Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2022/10053 E. 2023/2516 K. 11.04.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/10053
KARAR NO : 2023/2516
KARAR TARİHİ : 11.04.2023

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi
HÜKÜM/KARAR : Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bakırköy 6. İcra Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte imzaya ve borca itirazdan dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davacının davasının kabulü ile Bakırköy 16. İcra Müdürlüğü’nün 2019/14226 Esas sayılı icra takip dosyasında davacı hakkında başlatılan takibin durdurulmasına, takip konusu asıl alacağın %20’si olan 36.666,00 TL kötü niyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, takip konusu asıl alacağın %10’u olan 18.333,00 TL para cezasının davalıdan alınarak Hazineye irad kaydına karar verilmiştir.

Kararın alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince alacaklının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı alacaklı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Borçlu icra mahkemesine başvurusunda: takip konusu çekin üzerinde bulunan imzaların borçluya ve borçlu firmaya ait olmadığı, çek ile ilgili borçlu firmanın alacaklıya herhangi bir borcunun da bulunmadığı iddiaları ile imzaya, borca ve faize itirazla gelerek takibin durdurulmasını talep etmiştir.

II. CEVAP
Alacaklı cevap dilekçesiyle; borçlu şirket yetkilisi …’ün borcu kabul ettiğini ve teminatın iadesine muvafakat ettiği, borçlu tarafından dosyadan istenen tedbir talebinin reddini, tedbir talebi kabul edilmesi durumunda ise icra dosyasının tamamını karşılayacak teminat karşılığında tedbir kararı verilmesini talep ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
A. Gerekçe ve Sonuç
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı tarafça 10.07.2019 ibraz tarihli 183.330,00 TL miktarlı çekteki imzanın inkar edildiği, imza incelemesi için dosyanın uzman bilirkişiye tevdi edildiği, bilirkişi tarafından imzanın davacı şirket yetkilisine ait olmadığının tespit edildiği, bu hali ile çekteki imzanın davacıya ait olduğunun ispat edilemediği değerlendirildiğinde alacaklının ispatının gerçekleşmediği gerekçesiyle davacının davasının kabulüne, ciro silsilesinin incelenmesinde davalının imzanın davacıya ait olup olmadığını bilebilecek durumda olması nedeniyle de davalı aleyhine tazminata ve para cezasına hükmedildi.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde alacaklı tarafından istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B.İstinaf Sebepleri
Alacaklı istinaf dilekçesinde; taraflar arasında ticari alışveriş olup, takibe dayanak çekin her iki şirket kayıtlarında da mevcut olduğu, çek ile alakalı ihtiyati haciz kararı alındığı ve 23.07.2019 tarihinde borçlu şirkete hacze gidildiğinde yetkili …’ün borcu kabul edip teminatın iadesine muvafakat ettiği, bu hususun haciz zaptıyla sabit olduğu, ayrıca taraflar arasında dava konusu çeki de barındıran 01.08.2019 tarihli protokol imzalandığı, her iki taraf vekilleri arasında imzalanan protokolün ilam niteliğinde olup davayı konusuz bıraktığı, protokolün mahkemeye ibraz edilmiş olmasına rağmen dikkate alınmadığı ve borçlu aleyhine kötü niyet tazminatı ve para cezasına hükmedildiği, oysa protokol gereğince davanın konusuz kaldığına ilişkin hüküm kurulması gerektiğini beyanla; kararın kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

C. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
C.1.Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ilk derece mahkemesi tarafından imza itirazı doğrultusunda öncelikle davacı şirket yetkilisi …’e ait medari tatbik imzaları içerir belge asılları toplanmak ve şirket yetkilisinin huzurda imzaları alınmak suretiyle grofoloji uzmanı bilirkişiden 15.04.2021 tarihli rapor alındığı, rapor doğrultusunda davacı yanın imza itirazının kabulüne karar verildiği, davalı-alacaklının savunmasına göre haciz sırasında borcu kabule dair beyan olduğu bildirilmiş ise de, incelenen 23.07.2019 tarihli haciz tutanağında böyle bir beyana rastlanılmadığı, ayrıca taraflar arasında düzenlenen 01.08.2019 tarihli protokolün davacının imza itirazının incelenmesine engel teşkil etmediği, takibe ilişkin herhangi bir feragat beyanında bulunulmadığı anlaşılmakla ve dahi davalı alacaklının bilirkişi raporuna spesifik olarak itiraz etmediği, itirazın genel ve soyut olduğu, ayrıca dayanak çekin lehtar ciranta …House …. A.Ş cirosuyla Günsun Orman Ürünleri … Ltd. Şti. eline geçtiği, dolayısıyla yüz yüzelik bulunduğu gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararının yasal ve yerinde olduğu anlaşılmakla, davalı-alacaklının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde alacaklı temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Alacaklı temyiz dilekçesinde; taraflar arasındaki alışveriş karşılığında takibe konu çekin alındığı, çekin süresinde bankaya ibraz edildiği, karşılığı çıkmadığı, borçlu şirkete 23.07.2019 tarihinde hacze gidildiği ve borçlu şirket yetkilisi …’ün borcu kabul ettiği ve teminatın iadesine muvafakat ettiği, taraflar arasında borcun yapılandırılmasına yönelik 01.08.2019 tarihli bir protokolün imzalandığı, işbu belgede takibe konu çekin de yer aldığı, bu belgenin ilam niteliğinde kabul edilmesi gerektiği iddiaları ile gelerek mahkeme kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte imzaya ve borca itiraza ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
İİK’nın 58/3 maddesi.

3. Değerlendirme
1-Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2-Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup alacaklı tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nın 370. maddeleri uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

11.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.