Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2018/9799 E. 2019/326 K. 16.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/9799
KARAR NO : 2019/326
KARAR TARİHİ : 16.01.2019

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
26.9.2004 tarih ve 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanuna paralel olarak, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun temyiz ve karar düzeltmeye ilişkin hükümlerinde değişiklik yaparak istinaf ve temyiz ile ilgili hükümleri yeniden düzenleyen 18.3.2005 tarih ve 5311 sayılı Kanun ile İcra İflas Kanunu’na eklenen geçici 7.maddeye göre, 5311 sayılı Kanun hükümleri Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başladığı 20.07.2016 tarihinden sonra verilen kararlar hakkında uygulanır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 342/3. maddesinde; “İstinaf dilekçesi, başvuranın kimliği ve imzasıyla, başvurulan kararı yeteri kadar belli edecek kayıtları taşıması durumunda diğer hususlar bulunmasa bile reddolunmayıp, 355. madde çerçevesinde gerekli inceleme yapılır” hükmüne, aynı Kanunun 355. maddesinde ise; “İnceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak, bölge adliye mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir” düzenlemesine yer verilmiş ve 352/1. maddede de; başvuru şartlarının yerine getirilmemesi ya da başvuru sebeplerinin veya gerekçesinin hiç gösterilmemesi halinde gerekli kararın verileceği belirtilmiştir.
Somut olayda, icra mahkemesince verilen kararın, borçlu vekiline 09.06.2017 tarihli duruşmada tefhim edildiği, ancak, İİK’nun 363. maddesi uyarınca süresi içinde (yani 12.06.2017 günü), HMK’nun 342/3. maddesine uygun olacak şekilde istinaf süre tutum dilekçesini verdiği, ancak, ilk derece mahkemesinin gerekçeli kararı 12.07.2017 tarihinde tebliğ edildiği halde, istinaf gerekçelerini içeren dilekçesini 10 günlük süre içerisinde sunmadığı görülmektedir.Bu durumda, bölge adliye mahkemesince yapılacak iş, HMK’nun 342/3.maddesinde belirtildiği üzere, istinaf dilekçesini reddetmeden, HMK’nun 355. maddesi uyarınca kamu düzeni ile sınırlı inceleme yapmaktır. Şayet, incelenen mahkeme kararında kamu düzenine aykırılık tespit edilmez ise, işin esasına dair inceleme yapılmış olacağından, HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereği, istinaf isteminin esastan reddine karar verilmesi gerekecektir.
Buna göre, Bölge Adliye Mahkemesince, süresinde istinaf (süre tutum) dilekçesi verildiği halde, incelenen ilk derece mahkemesi kararında kamu düzenine aykırılık yönünden bir değerlendirme yapılmaksızın HMK’nun 352. maddesi gereği istinaf başvurusunun reddine karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ : … Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi’nin 02.03.2018 tarih ve 2017/3123 E. – 2018/505 K. sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle, 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nun 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nun 373/2. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, bozma nedenine göre temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 16/01/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.