Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2022/10015 E. 2023/2955 K. 02.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/10015
KARAR NO : 2023/2955
KARAR TARİHİ : 02.05.2023

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi
HÜKÜM/KARAR : Kaldırma/Yeniden Hüküm
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul … 15. İcra Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki usulsüz tebligat şikayeti nedeni ile yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin reddine karar verilmiştir.

Kararın borçlu vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince borçlu vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına ve şikayetin kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı alacaklı vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. ŞİKAYET
Borçlu vekili şikayet dilekçesinde, ödeme emri tebligatının usulsüz olduğunu, hükmi şahıslara tebligatın 12,13 ve 21.maddeye göre yapılması gerektiğini, tüzel kişinin temsilcisinden sonra gelen bir kimse yahut evrak müdürü gibi bu işlerle görevlendirilmiş kişinin orada bulunup bulunmadığı araştırılmadığını, tebliğ yapılan …nin bu işle görevlendirilmiş bir kişi olmadığını, ayrıca tebliğ mazbatasında tebliğ isteyen tarafın adı soyadı ve adresinin yazılı olmadığını, tebligatın usulsüz olduğunu, icra dosyasından 06.04.2021 tarihinde haberdar olduklarını belirterek davanın kabulüne, ödeme emri tebliğ tarihinin ıttıla tarihi olarak düzeltilmesine ve hacizlerin fekkine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde, davacı adına ticaret sicilinde kayıtlı adresine Tebligat Kanununa göre usulüne uygun tebliğ yapıldığını, tebligatın usulüne uygun olduğunu, şikayet konusu icra dosyasına ödeme yapıldığını, dosyanın kapandığını, davanın konusuz kaldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, borçlunun tebliğ işleminin yapıldığı adrese yönelik itirazı bulunmadığını, …’ nin borçlunun çalışanı olmadığı yönünde bir iddiasının da bulunmadığını, … isimli şahsın iş yeri sahibinin ve müdürünün toplantıda olduğunu ve kendisinin evrak almaya yetkili olduğu beyanı üzerine daimi çalışan ve evrak almaya yetkili kişi sıfatıyla bu şahsa yapılan tebligatın usulüne uygun olduğu gerekçesi ile şikayetin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı borçlu vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Borçlu vekilince, dava dilekçesindeki beyanlarını tekrarla istinaf talebinin kabulü ile mahkeme kararının ortadan kaldırılmasına karar verilmesi talep edilmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davacı-borçlu şirket adına ödeme emri tebligatını alan …’nin tüzel kişinin o yerdeki teşkilatı veya personeli içinde vazife itibariyle tüzel kişinin yetkilisinden sonra gelen kimse veya evrak müdürü olmadığı anlaşıldığından davacı adına yapılan ödeme emri tebligatı TK 12 ve 13.maddelere göre usulüne aykırı olduğu gerekçesi ile davacının istinaf talebinin kabulü ile mahkeme kararının ortadan kaldırılmasına, usulsüz tebliğ şikayetinin kabulü ile ıttıla tarihinin 06.04.2021 tarihi olarak belirlenmesine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı alacaklı vekili tarafından temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Alacaklı vekilince, tebligatın şerh itibari ile usulüne uygun olduğu, balık restoranı olarak işletilen bir işletmede evrak müdürü gibi esasen bu işle görevlendirilen bir kişinin bulunduğunu söylemenin güç olduğunu, icra dosyalarında tebligatların farklı kişilerce teslim alındığını, iş yerinde tebligatı almaya yetkili tek bir kişinin olduğunu kabul etmenin mümkün olmadığını, hukukun bu yaklaşımı korumayacağını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinde ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğü şikayetine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
7201 sayılı Tebligat Kanunu 12, 13 maddeleri

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup alacaklı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Yukarıda açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 5311 sayılı Kanunun ile değişik İİK’nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nın 370. maddeleri uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

02.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.