Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2022/10931 E. 2023/3408 K. 16.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/10931
KARAR NO : 2023/3408
KARAR TARİHİ : 16.05.2023

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 32. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1371 E., 2022/1381 K.
HÜKÜM/KARAR : Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 2. İcra Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/28 E., 2021/394 K.

Taraflar arasındaki şikayet uyuşmazlığından dolayı yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin kısmen kabulü ile Ankara 31. İcra Müdürlüğü’nün 2019/16489 Esas sayılı dosyasındaki 15.01.2021 Tarihli kararının borçlu … yönünden iptaline, şikayetin borçlu … yönünden reddine karar verilmiştir.

Kararın şikayetçi alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine hükmedilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayetçi alacaklı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. ŞİKAYET
Alacaklı şikayet dilekçesinde; Ankara 31. İcra Müdürlüğünün 2019/16489 Esas sayılı dosyası ile borçlular aleyhine takip başlatıldığını, henüz ödeme emri tebliğ edilmeden borçlular vekili tarafından 13.12.2019 tarihinde takibe itiraz edildiğini, takibin durduğunu, takibe devam edilmesine dair taleplerinin icra müdürlüğünce reddedildiğini, ödeme emri tebliğ edilmeden borçlular tarafından yapılan takibe itirazının hukuki sonuç doğurmayacağını, takibin durmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, 15.01.2021 tarihli icra müdürlüğü kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Şikayet edilen borçlu … cevap dilekçesinde; icra müdürlüğünce takibin durması yönünde verilen kararda hukuka aykırılık bulunmadığını ileri sürerek şikayetin reddini istemiştir.

Şikayet edilen … cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; borçlulardan …yönünden henüz ödeme emri tebliğ edilmeden takibe itiraz edilmiş ise de sonrasında kendisine ödeme emri tebliğ edildiğinden alacaklı yanca takibi devam etme iradesi gösterildiğinden itirazın kabulüne dair karar yerinde ise de diğer borçlu …’a gönderilmiş bir ödeme emri olmadığından borçlunun icra müdürlüğüne itirazı sonuç doğurmayacağından davanın kısmen kabulü ile şikayetin borçlu … yönünden reddine, diğer borçlu … yönünden kabulü ile müdürlük kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi alacaklı istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Şikayetçi alacaklı istinaf dilekçesinde; mahkemenin hükme esas aldığı Yargıtay kararının somut olaydan farklı bir olay için verilmiş bir karar olduğunu, Yargıtay kararında gerekçe olarak gösterilmiş olan İcra İflas Kanunu’nun 269. maddesinin, adi kira ve hasılat kiraları için ödeme emri ve itiraz müddetini düzenlediğini, somut olayda ise adi kira ve hasılat kirası nedeni ile başlatılmış olan bir icra takibi bulunmadığını, İİK’nın 62. maddesinde borca itirazın süresi ve şekline ilişkin hükümler düzenlendiğini, anılan kanun maddesinde ”İtiraz etmek isteyen borçlu, itirazını, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur.” düzenlemesinin yer aldığını, buna göre, borçlu tarafından ödeme emri tebliğ edilmeden önce yapılan itiraz başvurusunun hukuken geçerli kabul edilemeyeceğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı borçlu …’a ödeme emri tebliğ edilmeden icra takibine itiraz edildiğini, alacaklının da bu dava ile anlaşmazlığı ve takibi sürdürme iradesini devam ettirdiğinden ödeme emri tebliğ edilemese bile borçlunun itirazının geçerli olduğunu, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden hukuka aykırılık olmadığı ve hükümde kamu düzenine aykırılık bulunmadığı gerekçesi ile alacaklının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi alacaklı temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Şikayetçi alacaklı temyiz dilekçesinde; istinaf başvurusunda ileri sürdüğü hususları tekrar etmek suretiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; icra müdürlüğünün 15.01.2021 tarihli takibin durduğuna dair müdürlük kararının kaldırılmasına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
İİK md. 18/3

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup alacaklının temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 5311 sayılı Kanunun ile değişik İİK’nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nın 370. maddeleri uyarınca ONANMASINA,

Harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

16.05.2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.