Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2022/10981 E. 2023/3691 K. 25.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/10981
KARAR NO : 2023/3691
KARAR TARİHİ : 25.05.2023

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/286 E., 2022/938 K.
HÜKÜM/KARAR : Kaldırma/Kısmen Kabul/Kısmen Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Polatlı İcra Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/54 E., 2020/114 K.

Taraflar arasındaki icra memur muamelesini şikayet nedeni ile yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin reddine, takip dosyasında bulunan ipotek bedelinin nemalandırılmasına karar verilmiştir.

Kararın şikayetçi borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ile şikayetin kısmen kabul ve kısmen reddiyle, takip dosyasında (bulunan) 1.061.799,90 TL’nin nemalandırılmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayetçi borçlu ve davalı alacaklı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Borçlu şikayet dilekçesinde; davalı alacaklı tarafından dava dışı borçlu hakkında başlatılan ilamlı takibe yedieminlik görevini yerine getirmediğinden bahisle borçlu olarak eklendiğini, anılan işlemin iptali için icra mahkemesinde yaptığı şikayetin derdest olduğunu, aynı zamanda dava dışı borçlu adına kayıtlı taşınmaz üzerindeki ipoteği temlik alarak dava dışı borçlu hakkında başlattığı ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takibin derdest olduğunu, ipotek alacağının bulunduğu taşınmazın 26.12.2019 tarihinde (davalının alacaklı olduğu) şikayete konu takip dosyasından ihale yoluyla 3. kişiye 1.961.200 TL’ye satıldığını, şikayet yargılaması nedeniyle icra mahkemesince borçlu olduğundan bahisle ihale bedelinin 1.061.799,90 TL’sinin dosyada depo edilmesine karar verildiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte şikayete konu takipte borçlu olarak sorumlu tutulduğu miktarın ihale bedelinin çok altında olduğunu, alacağının ipoteğe bağlı olması ve şikayete konu takip dosyasındaki alacak üzerine (alacaklı olduğu dosyadan) haciz konulması nedenleriyle icra müdürlüğünden icra mahkemesince depo edilmesine karar verilen 1.061.799,90 TL tutarındaki paranın nemalandırılmasını ve ihale bedelinden depo edilen tutarın mahsubu sonucu kalan miktarın alacaklı olduğu takip dosyasına gönderilmesini talep ettiğini, icra müdürlüğünce talebinin reddine karar verilmesinin usulsüz olduğunu ileri sürerek 19.06.2020 tarihli icra müdürlüğü kararının iptali ile icra mahkemesince depo edilmesine karar verilen 1.061.799,90 TL tutarındaki paranın nemalandırılmasına ve bu tutarın ihale bedelinden mahsubu sonucu kalan miktarın alacaklı olduğu takip dosyasına gönderilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı alacaklı cevap dilekçesinde; Polatlı 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/365 E. sayılı dosyası ile şikayetçi borçlu hakkında, hak sahibi göründüğü ipoteğin temliki işleminin iptali talebi ile açtıkları davada mahkemece “Polatlı 1. İcra Müdürlüğünün 2010/3028 E. sayılı dosyası kapsamında yapılacak satış sonucu elde edilecek paradan, iptali istenen tasarrufun alacaklısı görünen şikayetçiye isabet edecek miktarın dava sonuna kadar icra müdürlüğünüzce belirlenecek bir bankaya tevdi edilerek faizlendirilmek suretiyle ihtiyati tedbir konulmasına,” karar verildiğini, anılan kararın icra müdürlüğüne sunulduğunu ancak şikayetçi borçlunun, borçlu olarak takibe eklenmesi işleminin iptali için yaptığı şikayet dosyasında (Polatlı İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/183 E.) mahkemece, söz konusu bedelin 1.061.799,10 TL’lik tutarının teminat olarak kabul edilmesine karar verildiğini, aslında bu bedel üzerinde şikayetçi borçlunun tasarruf yetkisi bulunmadığı gibi mahkemece bu bedelin teminat olarak kabul edilmesinin de hatalı olduğunu, tasarrufun iptali davasında Polatlı 1. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen tedbir kararının icra müdürlüğü ve icra mahkemesi kararı ile ortadan kaldırılmasının mümkün olmadığını savunarak şikayetin reddini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Polatlı 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/365 E. Sayılı dosyasında verilen tedbir kararı gereğince talep edilen miktarın şikayetçi borçluya iadesinin mümkün olmayacağı, şikayete konu memur muamelesinde hukuka aykırılık görülmediği, ancak her ne kadar depo edilen bedelin iadesi mümkün değil ise de ihale bedelinin nemalandırılmadan bekletilmesinin hakkaniyete uygun bulunmadığı gerekçesi ile şikayetin reddine, takip dosyasında bulunan ipotek bedelinin nemalandırılmasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi borçlu istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Şikayetçi borçlu istinaf dilekçesinde; şikayetin konusunun Polatlı İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/183 E. sayılı dosyasında verilen ara karar gereğince depo edilmesine karar verilen tutarın değil, ihale bedelinden anılan tutarın mahsubu ile bakiye kalan 899.400,10 TL’nin alacaklı olduğu takip dosyasına gönderilmesine ilişkin olduğunu, mahkemenin depo edilen bedelin ödenmesinin talep edildiğine ilişkin değerlendirmesinin hatalı olduğunu, depo edilen 1.061.799,90 TL’nin nemalandırılmasına karar verilmesi gerektiğini, icra müdürlüğünce talebin reddi kararına dayanak gösterilen yargılamanın kendi şikayeti olup taleplerini olumsuz etkileyecek nitelikte olmadığını, hem taşınmaz üzerinde ipoteğinin bulunması hem de dosya alacağı üzerinde haczinin bulunması nedeniyle bakiye tutarın alacaklı olduğu takip dosyasına gönderilmesi gerektiğini, mahkeme gerekçesinin kısmi kabul kısmi ret yönünde olmasına rağmen hüküm fıkrasında şikayetin tümden reddine karar verilmesinin çelişkili olduğunu ileri sürerek mahkeme kararının kaldırılması ile şikayetin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Polatlı İcra Dairesinin 2010/3028 E. sayılı dosyanın incelenmesinde; takibin öncelikle davalı alacaklı tarafından dava dışı borçlu aleyhine genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi olarak başlatıldığı, dava dışı borçlunun itirazı üzerine, Polatlı 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/128 E. – 2014/389 K. sayılı itirazın iptali kararının ibrazı ile takibe ilama dayalı olarak devam edildiği, icra emri ile tahsili talep edilen toplam alacağın 2.522.706,52 TL olduğu, şikayetçinin 06.08.2014 tarihinde Polatlı 2. Noterliğince düzenlenen 5447 yevmiye nolu düzenleme şeklindeki temlik sözleşmesi ile ihaleye konu taşınmazdaki ipotek hakkını temlik aldığı ve tapu siciline şerh verildiği, davalı alacaklının şikayetçi ile dava dışı borçlu aleyhine anılan ipoteğin temliki işlemine yönelik tasarrufun iptali davası açtığı, Polatlı 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 23.03.2022 tarihli, 2015/365 E. – 2022/132 K. sayılı kararı ile “Davanın kabulüne, … ipoteğin temlikine ilişkin tasarrufun iptaline, davacı alacaklıya Polatlı 1. İcra Müdürlüğünün 2010/3028 E. sayılı takip dosyasındaki alacak ve ferileri ile sınırlı olmak üzere temlike konu taşınmaz için cebri icra yapılabilme yetkisi verilmesine…” karar verildiği, şikayetçi borçlu tarafından tasarrufun iptali yargılaması devam ederken, 27.02.2019 tarihinde, dava dışı borçlu aleyhine Polatlı İcra Dairesinin 2019/934 E. sayılı dosyası ile anılan taşınmaz için ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibi başlatıldığı, taşınmazın, davalının alacaklı olduğu (2010/3028 E. sayılı) takipte gerçekleştirilen 26.12.2019 tarihli ihalede dava ve takip dışı üçüncü kişiye 1.961.200,00 TL’ye satıldığı, ihalenin 09.01.2020 tarihinde kesinleştiği, şikayetçi borçlunun, Polatlı İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/183 E. Sayılı dosyasındaki şikayetindeki davalının alacaklı olduğu, şikayete konu (Polatlı 1.İcra Müdürlüğünün 2010/3028 E. sayılı) takip dosyasında yapılan menkul haczi sırasında mahcuzların yediemin olarak kendisine bırakıldığı, daha sonra ürünlerin açık depoda olması, yağmur ve sair sebeplerle ziyanı önlemek amacıyla mahcuzların siloya aktarıldığını ileri sürerek icra müdürlüğünce İİK’nın 358. maddesi uyarınca borçlu olarak eklenmesi işleminin iptalini talep ettiği, mahkemece 22.01.2022 tarihli ara karar ile “Polatlı 1. İcra Müdürlüğünün 2010/3028 E. sayılı dosyasından satışı yapılan ve dosya borcunun karşılanmasından sonra kalan paradan, 923.304,26 TL borç miktarı ile bu bedelin % 15 oranında gecikme nedeniyle davalının uğrayacağı muhtemel zarar olan 138.495.693 TL (%15) bedel ile neticesinde (davacının ipotek bedeli miktarı ile sınırlı olmak üzere) toplam 1.061.799,90 TL paranın yargılama sonuna kadar alacaklı ve borçlu/ipotek alacaklısına ödenmemesine ve … hesabında tedbiren depo edilmesine, davacı tarafça muvafakat edilmemesi yahut da belirlenen süre içinde gerekli teminat bedelinin mahkeme veznesine depo edilmesi halinde, yatan paranın güncel borç kadar tutarının alacaklıya ödenmemesi amacıyla tedbir talebinin reddine” karar verildiği, yapılan yargılama sonucunda mahkemece şikayetin reddine karar verildiği, istinaf incelemesi sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince şikayetçi borçlunun istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği, davalının alacaklı olduğu Polatlı İcra Dairesinin 2010/3028 E. sayılı dosyasında verilen şikayete konu 19.06.2020 tarihli tensip tutanağı ile “Her ne kadar borçlu vekili dosyada teminat olarak bulunan paranın vadeli bir hesapta bekletilmesini talep etmiş ise de İİK’da teminatın nemalandırılması ile ilgili bir hüküm bulunmadığından talebin reddine, dosyamız İcra Hukuk Mahkemesinde hala devam eden bir dava olduğundan borçlunun alacaklı konumda bulunduğu Polatlı İcra Dairesi 2019/934 E. sayılı dosyasına gönderilmesini isteme talebinin reddine, Aralık 2019’dan beri dosyada bulunan paranın vadeli hesapta işletilmesi istemi için Polatlı İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/183 E. sayılı dosyasından 04.02.2020 tarihli Müdürlüğümüze yazmış olduğu yazıda yargılama sonuna kadar alacaklı ve borçlu/ipotek alacaklısına ödenmemesine ve Müdürlüğümüz hesabında tedbiren depo edilmesine ve ayrıca Polatlı İcra Hukuk Mahkemesinin aynı sayılı esasında vermiş olduğu ara kararda dosyada bulunan paranın Müdürlüğümüz hesabında tedbiren depo edilmesine karar verilmiş olup vadeli hesaba yatırılarak nemalandırılması hususunda bir hüküm bulunmadığından ve İİK’da da bu hususla ilgili herhangi bir hüküm bulunmadığından talebin reddine…” şeklinde karar verildiği, Polatlı İcra Dairesinin 2010/3028 E. sayılı dosya alacaklısı tarafından istinaf başvurusu bulunmadığından şikayetçi borçlu lehine verilen nemalandırma kararının istinaf incelemesi dışında tutulduğu, her ne kadar şikayet tarihi itibariyle Polatlı 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/365 E. sayılı tasarrufun iptali davası henüz derdest olsa da, istinafa konu şikayetle ilgili verilen karar tarihinden sonra, tasarrufun iptali talebi kabul edildiğinden, diğer bir değişle ipoteğin temliki işlemi iptal edildiğinden, gelinen aşama itibariyle 899.400,10 TL’nin şikayetçinin alacaklı olduğu, Polatlı İcra Müdürlüğünün 2019/934 E. sayılı (ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takip) takip dosyasına gönderilmesi imkanının bulunmadığı, kaldı ki; anılan meblağın hangi dosyaya ödeneceğinin yapılacak sıra cetvelinde belirleneceği, ancak İlk Derece Mahkemesince kararın gerekçe bölümünde nemalandırma yönünden şikayetin kabulüne, ihale sonucu taşınmazın satıldığı Polatlı İcra Dairesinin 2010/3028 E sayılı dosyadan dosya borcu düşülmek suretiyle ihale bedelinden arta kalan miktarın şikayetçinin alacaklı olduğu Polatlı İcra Müdürlüğünün 2019/934 E sayılı dosyasına gönderilmesi talebinin reddine karar verildiği, diğer bir deyişle şikayetin kısmen kabul kısmen reddine karar verildiği ancak hüküm fıkrasında “davanın reddine” şeklinde hüküm tesis edildiği, anılan hükmün HMK’nın 297. maddesine aykırı olup infazda tereddüt oluşturacağı, bu hususun kamu düzenine ilişkin olduğu gerekçesi ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ile şikayetin kısmen kabul ve kısmen reddiyle, takip dosyasında (bulunan) 1.061.799,90 TL’nin nemalandırılmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi borçlu ve davalı alacaklı temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
1.Şikayetçi borçlu temyiz dilekçesinde; şikayetin konusunun Polatlı İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/183 E. sayılı dosyasında 22.01.2020 tarihli kararı gereğince depo edilmesine karar verilen tutarın değil, ihale bedelinden anılan tutarın mahsubu ile bakiye kalan 899.400,10 TL’nin alacaklı olduğu takip dosyasına gönderilmesine ilişkin olduğunu, mahkemenin depo edilen bedelin ödenmesinin talep edildiğine ilişkin değerlendirmesinin hatalı olduğunu, depo edilen 1.061.799,90 TL’nin nemalandırılmasına karar verilmesi gerektiğini, depo edilen tutarın nemalandırılmayacağına yönelik bir mevzuat hükmü bulunmadığını, hem taşınmaz üzerinde ipoteği bulunması hem de dosya alacağı üzerinde haczinin olması nedeniyle bakiye tutarın alacaklı olduğu takip dosyasına gönderilmesi gerektiğini ileri sürerek bölge adliye mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

2.Davalı alacaklı temyiz dilekçesinde; tasarrufun iptali yargılamasında Polatlı 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/365 E. sayılı dosyasında mahkemece “Polatlı 1. İcra Müdürlüğünün 2010/3028 Esas sayılı takip dosyası kapsamında yapılacak satış sonucu elde edilecek paradan iptali istenen tasarrufun alacaklısı görünen şikayetçi borçluya isabet edecek miktarın dava sonuna kadar icra müdürlüğünüzce belirlenecek bir bankaya tevdi edilerek faizlendirilmek suretiyle ihtiyati tedbir konulmasına” karar verildiğini, karar gereğince ipotek bedelinin tamamının nemalandırılmasına karar verilmesi gerekirken yalnızca teminat olarak gösterilen “1.061.799,90 TL’nin nemalandırılmasına karar verilmesinin hatalı olduğunu, ihale bedelinin nemalandırılmasının İİK’nın 134. maddesi gereği olduğunu, icra müdürlüğünün hatalı işlemi nedeniyle aleyhe vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesinin de usulsüz olduğunu ileri sürerek bölge adliye mahkemesi kararının lehe bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, icra memuru işlemini şikayetine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 16. ve 134. maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile sair yasal mevzuat

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup şikayetçi borçlu ve davalı alacaklı tarafından temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 5311 sayılı Kanunun ile değişik İİK’nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nın 370. maddeleri uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 179,90’ar TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenlerden tahsiline,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

25.05.2023 tarihinde oy çokluğu ile karar verildi.