, gelen müzekkere cevabında ” UETS kayıtlarında yapılan incelemelerde; 6450351162 vergi kimlik numaralı … adına oluşturulan elektronik tebligat adresinin (25969-45373-88449) Ticaret Bakanlığı servislerinden şirket yetkilisi olarak kayıtlara gelen … (TCKN: …) tarafından online başvuru ekranlarından e-devlet şifresi ile sisteme giriş yapılarak 17.06.2021 tarihinde aktif hale getirilerek kullanıma açıldığı” bildirildiği, belirtilen sebeple davacı borçluya normal yolla ödeme emri tebligatı çıkartılmasında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, ödeme emrinini borçluya; “ Tebliğ evrakı gösterilen adreste kimse bulunmaması adresi kapalı olması sebebiyle en yakın yönetici…soruldu verilen sözlü beyanı ile muhatabın geçici olarak çarşıda gittiğinin beyan edilmesi üzerine Teb. K. M.20 Teb Yön. M. 30-31) tebliğ imkansızlığı sebebiyle tebliğ zarfı Adaklık Mahlle muhtarı ……, tarihinde teslim edilmiş, 2 nolu haber kağıdı muhatabın kapısına yapıştırılmış ayrıca en yakın yönetici…haber verilmiştir.” şerhi ile Tebligat kanunu 21/1. maddesine göre tebliğ edildiği, tebliğ adresinin Ticaret Sicil Müdürlüğünde kayıtlı ve taraflar arasında yapılan hazır beton sözleşmesindeki adresler ile aynı olduğu, davacı borçlunun tüzelkişiliği bulunan şirket olmasının Tebligat Kanunu 21/1. maddesine göre tebligat yapılmasına engel teşkil etmeyeceği, yapılan tebligat usulüne uygun olmakla birlikte tüzelkişilere 7201 sayılı Tebligat Kanununun 21/1. maddesine göre yapılan tebligatlarda yönetmeliğin 30.-31. maddelerindeki koşulların araştırılmasında da yasal zorunluluk bulunmadığı gerekçesi ile şikayetin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi borçlu istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Borçlu istinaf dilekçesinde; normal posta yolu ile gönderilen tebligatında usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğini, mazbatada adı geçen …isimli şahısın Tebligat Kanununun 12 ve 13. maddelerinde sayılı “salahiyetli mümessil, memur veya müstahdemlerden” biri olmadığını, ödeme emri tebligatında “Tebliğ imkansızlığı ve tebellüğden imtina” değil “Muhatabın muvakkaten başka yere gitmesi” durumu mevcut olduğunu ve aynı kanunun 20. maddesi gereğince tebliğin ihbarname kapıya yapıştırıldığından sebeple yapıştırma tarihinden itibaren onbeş gün sonra yapıldığının kabulü gerektiğini, ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; borçlu şirkete yapılan tebligat, Tebligat Kanunu’nun 21/1. maddesine göre, adresin kapalı olduğu tespit edildikten sonra, imzası alınmak suretiyle mahalle muhtarına tebliğ edilerek, 2 nolu haber kağıdı kapıya yapıştırılarak, haber verilen kişi olan ……in sıfatı da belirlenerek, tebliğ zarfının sol tarafına dikey olarak ……in imzası alınarak tebliğ edilmiş olup, tebligat şeklen Tebligat Kanunu’nun 21/1. maddesine uygun olduğu, Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 23.12.2021 tarih, 2021/7047 Esas ve 2021/11842 Karar sayılı içtihadı içtihadına göre tüzel kişiler yönünden adreste bulunmama nedenini araştırma zorunluluğu bulunmadığı gibi çarşıda tespitinden sonra tevziat saatlerinden sonra döneceği de anlaşıldığından Tebligat Kanunu’nun 20. maddesi somut olaya uygulanamayacağı gerekçesi ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi borçlu temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Şikayetçi borçlu temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesindeki hususları tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesinin kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; ödeme emri tebligat işleminin usulsüz olduğuna dair şikayete ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
İİK md. 16, TK md. 7/a, 21/1, Tebligat Yönetmeliği’nin 30 ve 31.maddeleri, Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 23.12.2021 tarih, 2021/7047 Esas ve 2021/11842 Karar sayılı içtihadı

3. Değerlendirme
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 5311 sayılı Kanunun ile değişik İİK’nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nın 370. maddeleri uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

18.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.