Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2022/10908 E. 2023/3291 K. 11.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/10908
KARAR NO : 2023/3291
KARAR TARİHİ : 11.05.2023

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 32. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1759 E., 2022/1271 K.
HÜKÜM/KARAR : Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 9. İcra Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/88 E., 2020/841 K.

Taraflar arasındaki mükerrer takip nedeniyle icra emrinin iptali talebi dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin kabulü ile Ankara 7. İcra Müdürlüğünün 2015/20400 Esas sayılı dosyasında şikayete konu 26.12.2017 tarihli icra emri nedeniyle 18.01.2019 itibarıyla talep edilebilecek tutarın 126.859,17 TL olduğunun tespitine, bakiye kısım yönünden icra emrinin iptaline karar verilmiştir.

Kararın davacı borçlu vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı borçlu vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde; Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/999 Esas, 2015/202 Karar sayılı ilamının Ankara 7. İcra Müdürlüğünün 2015/20400 ve 20402 Esas sayılı dosyaları ile icra takibine konulduğunu, talepleri üzerine takiplerin birleştirildiğini, takibe konu ilamın temyizi sürecinde takip dosyasına toplamda 1.850.000,00 TL teminat mektubu sunduklarını, bu miktarın bir kısmının nakte çevrilerek alacaklıya ödendiğini, bu şekilde dosya borcunun tamamı ödenmiş olmasına karşın kendilerine 26.12.2017 tarihli icra emrinin gönderildiğini belirterek, Ankara 7. İcra Müdürlüğünün 2015/20400 Esas sayılı takip dosyasının mükerrer takip olması nedeniyle icra emrinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP
Davalı alacaklı vekili tarafından verilen cevap dilekçesinde; davanın reddine, tahsilde tekerrür etmemek şartıyla 26.12.2017 tarihli icra emri doğrultusunda dosya bakiye borcunun hesaplanmasına karar verilmesi talep edilmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk derece mahkemesince; şikayetin kabulü ile Ankara 7. İcra Müdürlüğünün 2015/20400 Esas sayılı dosyasında şikayete konu 26.12.2017 tarihli icra emri nedeniyle 18.01.2019 itibarıyla talep edilebilecek tutarın 126.859,17 TL olduğunun tespitine, bakiye kısım yönünden icra emrinin iptaline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı borçlu vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı borçlu vekili istinaf başvuru dilekçesinde; dava dilekçesini tekrarla icra emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile mahkemece verilen karara karşı davacı borçlu vekili tarafından sunulan istinaf dilekçesi ve kamu düzeni kapsamında yapılan inceleme neticesinde Ankara 7. İcra Müdürlüğü’nün 2015/20400 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davalı alacaklı tarafından, şikayetçi borçlu aleyhine Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 14.04.2015 tarih, 2014/999 Esas, 2015/202 Karar sayılı ilamına dayalı ilamlı takip yapıldığını, ilama konu asıl alacağın bu takip dosyasında, vekalet ücretinin ise 2015/20402 Esas sayılı takip dosyasında takibe konulduğunu, her iki takip dosyasının Ankara 15. İcra Hukuk Mahkemesinin 2015/984 Esas sayılı dosyasında verilen karar ile birleştirildiğini, takibe konu ilamın Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 09.01.2017 tarih ve 2016/3146 Esas, 2017/62 Karar sayılı ilamı ile bozulmasından sonra mahkemece verilen 26.12.2017 tarih 2017/282 Esas 2017/1038 Karar sayılı ilamın temyiz incelemesinde Yargıtay tarafından onandığını, alacaklı vekili tarafından yeni karara istinaden yeni bir icra emri düzenlenerek borçluya gönderilmesininin talep edildiğini, şikayete konu 26.12.2017 tarihli icra emrinin davacı borçluya 23.01.2019 tarihinde tebliğ edildiğini, toplam 1.726.072,82 TL’nin tahsilinin talep edildiğinin görüldüğünü, şikayetçi borçlu vekili, alacaklı vekilinin 22.10.2020 tarihli celsedeki beyanı ile alacağın kalmadığını kabul ettiğini ileri sürmüş olduğunu, 22.10.2020 tarihli celsede alacaklı vekili; “…biz bakiye dosya borcumuzu 11.11.2019 tarihinde tahsil ettik, bilirkişi raporu doğrultusunda hesaplama yapılarak ödeme yapıldı. Bu sebeple şikayetin konusuz kaldığı kanaatindeyiz…” şeklinde beyanda bulunulduğunu, 11.11.2019 tarihinde borçlu tarafından takip dosyasına 90.578,49 TL ödendiğinden, şikayet tarihinden sonra yapılan bir ödeme olduğunu, alacaklı ödemeyi kabul etmekle birlikte, bakiye alacaktan açıkça feragat etmediğinden, borcun tamamının ödendiği sonucunun çıkarılmasının doğru olmadığından ilk derece mahkemesi kararının yerinde olduğundan istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı borçlu temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı borçlu vekili istinaf dilekçesini tekrarlayarak, istinaf kararına karşı yasal süresi dahilinde temyiz kanun yoluna başvurduklarını belirtmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, icra emrinin iptali talebine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
İcra İflas Kanunu 16. madde.

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

11.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.