Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2020/4295 E. 2020/11128 K. 22.12.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/4295
KARAR NO : 2020/11128
KARAR TARİHİ : 22.12.2020

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi 3. kişi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Şikayetçi 3. kişi, icra mahkemesine başvurusunda, borçluya ait taşınmaz üzerinde 3. kişi banka lehine tesis edilen ipoteğe dayalı olarak borçlu aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile örnek 6 ilamlı takip başlatıldığını, ipotekli taşınmazda bulunan ve 13/03/2018 tarihinde haczedilen menkullerin de ipotek kapsamında olduğunu ve taşınmazdan ayrı haczedilemeyeceğini ileri sürerek haczin kaldırılmasını ve borçlu aleyhine başlatılan 6 adet takip dosyasından da yapılması ihtimal dahilinde olan haciz işlemlerinin engellenmesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ettiği, mahkemece, takip dosyasındaki toplam alacağın ödendiği, diğer takip dosyalarında ise şikayet tarihi itibariyle haciz bulunmadığı, yapılması ihtimal dahilinde olan haciz işlemlerini engellemek için ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği gerekçesi şikayetin reddine karar verildiği şikayetçi vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, şikayetçinin takip konusu dosyalarda taraf olmadığı gerekçesi ile ilk derece mahkemesinin gerekçesi değiştirilmek suretiyle istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b (1) maddesi gereğince esastan reddine karar verildiği görülmüştür.
İİK’nun 83/c maddesinde düzenlenen haczedilmezlik şikayeti, takip borçlusuna ve ipotek alacaklısına tanınmış bir haktır. Ayrıca, İİK’nun 83/c maddesinin son fıkrasında Türk Medeni Kanunu’nun 862. maddesi hükmünün saklı olduğu düzenlenmiş olup; buna göre, taşınmaz rehninin kapsamı içinde teferruat (eklenti) üzerinde hak sahibi olan 3. kişilerin bu hakları korunacaktır.
İİK’nun 83/c maddesi gereğince, haczedilen menkullerin ipotek kapsamında kaldığına ve taşınmazdan ayrı haczedilemeyeceğine ilişkin şikayet, kamu düzenine ilişkin olduğundan süresiz olup, en geç satış tarihine kadar yapılabilir.
TMK’nun 684. maddesi; taşınmaz ipoteğinin, taşınmazın bütünleyici parçalarını, aynı Kanun’un 686. maddesi ise eklentilerini de kapsadığını hüküm altına almıştır. Buna göre, mütemmim cüz niteliğindeki şeyler, taşınmazdan ayrı haczedilemez.
Eklentinin ise kural olarak taşınmazdan ayrı olarak haczi mümkündür. Zira, eklentinin taşınmaz yok edilmeden, zarara uğratılmadan veya yapısı değiştirilmeden ondan ayrılması mümkündür. Ancak; İİK’nun 83/c maddesi gereğince, taşınmaz üzerinde ipotek
bulunması halinde, teferruatın, taşınmazdan ayrı olarak haczi mümkün değil ise de, anılan maddenin uygulanabilmesi için, mahcuzun ipotek akit tablosunda yazılı olması yetmez. TMK’nun 686. maddesinde tarif edilen şekilde eklenti niteliğini taşıması zorunludur.
Somut olayda, şikayetçi tarafından, haczedilen menkullerin, haciz işleminin yapıldığı tesisin ayrılmaz parçası oldukları iddia edildiği gibi, üçüncü kişi banka lehine rehinli/ipotekli oldukları da ileri sürülmüştür.
Öte yandan; ilk derece mahkemesince takip dosyasındaki toplam alacağın ödendiği gerekçesi ile haczin kaldırılması talebinin reddine karar verilmiş ise de; şikayete konu İcra Müdürlüğünün 2017/993 Esas sayılı takip dosyasından yapılan 16/03/2018 tarihli dosya hesabı sonucu bakiye 47,71 TL borcun bulunduğu görülmektedir.
O halde, bölge adliye mahkemesince, yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda, İİK’nun 83/c maddesi kapsamında, işin esasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile istinaf talebinin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Şikayetçi 3. kişinin temyiz isteminin kısmen kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nun 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nun 371. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HMK’nun 373/2. maddesi gereğince dosyanın … Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 22/12/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.