Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2019/5982 E. 2019/7898 K. 13.05.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/5982
KARAR NO : 2019/7898
KARAR TARİHİ : 13.05.2019

MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından başlatılan ilamlı icra takibinde; borçlu vekili, dayanak ilamda hüküm altına alınan alacaklardan UBGT, fazla mesai ve yıllık izin alacaklarının mahkemece brüt olarak hüküm altına alındığını, brüt tutarlar üzerinden hesap edilmesi gereken yasal kesintilerin icra emrinde belirtilmemiş olmasının hatalı olduğunu, alacak kalemlerine işletilen faizin de fazla olduğunu belirterek icra emrinin iptaline karar verilmesini talep ettiği, mahkemece resen hesaplama yapılarak karar verildiği, karara karşı alacaklı vekilinin temyiz isteminde bulunduğu, Yargıtay 8. Hukuk Dairesi’nin 26/12/2017 tarih 2015/16076 Esas 2017/17579 Karar sayılı kararı ile tarafların bildirdiği bankalara müzekkere yazılarak faiz oranlarının istenmesi ve taleple bağlı kalınarak hesaplama yapılıp sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulduğu, bozma ilamına uyan mahkemece verilen karara karşı alacaklı vekilinin aleyhe bozma / hüküm verme yasağına aykırı hareket edildiği ve faiz oranlarının hatalı tespit edildiği beyan edilerek temyiz isteminde bulunduğu görülmüştür.
Alacaklının sair temyiz itirazları yerinde değilse de;
6100 sayılı HMK ‘nun “Taleple Bağlılık İlkesi “başlıklı 26. maddesinin birinci fıkrasında; ”Hakim tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre talep sonucundan daha azına karar verebilir.” hükmüne yer verildiği, aynı kanunun 297/c maddesinde ise kararın; “Tarafların iddia ve savunmalarının özeti, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri “ içermesi gerektiği belirtilmiştir.
Somut olayda; şikayetin ilamlı icrada dayanak ilamda hüküm altına alınan UBGT, fazla mesai ve yıllık izin alacaklarının brüt olarak istendiği bunların nete çevrilerek fazla istenen işlemiş faiz kalemlerinin iptaline yönelik olmasına rağmen mahkemece bozma ilamı sonrası aldırılan bilirkişi raporunda kıdem tazminatı ve ihbar tazminatına işlemiş faiz kalemleri yönünden kısmen iptal kararı verilmiş olup, bu durumun taleple bağlılık ilkesine aykırı olduğundan, mahkemece sadece UBGT, yıllık izin ve fazla mesai alacakları yönünden karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile hükmün İİK’nun 366 ve 6100 sayılı HMK’nun Geçici 3. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK’nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 13/05/2019 gününde oybirliği ile karar verildi.