Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2020/7245 E. 2021/2646 K. 09.03.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/7245
KARAR NO : 2021/2646
KARAR TARİHİ : 09.03.2021

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda alacaklı ile arasında 17/09/2018 tarihinde imzalanan protokol gereğince senet karşılığında para ödenmeyeceğini, Yakacık Mahallesinde kendisine ait olan dairenin tapuda devredileceğini, tapu devredildiğinde senedin iade edileceğini ancak alacaklının tapuyu devralmak için herhangi bir girişimde bulunmadığını, senedin teminat senedi olduğunu takibe konulmasının hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek takibin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, şikayetin kabulüne, davacı aleyhine yapılan takibin durdurulmasına karar verildiği, karar aleyhine alacaklı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince; bononun tahsilinin şarta bağlanmadığı gibi teminat amaçlı verildiğine yönelik bir bilginin de yer almadığı, düzenlenen protokolün bono düzenleme tarihinden çok sonra düzenlendiği, protokolün nasıl ödeneceğine ilişkin yeni bir düzenleme olduğu, bononun alacaklı yanca ödeme amaçlı verildiğinin iddia edildiği hususları gerekçe gösterilerek istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Somut olayda, borçlu tarafından ibraz edilen 17/09/2018 tarihli Protokol başlıklı belgenin incelenmesinde “ 01/03/2018 tanzim tarihli 100.000 TL miktarlı …’dan alınan senedi Alankent Mahallesi Yakacık Cad.sinde bulunan binanın 3. kattındaki dairenin tapusunun verilmesi takdirinde (15/10/2018 tarihine kadar) tapu karşılığında senet iade edilecektir. (Salih Durguna)’’ ibarelerinin yer aldığı ve protokolün taraflar arasında imzalandığı görülmektedir.
Yine, 12/11/2019 tarihli duruşmada alacaklının “Bana göstermiş olduğunuz protokolü davacı taraf ile birlikte hazırladık. Karşı taraf bana tapuda taşınmazı devrettiğinde ben de ona senedi iade edecektim. Senedimiz 15 Ekim 2018 tarihinde sona eriyordu. 12 Ekim 2018 de davacıyı aradım, tapuda taşınmazın üzerinde hacizler olduğunu bu şekilde taşınmazı devralamacayağımı bu nedenle hacizleri kaldırmasını istedim. Ben daha sonra tapudan
sorgulama yaptırdım ve davacının hacizleri 25 Ekim 2018 de kaldırdığını öğrendim. Ben icra takibine başlayana kadar davacı taşınmazı bana devretmek amacıyla yapması gerekenleri yapmadı. Hacizleri kaldırmadı. Davacının bana devretmeyi taahhüt ettiği taşınmaz 467 ada 13 parsel sayılı taşınmazdır” şeklinde beyanda bulunduğu görülmekle, söz konusu protokolden ve alacaklının beyanından anlaşıldığı üzere protokolün taraflara karşılıklı edimler yüklediği, senedin tahsilinin şarta bağlı olduğu tartışmasız olup, alacağın varlığı ve miktarı ile tahsili yargılamayı gerektirmektedir.
O halde, ilk derece mahkemesince davanın kabulü ile takibin durdurulmasına karar verilmesi yerinde olup Bölge Adliye Mahkemesince, alacaklının istinaf talebinin bahsi geçen gerekçe ile esastan reddi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, … Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi’nin 12.06.2020 tarih ve 2020/300 Esas- 2020/1443 Karar sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle, 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nun 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nun 373/2. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, esas ilişkin dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 09/03/2021 gününde oy birliği ile karar verildi.