Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2022/10876 E. 2023/3219 K. 09.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/10876
KARAR NO : 2023/3219
KARAR TARİHİ : 09.05.2023

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/3320 E., 2022/2371 K.
HÜKÜM/KARAR : Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 24. İcra Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/812 E., 2021/1126 K.

Taraflar arasındaki kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan icra takibinde, takibin kesinleşmesinden sonraki dönem için bononun zamanaşımına uğradığı itirazı nedeniyle yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince itirazın kabulü ile icranın geri bırakılmasına karar verilmiştir.

Kararın davalı alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı alacaklı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Şikayetçi borçlu vekili dava dilekçesinde; davalı alacaklı tarafından müvekkili aleyhine başlatılan kambiyo takibinin dayanağı çekin 6 aylık zamanaşımı süresine tabi olduğunu, 23.10.2009 ve 31.05.2011 tarihleri arasında dosyanın 6 aydan fazla süreyle işlemsiz bırakıldığını iddia ederek takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Alacaklı vekili cevap dilekçesi sunmadı.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile takibe dayanak senedin, kambiyo senedi niteliğine haiz çek olduğu, çekin keşide tarihi 27.12.2008 olup ibraz süresinin sona erdiği tarihte geçerli olan zamanaşımı süresinin 6762 Sayılı TTK’nIn 726. maddesi uyarınca 6 ay olduğu, alacaklı tarafından 23.10.2009 tarihinden 31.05.2011 tarihine kadar takibi ilerletecek herhangi bir işlem yapılmadığından 6 aylık zamanaşımı süresinin dolduğu gerekçesiyle zamanaşımı itirazının kabulü ile İİK’nın 71/son maddesi göndermesiyle aynı Yasa’nın 33/a maddesi uyarınca davacı borçlu yönünden icranın geri bırakılmasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde alacaklı istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Alacaklı vekili istinaf dilekçesinde; dava dilekçesinin ve eklerinin usule uygun tebliğ edilmediğini, tebliğ zarfında davaya cevap sunmak için verilmesi gereken süreye yer verilmediğini, dosya üzerinden verilen kararda hukuki dinlenilme haklarının ihlal edildiğini, eksik inceleme ile hüküm kurulduğunu, İstanbul (Çağlayan) Adliyesindeki icra dairelerinin yoğunluğu ve dosya kalabalığı düşünüldüğünde dosyaya fiziki olarak açılmış olan taleplerin gözden kaçırılmış olabileceğini, basit bir şekilde dosya içerisinden çıkarılabileceği ve bu durumun sonradan tespit edilemeyeceğinin aşikar olduğunu iddia ederek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile takibe konu çekin keşide tarihinin 27.12.2008 olduğu, 6762 sayılı TTK’nın 726. maddesini değiştiren 6273 sayılı Kanun’un 7. maddesinin yürürlüğe girdiği 03.02.2012 tarihinden önce ibraz süresi dolan çeklerde zamanaşımı süresinin 6 ay, ibraz süresi bu tarihten sonra dolan çeklerde ise 3 yıl olduğu, ibraz süresinin bitim tarihi 6273 sayılı Yasa’nın yürürlüğe girmesinden önce olduğundan, anılan çeke altı aylık zamanaşımı süresinin uygulanması gerektiği, alacaklı tarafından 03.09.2009 tarihinde zamanaşımını kesecek şekilde satış talebinde bulunulduğu, bu tarihten itibaren 6 aylık süre içerisinde zamanaşımını kesen herhangi bir işlem yapılmadığı, 23.10.2009 tarihli taşınmazın çap ve imar durumuyla ilgili bilgi talebini içeren işlemin zamanaşımını kesen işlemlerden olmadığı, 03.09.2009 tarihinden sonra zamanaşımını kesen ilk işlemin 31.03.2011 tarihinde yenileme ve satış talebiyle yapıldığı, belirtilen tarihler arasında TTK’nın 726. maddesinde yazılı 6 aylık zamanaşımı süresi dolduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde alacaklı temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Alacaklı vekili temyiz dilekçesinde; dava dilekçesinin ve eklerinin usule uygun tebliğ edilmediğini, tebliğ zarfında davaya cevap sunmak için verilmesi gereken süreye yer verilmediğini, dosya üzerinden verilen kararda hukuki dinlenilme haklarının ihlal edildiğini, eksik inceleme ile hüküm kurulduğunu, İstanbul (Çağlayan) Adliyesindeki icra dairelerinin yoğunluğu ve dosya kalabalığı düşünüldüğünde dosyaya fiziki olarak açılmış olan taleplerin gözden kaçırılmış olabileceğini, basit bir şekilde dosya içerisinden çıkarılabileceği ve bu durumun sonradan tespit edilemeyeceğinin aşikar olduğunu iddia ederek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, çeke dayalı kambiyo takibinde takibin kesinleşmesinden sonra zamanaşımının gerçekleştiği iddiası ile icranın geri bırakılması talebine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
2004 sayılı İİK’nın 71/2, 33/a maddesi, 6762 sayılı TTK’nın 661, 662. ve 663. maddeleri

3. Değerlendirme
1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup alacaklı tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

09.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.