Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2022/10875 E. 2023/3476 K. 17.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/10875
KARAR NO : 2023/3476
KARAR TARİHİ : 17.05.2023

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/2770 E., 2022/2346 K.
HÜKÜM/KARAR : Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 6. İcra Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/67 E., 2021/811 K.

Taraflar arasındaki kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte usulsüz tebligat şikayeti ile yetkiye, borca ve imzaya itiraz dolayısıyla yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın muteriz borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı borçlu tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. İTİRAZ VE ŞİKAYET
Borçlu İcra Mahkemesine başvurusunda; komşuya haber verilmeden, kapıya bildirim asılmadan doğrudan muhtara yapılan ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğunu, tebliğden 14.01.2021 tarihinde haberdar olduğunu, alacaklıya borcu olmadığını, senetteki imzaya, borca, faize, faiz oranına, tüm ferilerine, icra dairesinin yetkisine itiraz ettiğini belirterek ödeme emrinin ve takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Alacaklı cevap dilekçesinde; ödeme emri tebliğinin usul ve yasaya uygun olduğunu belirterek süresinde açılmayan davanın öncelikle usulden reddine, mahkeme aksi kanaatte ise davanın esastan reddine karar verilmesini ve borçlu aleyhine tazminat ve para cezasına hükmedilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ödeme emri tebliğinin Tebligat Kanunun madde 21/1’e göre usulüne uygun yapıldığı, tebliğ tarihinin 20.11.2020 olarak kabulünün gerekeceği bu itibarla borçlunun itirazlarını tebliğden itibaren yasal beş günlük sürede ileri sürmediği gerekçesiyle davanın reddine, davalı alacaklının tazminat talebinin ve para cezası talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde borçlu istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Borçlu itiraz/şikayet dilekçesi içeriğini tekrar ederek, kambiyo senedinde yer alan imzanın kendisine ait olmadığına dair uzman mütalaasının mahkemece dikkate alınmadığını belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ödeme emrinin 20.11.2020 tarihinde “muhatap adresinin kapalı olması sebebiyle komşu …’dan sorulmuş muhatabın işe gittiği sözlü beyan edilmiş, imzadan imtina edilmiştir. Tebligat haznedir mahallesi muhtarı 20.11.2020 tarihinde teslim edilmiş 2 nolu haber kağıdı muhatabın kapısına yapıştırılmıştır. Ayrıca… komşu …’ye haber verilmiştir.” şerhiyle tebliğ edildiği, bu hali ile yapılan tebliğin 7201 sayılı Kanun’un 21/1. maddesi ile Yönetmeliğin 30. maddesi hükümlerine uygun olduğu, buna göre borçlu usulüne uygun ödeme emri tebliğ tarihi olan 20.11.2020 gününden itibaren İİK’nın 168. maddesinde öngörülen yasal 5 günlük süre geçtikten sonra 18.01.2021 tarihinde icra mahkemesine imzaya, borca yetkiye itiraz ettiği, itirazların süre aşımı nedeni ile reddine karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde borçlu temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Muteriz borçlu itiraz ve istinaf dilekçesi içeriğini tekrar ederek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, bonoya dayalı kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte usulsüz tebliğ şikayeti ile borca, yetkiye, imzaya itiraza ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
Tebligat Kanunu 21/1. maddesi, Tebligat Yönetmeliği 30. maddesi, İİK’nın 168,169. maddesi

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup borçlunun temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 5311 sayılı Kanunun ile değişik İİK’nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nın 370. maddeleri uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

17.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.