Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2018/6270 E. 2019/6652 K. 17.04.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/6270
KARAR NO : 2019/6652
KARAR TARİHİ : 17.04.2019

MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklılar tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Borçlu İSKİ Genel Müdürlüğü aleyhine başlatılan örnek 4-5 ilamlı icra takibinde; borçlunun, 6552 Sayılı Kanun’un 121. maddesiyle 5393 Sayılı Yasanın 15. maddesine eklenen 7. fıkra ile getirilen düzenleme gereği icra müdürlüğünce haciz kararı alınmadan önce borca yetecek miktarda haczedilebilecek mal gösterilmesinin istenmesi, gösterilmediği takdirde haczin gerçekleşebileceği, bu prosedüre uyulmadan yapılan hacizlerin usulsüz olduğu, ayrıca banka hesaplarına konulan haczin 2560 sayılı Yasanın 27. maddesi ve İİK’nun 82. maddesi gereği kaldırılması gerektiği belirtilerek banka hesaplarına konulan hacizlerin kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, 5393 sayılı Belediye Kanununun 15. maddesinin (10/09/2014 gün ve 6552 sayılı kanunun 121 maddesi ile eklenen ve Anayasa Mahkemesi’nin 17/06/2015 tarih ve 2014/194-2015/55 sayılı, Resmi Gazete’nin 26/06/2015 tarih ve 29398 sayısında yayınlanan bazı sözcüklerin iptaline ilişkin kararından sonraki) son fıkrasına göre; “İcra dairesince haciz kararı alınmadan önce belediyeden borca yeter miktarda haczedilebilecek mal gösterilmesi istenir. On gün içinde yeterli mal beyan edilmemesi durumunda yapılacak haciz işlemi, alacak miktarını aşacak şekilde yapılamaz” hükmünün yer aldığı, bu durumda haczi kabil mallar için öncelikle uygulanması gereken bir madde olduğu gerekçesi ile şikayetin kabulü ile hacizlerin kaldırılmasına karar verildiği, anılan kararın, alacaklı vekili tarafından temyiz edildiği anlaşılmaktadır.
Borçlu İSKİ’nin şikayetinde, 5393 sayılı yasanın 15. maddesi, 2560 sayılı yasanın 27. maddesi ve İİK’nun 82. maddesi gereği banka hesaplarının haczedilemez olduğunu ileri sürdüğü görülmektedir.
Anayasa Mahkemesi’nin 17.06.2015 tarih ve 2014/194 E. – 2015/55 K. sayılı, Resmi Gazete’nin 26.06.2015 tarih ve 29398 sayısında yayımlanan kararı ile; 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 15. maddesine, 10.09.2014 tarihli ve 6552 sayılı Kanun’un 121. maddesiyle eklenen fıkranın birinci cümlesinin “..ve haciz işlemi sadece gösterilen bu mal üzerine uygulanır” ibaresi ile ikinci cümlesinin “…veya kamu hizmetlerini aksatacak..” ibaresinin ve ayrıca 6552 sayılı Kanun’un 123. maddesiyle eklenen geçici 8. maddesinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiştir.
Tüm bu yasal düzenlemeler ve Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı değerlendirildiğinde; Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı üzerine borçluya haczi kabil mallarını bildirmesi için süre verilmesi gerekmediğinden ve esasen bu durum sonuca etkili olmadığından şikayetin kabul edilerek haczin kaldırılmasına karar verilmesi doğru bulunmamıştır.
Mahkemece, borçlunun diğer şikayet nedenlerinin incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklıların temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nin 366. ve HUMK’nin 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre alacaklıların sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17/04/2019 gününde oy çokluğuyla karar verildi.
5393 Sayılı Kanunun 15. maddesine, 6552 Sayılı Kanunun 121. maddesi ile eklenen “İcra dairesince haciz kararı alınmadan önce belediyeden borca yeter miktarda haczedilebilecek mal göstermesi istenir ve haciz işlemi sadece gösterilen bu mal üzerine uygulanır. On gün içinde yeterli mal beyan edilmemesi durumunda yapılacak haciz işlemi, alacak miktarını aşacak veya kamu hizmetlerini aksatacak şekilde yapılamaz” hükmünün “…ve haciz işlemi sadece gösterilen bu mal üzerine uygulanır” şeklindeki bölümü ile “…veya kamu hizmetlerini aksatacak…” şeklindeki bölümü Anayasa Mahkemesi’nin 17.06.2015 tarih ve 2014/194 Esas 2015/55 Karar sayılı kararı ile iptal edilmiş olup, fıkradaki; “İcra dairesince haciz kararı alınmadan önce belediyeden borca yeter miktarda haczedilebilecek mal göstermesi istenir…” hükmü iptal kararı dışında olmakla geçerliliğini muhafaza etmektedir. Bu durumda, maddede belirtilen prosedür yerine getirilmeden borçlunun mallarının haczi mümkün değildir.
Mahkemenin şikayetin kabulü ile haczin kaldırılmasına ilişkin kararı yerinde olup, onanması gerektiği görüşündeyiz. 17/04/2019