Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2022/10849 E. 2023/3256 K. 10.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/10849
KARAR NO : 2023/3256
KARAR TARİHİ : 10.05.2023

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi
HÜKÜM/KARAR : Kabul/Kaldırma
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 18. İcra Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki ödeme emri ve takibin iptali şikayetinden dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince takibin iptaline karar verilmiştir.

Kararın davalı alacaklı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle şikayetin reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı borçlu vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Borçlu vekili şikayet dilekçesinde; takip konusu senedin nama yazılı senet olduğunu, kambiyo takibine konu olmayacağını, alacağın temlikine dair yazılı bir sözleşmenin bulunmadığını, senedin arkasındaki temlike ilişkin yazıların şirketin o tarihte iflasına karar verildiği için yetkisiz kişiler tarafından yazıldığını, temlik beyanlarında ayrıca alacak ve miktarının belirtilmediğini, temlikler iptal edilmesine rağmen takibe konu edilmelerinin hukuka aykırı olduğunu belirterek borca ve imzaya itiraza ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ödeme emrinin ve takibin iptalini talep etmiştir.

II. CEVAP
Alacaklı vekili cevap dilekçesinde; takip konusu senedin bankaya usul ve yasaya uygun olarak temlik edildiğini, davacının borca itirazında haksız olduğunu, iyiniyetli hamil olduğunu, dava açılmasına sebep olmadığı için aleyhe yargılama giderlerine hükmedilmemesi gerektiğini beyan ederek talebin reddini ve %20’den aşağı olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile takip dayanağı senedin nama yazılı olarak düzenlendiği, lehtar tarafından yapılan devir alacağın temliki hükmünde olması halinde senedin teminat olarak verildiği iddiasının alacaklıya karşı ileri sürülebileceği, somut olayda yapılan ciro alacağın temliki şartlarını bünyesinde barındırmadığı için bonoyu devralan kişinin bonoya dayalı olarak hak sahibi sıfatını iktisap edemeyeceğinden kambiyo takibi başlatılmayacağı gerekçesiyle, davanın kabulü ile İstanbul 26. İcra Dairesinin 2021/16332 esas sayılı dosyasında başlatılan takibin İİK 170/A maddesi gereğince iptaline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuran
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı alacaklı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
HMK’nın 297. maddesine uygun şekilde gerekçeli karar yazılmadığını, takip konusu senetlerin …-Koza Şirketi tarafından temlik edildiğini, vadesinde alacağın ödenmemesi üzerine ödememe protestosu gönderilip takip başlatıldığını, senet metninde senetlerin teminat olduğuna dair şerhin bulunmadığını, borçlu takibin iptalini talep etmişse de talebinin borca itiraz olarak değerlendirilmesi gerektiğini, borçlunun borca itirazını kesin delille ispatlayamadığını, takip konusu çeklerin usul ve yasaya uygun olarak temlik alındığını beyan ederek kararın kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile takip konusu bonoların üzerinde nama yazılı düzenlendikleri yazılı olup senetlerin ön yüzünde bono ibaresinin yer aldığı, senetlerin kambiyo senedi vasfına haiz oldukları, bonolar nama yazılı bono ya da emre yazılı bono olarak kabul edilmesi halinde dahi temlik cirosuyla alacaklıya devredildiğinden davalı alacaklının yetkili hamil olduğu gerekçesiyle borçlunun senedin vasfına ve takip hakkına yönelik şikayeti hakkında mahkemece verilen karar hatalı olduğundan davalının istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-2. maddesi uyarınca kabulü ile İstanbul 18. İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/604 Esas – 2021/1574 Karar sayılı, 21.10.2021 tarihli kararının kaldırılmasına, şikayetin reddine, davalının tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı borçlu vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Nama yazılı olarak düzenlenen senetlerin, bono olarak kabul edilmesinin hatalı olduğunu, senet metninde matbu olarak bono ibaresinin yazılı olduğunu, nama yazılı senetlerin kambiyo takibine konu edilemeyeceğini, alacaklının yetkili hamil olduğunu ispatlayamadığını, temlikler iptal edilmesine rağmen takibe konu edilmelerinin hukuka aykırı olduğunu, …-Koza şirketinin müvekkili gibi satış sözleşmesi yaptığı pek çok kişiyi dolandırarak satış bedelleri ödendiği halde tapuda ferağ vermeyip mağdur durumuna getirdiğini beyan ederek kararın bozulmasını istemiştir

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, takip konusu senetlere dayalı olarak kambiyo takibi başlatılıp başlatılamayacağı ve alacaklının yetkili hamil olup olmadığı şikayetine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
İİK’nın 169/a maddesi, TTK’nın 654-778-681/2. maddeleri

3. Değerlendirme
1-Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2-Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı borçlu vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 5311 Sayılı Kanun ile değişik İİK’nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 Sayılı HMK’nın 370. maddeleri uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

10.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.