Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2018/7235 E. 2018/12347 K. 27.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/7235
KARAR NO : 2018/12347
KARAR TARİHİ : 27.11.2018

MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Alacaklı tarafından borçlu hakkında başlatılan ilamlı icra takibinde, borçlunun ilamda hükmedilen alacağa işletilen faizin fahiş olduğu gerekçesi ile icra mahkemesine başvurarak fazla istenen faizin iptalini talep ettiği, mahkemece alınan bilirkişi raporu doğrultusunda şikayetin kabulüne karar verildiği, kararın taraflarca temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 8.Hukuk Dairesi’nin 06.04.2016 Tarih 2014/24638E., 2016/6104 K. sayılı ilamı ile “mahkemece Devlet bankalarının genel müdürlüklerinden ilgili dönemlere ait ilamdaki yabancı para cinsinden açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına uygulanan en yüksek faiz oranlarının sorularak gelen müzekkere cevaplarına göre yeniden hesaplama yaptırılmak suretiyle sonuca gidilmesi gerektiği” gerekçesi ile kararın bozulmasına karar verildiği,mahkemece bozmaya uyularak Devlet bankalarının genel müdürlüklerinden ilgili dönemlere ait dolar cinsinden açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına uygulanan en yüksek faiz oranlarının sorulduğu ve gelen yazı cevapları doğrultusunda alınan bilirkişi raporu gereğince icra emrine işlemiş faizin 137.253,67-USD olarak tespitine karar verildiği görülmektedir.
Somut olayda hükme esas alınan 11.05.2017 tarihli bilirkişi raporunda takipte talep edilen faizin 394.099,02-USD, hesaplanan faizin 256.845,35-USD, fazla talep edilen faizin ise 394.099,02- 256.845,35=92.253,67-USD olduğunun belirtildiği,mahkemece bilirkişi raporundaki çıkarma hatasının fark edildiği ve işlemiş faiz miktarının 137.253,67-USD olarak tespitine karar verildiği görülmektedir. Ancak raporda, takipte talep edilen faizin 394.099,02-USD, hesaplanan faizin 256.845,35-USD olduğu belirtildiğinden iptal edilmesi gereken miktarın 394.099,02- 256.845,35=137.253,67-USD olması gerekmektedir. Mahkemece raporda ki maddi hatanın fark edildiği ancak bu seferde fazla talep edilen 137.253,67-USD’nin iptaline karar verilmesi gerekirken icra emrinde talep edilebilecek faiz miktarının 137.253,67-USD olarak tespitine şeklinde karar verildiği, bu miktarın izah edildiği üzere icra emrinde fazla talep edilen ve iptali gereken miktar olduğu anlaşılmaktadır.

O halde mahkemece, icra emrinde fazla talep edilen faiz miktarının 137.253,67-USD olduğunun tespiti ile bu miktarın iptaline karar verilmesi gerekirken icra emrinde işlemiş faiz miktarının 137.253,67-USD olarak tespitine karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nin 366. ve HUMK’nin 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27/11/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.