Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2018/15575 E. 2018/14110 K. 25.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/15575
KARAR NO : 2018/14110
KARAR TARİHİ : 25.12.2018

MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklılar tarafından borçlu hakkında başlatılan ilamlı icra takibinde, borçlunun, sair talepleriyle birlikte aynı eser sözleşmesinden kaynaklanan tazminat alacağına dayalı olarak asliye hukuk mahkemesince verilen bozma öncesi kararın … İcra Müdürlüğü’nün 2012/57 Esas sayılı dosyasında, bozma sonrası verilen kararın da aynı icra müdürlüğünün 2014/602 Esas sayılı dosyasında takibe konulmak suretiyle aynı alacağın mükerrer olarak talep edildiğini ileri sürerek bozma sonrası başlatılan takibin iptali talebi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, dosya infazen işlemden kaldırıldığından davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği görülmektedir.
Açıkça itiraz ve şikayetten vazgeçilmeksizin, borcun cebri icra tehdidi altında ödenmesi itiraz ve şikayeti konusuz kılmaz. Her dava ve şikayet, davanın açıldığı (şikayetin yapıldığı) andaki şartlara göre değerlendirilir (Hukuk Genel Kurulu’nun 2011/12-177 Esas, 2011/300 Karar sayılı 11.05.2011 tarihli kararı).
6100 sayılı HMK’nin 30. maddesinde; “Hâkim, yargılamanın makul süre içinde ve düzenli bir biçimde yürütülmesini ve gereksiz gider yapılmamasını sağlamakla yükümlüdür.” hükmü yer almaktadır.
Tarafları aynı olan ve aynı ilamdan kaynaklanan alacakların, aynı takip dosyası üzerinden harcı yatırılarak tahsili mümkün iken, makul ve kabul edilebilir bir gerekçe olmaksızın ayrı takip başlatılması, yukarıda yasa ile düzenleme altına alınan usul ekonomisi ilkesine aykırılık teşkil etmektedir.
Somut olayda, takibe dayanak … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 20/12/2011 tarih ve 2008/158 E. – 2011/194 K. sayılı ilamının Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 13/02/2013 tarih ve 2012/1542 E. – 2013/974 K. sayılı kararı ile bozulduğu ve bozma sonrası aynı mahkemece yeniden yapılan yargılama neticesinde 13/05/2014 tarih ve 2014/108 E. – 2014/145 K. sayılı kararın verildiği, anılan bozma öncesi alacaklı tarafından … İcra Müdürlüğü’nün 2012/57 Esas sayılı takip dosyası ile borçlu aleyhine takip başlatıldığı, anılan bozma sonrası ise yeni alınan mahkeme kararı ile işbu şikayet konusu … İcra Müdürlüğü’nün 2014/602 Esas sayılı takip dosyası ile borçlu aleyhine ikinci takibe

başlanıldığı, ilk başlatılan takip dosyasında takibi mümkün olan alacağın, makul bir neden olmaksızın yeni bir takip ile istendiği, mahkemece borçlunun mükerrer takip iddiası incelenmeksizin dosyanın şikayet tarihinden sonra infazen kapatıldığı gerekçesiyle dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği anlaşılmıştır.
O halde, mahkemece; dayanak ilamlarda yer alan alacak kalemleri, borçlu sayıları, ilk takip dosyasında yapılan ödemeler ile bu takip dosyasının infaz edilip edilmediği, ikinci takibin bakiye alacak kalemleri için yapılıp yapılmadığı hususlarının tespit edilerek, gerektiğinde bilirkişi incelemesi de yaptırılmak suretiyle işin esası incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nin 366. ve HUMK’nin 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25/12/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.