Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2020/3060 E. 2020/7108 K. 16.09.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/3060
KARAR NO : 2020/7108
KARAR TARİHİ : 16.09.2020

MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı mahallinden Dairemize gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
İcra İflas Kanununa 5311 sayılı Kanunla eklenen geçici 7. maddesine göre; Bölge Adliye Mahkemelerinin 26/09/2004 tarihli ve 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun geçici 2. maddesi uyarınca göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar İcra İflas Kanunu’nun bu kanunla yapılan değişiklikten önceki temyiz ve karar düzeltmeye ilişkin hükümleri uygulanır.
6100 sayılı HMK’nin geçici 3/2. maddesinde “Bölge adliye mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce aleyhine temyiz yoluna başvurulmuş olan kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 sayılı Kanunun 26/9/2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 454 üncü madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunur.” düzenlemesine yer verilmiş iken 6723 sayılı Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 34. maddesi ile bu hüküm “Bölge adliye mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 sayılı Kanunun 26/9/2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 454 üncü madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunur (Ek cümle: 1/7/2016-6723/34 md.). Bu kararlara ilişkin dosyalar bölge adliye mahkemelerine gönderilemez.” şeklinde değiştirilmiştir.
Bu değişiklikten önce kanun yoluna başvuruda, kanun yoluna başvuru tarihi nazara alınır iken, değişiklikle bu yol terk edilmiş ve karar tarihi esas alınmıştır. Diğer bir deyişle bir karara karşı gidilebilecek kanun yolunu belirlemek için bu kararın verildiği tarihe bakılacaktır.
6723 sayılı Kanun’un 34. maddesiyle değiştirilen 6100 sayılı HMK’nin geçici 3/2. maddesinde ifade edilen “Bölge adliye mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar” deyiminden hangi kararların anlaşılması gerektiği konusuna gelince, Kanun metninde belirtilen “verilen kararlar” ibaresinden mahkemenin “esasa” ilişkin olarak verdiği son kararın anlaşılması gerektiği kanaatine varılmıştır. Başka bir ifadeyle işin esasını çözen ve kanun yolunda incelenecek olan karar tarihi dikkate alınarak bir kararın istinaf yoluna ve temyiz yoluna tabi olduğu belirlenecektir. Bu durumda, esasa ilişkin karardan önce verilen ve temyiz edilmeksizin kesinleşen görevsizlik kararları Kanun’da belirtilen “kararlar” dan sayılamayacaktır. (HGK’nun 14/01/2020 tarih ve 2019/229 E.- 2020/5 K. sayılı kararı)

Somut olayda, itirazın iptali talepli davanın Gönen İcra Hukuk Mahkemesinde açıldığı, mahkemece görevsizlik nedeniyle davanın usulden reddine, talep halinde dosyanın Gönen Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verildiği, kararın kesinleştiği, Gönen Asliye Hukuk Mahkemesince; davanın ecrimisil davası olduğu belirtilerek davanın kısmen kabul ve kısmen reddi kararı verildiği, her iki kararının da Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başladığı 20/07/2016 tarihinden önce verildiği, Gönen Asliye Hukuk Mahkemesi kararına karşı davalı tarafın dosyanın temyiz için Yargıtay ilgili dairesine gönderilmesini talep ettiği, Yargıtay 3. Hukuk Dairesince yapılan incelemede; icra hukuk mahkemesince davanın esası ile ilgili bir karar verilmesi gerekirken görevsizlik kararı verilemeyeceği, görevsizlik kararı üzerine Asliye Hukuk Mahkemesince davaya devam edilerek esasa yönelik karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle sair temyiz itirazları incelenmeksizin bozma kararı verildiği anlaşılmaktadır.
İncelemeye konu Gönen İcra Mahkemesinin esasa ilişkin kararı ise, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başladığı 20/07/2016 tarihinden sonra olup, 5311 sayılı Kanunla değişik İİK’nun 363. maddesi gereğince kanun yolu olarak öncelikle istinaf yoluna tabi bulunmaktadır.
Buna göre kararın istinaf incelemesinin Bölge Adliye Mahkemeleri tarafından yapılması zorunlu olduğundan, HMK’nun 343/4. maddesi uyarınca gereği yapılmak üzere dosyanın mahalli mahkemesine geri çevrilmesine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle gereği yapılmak üzere dosyanın ilk derece mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 16/09/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.