Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2022/10899 E. 2023/3221 K. 09.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/10899
KARAR NO : 2023/3221
KARAR TARİHİ : 09.05.2023

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 32. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1349 E., 2022/1330 K.
DAVA TARİHİ : 21.08.2020
HÜKÜM/KARAR : Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 11. İcra Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/671 E., 2020/928 K.

Taraflar arasındaki usulsüz tebliğ şikayetinden dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin kabulüne karar verilmiştir.

Kararın alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı alacaklı tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Şikayetçi borçlu vekili dava dilekçesinde; davalı tarafından müvekkili aleyhine başlatılan kambiyo takibinde ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğunu, tebligatın müvekkili şirketin önceki adresine çıkartıldığını, adres değişikliğini Ticaret Sicil Gazetesi’nde 24 Haziran 2020 tarihinde ilan ettiğini, mazbatanın üzerinde “ismini vermek istemeyen komşunun kapalı beyanı üzerine tebligatın muhtara yapıldığı” ibaresinin yer aldığını, tebligatın bila iade dönmesi gerekirken muhtara tebliğ edilmesinin usule aykırı olduğunu iddia ederek ıttıla tarihinin 20.08.2020 olarak düzeltilerek usulsüz tebligat nedeni ile tatbik edilen hacizlerin fekkine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Alacaklı vekili cevap dilekçesinde; ödeme emrinin borçlu şirketin takip tarihindeki mernis adresine tebliğ edildiğini, taraflar arasındaki araç satım sözleşmesinde de bu adresin yazılı olduğunu, takibin diğer borçlusu …’in borçu şirketin yetkilisi olduğunu, borca itiraz etmediğini iddia ederek şikayetin reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile borçlu şirketin ticaret sicilinde kayıtlı adresinin tebliğ tarihinden önce değiştirildiği ve adresin 24.06.2020 tarihli ticaret sicil gazetesinde de yayınlandığı, tebliğ adresinin bilinen adres olarak kabul edilemeyeceği gerekçesiyle şikayetin kabulü ile ödeme emri tebliğ tarihinin 20.08.2020 olarak düzeltilmesine, davacı borçlu yönünden düzeltilen tebliğ tarihine göre takip kesinleşmeden malvarlığına konulan hacizlerin kaldırılmasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde alacaklı istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Alacaklı vekili istinaf dilekçesinde: borçluların taraflar arasındaki araç satım sözleşmesinden kaynaklanan borcu ödemediklerini, bu nedenle senetlerin takibe konulduğunu, ödeme emrinin borçlunun internet sitesindeki adresine tebliğ edildiğini, araç satış sözleşmesindeki adresin de aynı olduğunu, takibin diğer borçlusu …’in borçlu şirketin yetkilisi olduğunu ve adrese yönelik itirazı bulunmadığını, borçlu şirketin borçlarından kurtulmak ve haciz korkusu sebebiyle şaibeli olarak adres değişikliği yaptığını iddia ederek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile hükmi şahıslara ne şekilde tebligat yapılacağı 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 12 ve 13. maddelerinde belirlendiği, borçlu şirketin tebligat adresinin, ticaret sicilinde kayıtlı adresi olması ve tevziat saatlerinde kapalı bulunması veya tebligatın alınmasından imtina edilmesi halinde, bu adrese 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 21/1. ya da 35/4. maddelerine göre tebligatın yapılması gerektiği, somut olayda, ödeme emri tebliğ evrakının takip talebi eki olarak sunulan noter satış sözleşmesinde belirtilen şirket adresine gönderildiği, bu adresin borçlunun 24.06.2020 tarihli Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edilen adresinden önceki adresi olduğu, ödeme emri Ticaret Sicil Gazetesi ilan tarihinden sonra 06.08.2020 tarihinde TK’nın 21/1 maddesi gereğince tebliğ edildiği, davacı şirketin yeni adresinin Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edilmesi nedeniyle adresin bilinmediği savunmasının kabulünün mümkün olmadığı, davacı borçlu şirkete ticaret sicil adresi dışında yapılan tebliğ işleminin usulsüz olduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar

verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde alacaklı temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Alacaklı vekili temyiz dilekçesinde: önceki beyanlarını tekrarlayarak ödeme emrinin borçlu şirketin internet sitesindeki adresine tebliğ edildiğini, dosyaya sunulan araç satış sözleşmesindeki adresin de aynı adres olduğunu, takibin diğer borçlusu …’in borçlu şirketin yetkilisinin kardeşi olduğunu ve adrese yönelik itirazı bulunmadığını, borçlu şirketin borçlarından kurtulmak ve haciz korkusu sebebiyle şaibeli olarak adres değişikliği yaptığını iddia etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, usulsüz tebliğ şikayetine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
7201 Sayılı Tebligat Kanunu’nun 12., 13. maddeleri, Tebligat Yönetmeliğinin 21. maddesi.

3. Değerlendirme
1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup alacaklı tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

09.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.