Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2021/6363 E. 2021/8414 K. 05.10.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/6363
KARAR NO : 2021/8414
KARAR TARİHİ : 05.10.2021

Mal beyanında bulunmamak suçundan sanık …’un, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 76. maddesi uyarınca 3 aya kadar tazyik hapsi ile cezalandırılmasına, vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına dair … 1. İcra Ceza Mahkemesinin 25/03/2020 tarihli ve 2020/23 değişik …, 2020/23 sayılı kararı aleyhine … Bakanlığı’nın 08/04/2021 gün ve 94660652-105-10-6316-2021-Kyb sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekindeki dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 09/06/2021 gün ve KYB-2021/50708 sayılı ihbarnamesi ile Dairemize gönderilmekle okundu.
Anılan ihbarnamede;
Benzer bir olay sebebiyle Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 15/09/2020 tarihli ve 2020/4651 esas, 2020/6957 karar sayılı ilâmında belirtildiği üzere, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 353. maddesinde “İcra mahkemesinin bu Bap hükümlerine göre verdiği tazyik ve disiplin hapsine ilişkin kararlara karşı, tefhim veya tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde, …mahkemesine itiraz edilebilir, itiraz üzerine verilen karar kesindir.” hükmünün yer aldığı, maddedeki “bu bap hükümlerine göre” ifadesinde 16. babın vurgulandığı, sanığın cezalandırılması istenen eylemin aynı Kanunun 76. maddesinin ise 4. bapta bulunduğu ve bu bap hükümlerine göre verilen kararlara karşı herhangi bir kanun yolunun öngörülmemiş olması karşısında, … 1. İcra Ceza Mahkemesinin 25/03/2020 tarihli ve 2020/23 değişik …, 2020/23 sayılı kararının kesin olduğu ve anılan kararı müteakip müşteki vekilinin vekâlet ücreti yönünden yaptığı itiraz üzerine verilen merci … 2. İcra Ceza Mahkemesinin 25/09/2020 tarihli ve 2020/47 değişik … sayılı kararının yok hükmünde olduğu değerlendirilerek yapılan incelemede;
1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 168. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak çıkarılan karar tarihinde yürürlükte bulunan 2020 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi ekinde yer alan tarifenin ikinci kısım ikinci bölümü beş sıra numarasında gösterilen, “İcra mahkemelerinde takip edilen ceza işleri için” 1.030,00 Türk lirası maktu vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiği şeklindeki düzenleme nazara alındığında, mal beyanında bulunmamak suçundan tazyik hapsine mahkûm edilen sanık aleyhine, kendisini vekille temsil ettiren müşteki lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiği gözetilmeksizin, yazılı şekilde karar verilmesinde, isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmuş ise de;
Dosya incelendiğinde, şikayetçi vekilinin dilekçesinde; “sanık aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesi” gerekçesine dayandığı, bu nedenle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin bu talebe yönelik olduğu değerlendirilerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
Olağanüstü kanun yolu olan ve öğretide “olağanüstü temyiz” olarak adlandırılan kanun yararına bozmanın amacı hakim veya mahkeme tarafından verilen ve istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen kararların Yargıtay’ca incelenmesini, buna bağlı olarak da kanunların uygulanmasında ülke sathında birliğe ulaşmak, hakim veya mahkemelerce verilen cezaya ilişkin karar veya hükümlerdeki hukuka aykırılıkları toplum ve birey açısından hukuk yararına gidermektir.
Olağanüstü bir kanun yolu olan kanun yararına bozma müessesesinin konusunu oluşturabilecek kanuna aykırılık halleri, olağan kanun yolu olan temyiz nedenlerine göre dar ve kısıtlı tutulduğunda kesin hükmün otoritesi korunmuş olur.
26.10.1932 gün ve 29/12 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı ve bu karar esas alınmak suretiyle verilen Yargıtay Ceza Genel Kurulu ve Özel Dairelerin süreklilik arz eden kararlarında belirtildiği üzere, kabul edip etmemenin hakim veya mahkemenin takdirine bağlı olduğu istekler hakkında verilen kararlar ile kanıtların değerlendirilmesine ve şahsi hakka ilişkin kararlar kanun yararına bozma konusu olamaz.
Bu açıklamalara ve yerleşik yargısal kararlara göre (Yargıtay 1. CD’nin 05/11/2008 tarih ve 2008/9091-7078 E.K; 3. CD’nin 14/11/2007 tarih ve 2007/12330-8319 E.K; 11. CD’nin 27/02/2013 tarih ve 2012/28035 E., 2013/3196 K. ve 12. CD’nin 27/12/2012 tarih ve 2012/21561-28771 E.K sayılı kararları) vekalet ücreti ile yargılama giderlerinin şahsi hakka ilişkin olması nedeniyle bu hususta kanun yararına bozma talebinde bulunulamayacağından, yerinde görülmeyen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, 05/10/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.