Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2022/10807 E. 2023/3309 K. 11.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/10807
KARAR NO : 2023/3309
KARAR TARİHİ : 11.05.2023

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/340 E., 2022/1060 K.
HÜKÜM/KARAR : Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 13. İcra Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/482 E., 2020/682 K.

Taraflar arasındaki icra memur muamelesini şikayetten dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin kısmen kabulü ile 27/08/2020 tarihli dosya hesabının tahsil harcı yönünden reddiyat makbuzuna göre düzeltilmesine, 171,40 TL bakiye alacak yönünden takibe devam edilmesi gerektiğinin tespiti ile infazen kapatma işleminin bozulmasına, fazlaya yönelik şikayetin reddine karar verilmiştir.

Kararın şikayetçi alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayetçi alacaklı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Alacaklı şikayet dilekçesinde; davalı borçlular hakkında başlattığı genel haciz yoluyla ilamsız takipte, borçluların itirazı üzerine açtığı itirazın iptali davası sonucunda mahkemece itirazın iptaline karar verildiğini, devam eden süreçte icra müdürlüğünce yapılan 27.08.2020 tarihli dosya hesabına göre alınması gereken tahsil harcı miktarı 336.05 TL olmasına rağmen 507.42 TL tahsil edildiğini, bu suretle fazla tahsilat yapıldığını, ayrıca kısmi ödemelerin öncelikle faiz ve masraflar yerine asıl alacak kaleminden düşülmesi nedeniyle de dosya borcunun hatalı olduğunu ve bakiye borcun eksik hesaplandığını, bu suretle şikayete konu hesaplama dikkate alınarak yapılan ödeme ile dosyanın infazen kapatılmasının da hatalı olduğunu ileri sürerek dosya hesabının düzeltilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Şikayet dilekçesi davalı borçlulara tebliğ edilmemiş, borçlular tarafından cevap dilekçesi sunulmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; şikayetçi alacaklı tarafından davalı borçlular hakkında başlatılan genel haciz yolu ile ilamsız takibin kesinleştiği, dosyaya ödemeler yapıldığı, 27.08.2020 tarihli dosya hesabında 36.094,46 TL bakiye borç tespit edildiği, tahsil harcının 336,05 TL olarak hesaplandığı, hesaplamaya uygun miktarın dosyaya ödendiği, reddiyat yapılırken 507,42 TL tahsil harcı kesildiği ve 27.08.2020 tarihi itibariyle dosyanın infazen kapatılmasına karar verildiği, şikayetçi alacaklının yeniden dosya hesabı yapılmasına dair talebinin icra müdürlüğünce reddedildiği, İİK’nın 15. maddesine göre tahsil harcının borçluya ait olduğu, bu şekilde işlem yapılmakla tahsil harcının 171,40 TL’sinin alacaklıya yükletildiği, yapılan dosya hesabında ödemelerin asıl alacak ve feriler üzerinden düşüldüğü, TBK’nın 100. ve devamlı maddelerine aykırı bir uygulama yapılmadığı, tahsil harcı yanlış hesaplandığından dosya borcunun sona ermediği, şikayetçi alacaklıya yükletilen harç miktarınca bakiye alacağın mevcut olduğu, dosyanın infazen kapatılması işleminin hatalı olduğu gerekçesi ile şikayetin kısmen kabulü ile 27.08.2020 tarihli dosya hesabının tahsil harcı yönünden reddiyat makbuzuna göre düzeltilmesine, 171,40 TL bakiye alacak yönünden takibe devam edilmesi gerektiğinin tespiti ile infazen kapatma işleminin bozulmasına, fazlaya yönelik şikayetin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi alacaklı istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Şikayetçi alacaklı istinaf dilekçesinde; mahkemece, dosya hesabında alınması gereken tahsil harcından fazla tahsil harcı alındığı şikayetinin kabulüne karar verilmesinin isabetli olduğunu, ancak diğer şikayeti olan kısmi ödemelerin öncelikle faiz ve masraflar yerine asıl alacak kaleminden düşüldüğü ve dosya borcunun eksik hesaplandığı iddiasının reddinin hatalı olduğunu, itirazsız kesinleşen % 180 faiz oranı üzerinden dosya hesabı yapılarak karar verilmesi gerektiğini ileri sürerek mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; şikayetçi alacaklı tarafından davalı borçlular hakkında “alım satım sözleşmesinden kaynaklanan alacak” açıklamasıyla genel haciz yoluyla ilamsız takip başlatıldığı, davalı borçluların itirazı üzerine takibin durduğu, şikayetçi alacaklının açtığı itirazın iptali davası üzerine Ankara 10. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 16.03.2010 tarih, 2010/583 E.-2010/2418 K. Sayılı kararıyla itirazın iptaline karar verildiği, 27.08.2020 tarihli dosya hesabına göre takipte bakiye alacağın 36.096.046 TL olarak hesaplandığı, anılan miktarın aynı gün davalı borçlular tarafından takip dosyasına yatırıldığı ve müdürlük kararıyla dosyanın infazen kapatıldığı, şikayetçi alacaklının yeniden dosya hesabı yapılması talebinin müdürlükçe reddedildiği, 27.08.2020 tarihli dosya hesabı incelendiğinde, müdürlükçe tahsil harcının %9,10 oran üzerinden 336,05 TL olarak hesaplanmasına rağmen 507,42 TL olarak kesildiği, fazladan tahsil edilen 171,40 TL yönünden şikayetçi alacaklının takibe devam hakkının bulunduğu, bu sebeple dosyanın infazen kapatılması kararının usul ve yasaya aykırı olduğu, alacaklının icra mahkemesine başvurusunun, Türk Borçlar Kanunu’nun 84. maddesinin uygulanmasına yönelik şikayet ve dosya hesabının düzeltilmesi talebinden ibaret olduğu, şikayetçi alacaklının bu başvurusunu tahsil harcının fazla alındığı ve kısmi ödemelerin öncelikle faiz ve masraftan düşülmesi gerektiği iddiası ile sınırlandırdığı, şikayetçi alacaklı tarafından istinaf dilekçesinde “faiz oranı”nın doğru olarak hesaplanmadığı, takipte kesinleşen %180 faiz oranı üzerinden hesaplama yapılması gerektiği iddiasında bulunulmuş ise de şikayet dilekçesinde ileri sürülmeyen sebepler istinaf aşamasında ileri sürülemeyeceğinden anılan iddiasının incelenmediği gerekçesi ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi alacaklı temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Şikayetçi alacaklı temyiz dilekçesinde; şikayet dilekçesinde 2 talebinin bulunduğunu, birinde dosya hesabında alınması gereken tahsil harcının fazla tahsil edildiğini ileri sürdüğünü ve mahkemece bu şikayetinin kabulüne karar verildiğini, diğer talebinde kısmi ödemelerin öncelikle faiz ve masraflar yerine asıl alacak kaleminden düşülmesi ile dosya borcunun eksik hesaplandığını ileri sürdüğünü, talebinde herhangi bir kısıtlama bulunmadığını, alacak ve ferilerinin ayrı ayrı dikkate alınması gerektiğini ileri sürdüğünü, mahkemelerce bu şikayetin incelenmemesinin hatalı olduğunu, itirazsız kesinleşen %180 faiz oranı üzerinden dosya hesabı yapılarak karar verilmesi gerektiğini ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılması ile İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, icra memur muamelesini şikayete ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu 15. ve 16. maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 84., 100. ve devamı maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu ve sair yasal mevzuat

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup şikayetçi alacaklı tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nın 370. maddeleri uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

11.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.