Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2022/10662 E. 2023/3212 K. 09.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/10662
KARAR NO : 2023/3212
KARAR TARİHİ : 09.05.2023

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/3576 E., 2022/2018 K.
HÜKÜM/KARAR : Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 25. İcra Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/904 E., 2021/1318 K.

Taraflar arasındaki şikayetten dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı/borçlu vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacının istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı/borçlu vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili aleyhine itirazının kaldırılmasına ve dava konusu mecurun tahliyesine karar verildiğini, müvekkilinin kiraladığı taşınmazın, özel okul olarak kullanıldığını, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun Özel okullar ile özel öğrenci yurt ve benzeri kurumların taşınır ve taşınmaz mallarının haczi başlıklı 362/a maddesinde Özel Öğretim Kurumları Kanunu kapsamında faaliyet gösteren okullar ile Yüksek Öğrenim Öğrenci Yurtları ve Aşevleri Hakkındaki Kanuna Ek Kanun kapsamında faaliyet gösteren özel öğrenci barınma hizmetleri veren yurt ve benzeri kurumların taşınır ve taşınmaz malları, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanuna göre yapılan takipler hariç olmak üzere içinde bulunulan eğitim ve öğretim yılı sonunda haciz işlemi yapılacağının belirtildiğini, bu madde ile yasaklananın kurumlara ait taşınır ve taşınmazların sadece eğitim ve öğretim yılı içinde haczedilmesi olduğunu, haczedilemezlik yasağı sadece belli bir dönem için geçerli olduğunu, burada bir “zamansal haczedilemezlik” mevcut olduğunu, söz konusu olayda kiralanan taşınmazın, okul olduğunu ve İİK’nın 362/a maddesinde her ne kadar haciz yasağına ilişkin düzenlemenin mevcut ise de tahliye işleminin de bir icrai işlem olduğu gözetilmeden 16.06.2021 tarihinde tahliyeye çıkıldığını, fazlaya ilişkin talep, dava ve cezai haklarımız saklı kalmak kaydıyla İstanbul 22. İcra Dairesince yasal dayanaktan yoksun bir şekilde yapılan tahliye işleminin usulsüzlüğünün kabulü ile tahliye işleminin kaldırılmasını ve tahliye işleminin geri alınmasını talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İcra Müdürlüğünün tahliye işlemine esas mahkememizin 2021/839 Karar sayılı ilamı çerçevesinde tahliye işlemi yapıldığı, mahkeme kararlarının İcra Müdürlüğünce uyulması zorunlu olduğunun yanı sıra İİK’nın 362/a madde hükmünde eğitim ve öğretim yılı içerisinde tahliye işlemi yapılmamasına yönelik bir düzenleme olmadığından icra müdürlüğü işleminin usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı/borçlu vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı/borçlu vekili; kiralanan taşınmazın, okul olduğunu ve İİK’nın 362/a maddesinde her ne kadar haciz yasağına ilişkin düzenleme mevcut ise de tahliye işleminin de bir icrai işlem olduğu gözetilmeden 16.06.2021 tarihinde tahliyeye çıkıldığını, tahliye işleminin geri alınması için 28.06.2021 tarihinde talepte bulunduklarını 28.06.2021 tarihinde 22. İcra Müdürlüğü tarafından reddedildiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına, tahliye işleminin kaldırılmasına ve şikayetlerinin kabulü istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, İİK’nın 362/a maddesindeki “…5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu kapsamında faaliyet gösteren ibaresinin….” Anayasa Mahkemesinin 22.10.2020 tarihli ve E.:2019/59; K.:2020/61 sayılı Kararı ile iptal edildiği, kaldı ki İcra İflas Kanunu’nun 362/a maddesindeki düzenlemenin hacze yönelik olup tahliye işlemine yönelik bir düzenlemenin bulunmadığı, konunun İİK’nın 269/c-son maddesi kapsamında incelenmesinde ise; tahliye için, kararın borçluya tefhimi veya tebliği tarihinden itibaren ongün geçmesi gerektiği, borçlu tahliye kararı hakkında 36 ncı madde hükmünden faydalanabilir.” şeklinde düzenleme mevcut olduğu, İstanbul 25. İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/208 – 2021/839 E.K sayılı ilamı ile itirazın kaldırılmasına ve davalının (dosyamız davacısı) tahliyesine dair karar verildiği, kararın davacı-borçluya 02.06.2021 tarihinde tebliğ edildiği, İİK’nın 269/c-son maddesinde yer alan on gün geçtikten sonra davalı-alacaklı vekilince 15.06.2021 tarihinde İcra Müdürlüğünden tahliyeye ilişkin kararın infazının istenildiği ve 16.06.2021 tarihinde tahliye işleminin gerçekleştiği, şikayete konu tahliye işleminin İİK’nın 269/c-son maddesindeki düzenleme doğrultusunda usul ve yasaya uygun olarak gerçekleştiği gerekçesiyle şikayete konu 28.06.2021 tarihli memur işleminde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı/borçlu vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı/borçlu vekili; istinaf sebeplerini tekrarlamakla şikayetin kabulü istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, İİK’nın 362/a maddesi uyarınca okulun tahliyesinin usul ve yasaya aykırı olduğu iddiası ile 28.06.2021 tarihli memur işleminin iptali talebine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
İİK’nın 16’ıncı maddesi, İİK’nın 362/a maddesi.

3. Değerlendirme
1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı/borçlu vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 2004 sayılı Kanun’un 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

09.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.