Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2018/1520 E. 2019/10173 K. 13.06.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/1520
KARAR NO : 2019/10173
KARAR TARİHİ : 13.06.2019

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipte borçlu İcra Mahkemesi’ne başvurusunda; takip konusu senetlerdeki imzaların kendisine ait olmadığını, senetteki imzayı açıkça ve ayrıca inkar ve itiraz ettiklerini, alacaklı tarafa hiçbir borcu bulunmadığından borcun tamamına, faize ve fer’ilerine itiraz ve şikayetlerinin kabulü ile takibin tamamen iptaline ve tazminat ile para cezasına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiş, mahkemece, imzaya itirazın reddi ile davacı aleyhine tazminata hükmedilmiştir. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi’nin 08/11/2017 tarih ve 2017/1274 E.-2017/1527 K. sayılı kararı ile takibin durmamasından dolayı borçlunun aleyhine tazminata hükmedilemeyeceği gerekçesi ile davacının istinaf talebinin kabulü ile HMK’nun 353-(1) b) 2) maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararı düzeltilerek, davacı yanın imza itirazının reddine, takip durdurulmadığından İİK.nun 170/3. maddesi gereğince davacı aleyhine tazminata ve para cezasına hükmedilmesine yer olmadığına, davacı vekilinin diğer başvuru sebeplerinin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Borçlunun imzaya itiraz ve bu kapsamda tazminata yönelik talepleri reddedildiği anlaşılmakla, davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğine göre, davalı … A.Ş. lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, maddi hata sonucu davacı lehine hükmedilmesi ve yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine karar verilmesi isabetsiz olup, mahkeme kararının bu nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından, Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesinin 08/11/2017 tarih ve 2017/1274 E.-2017/1527 K. sayılı kararının hüküm bölümünün “2” nolu bendinin ikinci fıkrasının tamamen çıkarılmasına, yerine “Davacının imzaya itiraz ve tazminat talebi reddedildiğinden hüküm tarihinden geçerli AAÜT gereğince davalı lehine (ilk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucu karar verilmiş olması nedeniyle) 660,00 TL maktu vekalet ücreti takdirine, davacı tarafından yapılan 44,60 TL ilk dava masrafı, 55,00 TL tebligat ücreti, 280,00 TL bilirkişi ücreti, toplam 379,60 TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına” rakam ve sözcüklerin yazılmasına kararın düzeltilmiş bu şekliyle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nin 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nin 370/2. maddesi uyarınca ONANMASINA, 13/06/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.