Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2018/14402 E. 2018/11131 K. 08.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/14402
KARAR NO : 2018/11131
KARAR TARİHİ : 08.11.2018

MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
1-Şikayetçi borçlular … İnş. Tic. Ve San. A.Ş., … ve …’ın temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre borçluların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının REDDİNE,
2-Alacaklının temyiz itirazlarına gelince;
Alacaklı tarafından borçlular aleyhinde 32 adet senede dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipte, borçlular … … A.Ş., … ve …’ın süresi içerisinde icra mahkemesine yaptıkları başvuruda; borca itiraz ve şikayetleri nedeniyle takibin iptalini istedikleri, mahkemece, borçluların ödeme emrine yönelik şikayetlerinin reddine, borçlu … yönünden, takip konusu senetlerde imzası bulunmadığından ve ilk cironun da lehtar tarafından yapılmadığından bahisle, şikayetin kabulü ile İİK’nun 170/a maddesi gereğince takibin iptaline, borçlular … … A.Ş. ile borçlu … yönünden ise, takip konusu 31.10.2009 vade tarihli senette alacaklıya yapılmış bir ciro bulunmadığı gerekçesiyle, sadece bu senet bakımından İİK’nun 170/a maddesi gereğince takibin iptaline, borçlu şirket ile borçlu … yönünden işlemiş faiz itirazının kabulüne ve işlemiş faiz tutarının 3.820,80 USD olarak düzeltilmesine hükmedildiği, kararın taraflarca temyiz edildiği görülmektedir.
İİK’nun 170/a-son maddesinde; “her ne suretle olursa olsun, … veya borç kısmen veya tamamen kabul edilmiş ise, bu madde hükmü uygulanmaz” düzenlemesine yer verilmiştir.
Somut olayda, şikayetçi borçluların, iş bu mahkeme dosyası ile birleştirilmesine karar verilen 2011/1067 Esas sayılı dosyasına ilişkin 12.10.2011 tarihli şikayet dilekçelerinin 2. bendinde; ”takibe konu edilen senetler taraflar arasındaki cari hesap ilişkisine binaen verilmiştir, kaldı ki alacak iddiasında bulunan tarafça gönderilmesi gereken mallar eksik gönderilmiş olmasına rağmen ödemeler gerçekleşmiştir. …”, aynı dilekçenin 5. bendinde ise; “cari hesap ilişkisinde mal karşılığı verilen senetlerin ödemelerinin yapıldığından ve borç kalmadığından asıl alacağa, takip öncesi faize, takip sonrası faiz oranına, komisyon tutarına, protesto giderine ve diğer icra taleplerinin tamamına itiraz ediyoruz” demek suretiyle takip konusu borcu kabul edip ödediklerini ileri sürdükleri görüldüğünden, İİK’nun 170/a-son maddesi göndermesi ile aynı maddenin ikinci fıkrası uyarınca takibin iptaline karar verilemez. Borçlu tarafça, ödemeye ilişkin iddialarını ispata yarar İİK’nun 169/a maddesi anlamında yazılı bir belge de sunulmadığına göre itirazın reddi gerekir.

O halde, mahkemece, borçluların İİK’nun 170/a maddesinin birinci fıkrasına dayalı şikayetlerinin aynı maddenin son fıkrası gereğince, borca itirazlarının da İİK’nun 169a maddesinde belirtilen nitelikte belge sunamamaları nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, İİK’nun 170/a-son maddesi göz ardı edilerek yazılı gerekçe ile alacaklının meşru hamil olmadığından bahisle borçlu … hakkındaki takibin tümden, diğer borçlular yönünden ise bir adet senet yönünden takibin iptaline hükmedilmesi isabetsizdir.
SONUÇ: Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nin 366. ve HUMK’nin 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre alacaklının sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08/11/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.