YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/13316
KARAR NO : 2019/724
KARAR TARİHİ : 22.01.2019
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Şikayetçi borçlunun, sair fesih nedenleri ile birlikte, satışa çıkarılan taşınmazlardan birinin borcu karşılamasına rağmen diğerinin de satılmasının usulsüz olduğunu ileri sürerek 5 parsel 1 bağımsız bölüm numaralı taşınmaza ilişkin ihalenin feshi istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece; ilk ihale henüz kesinleşmediğinden ikinci sıradaki taşınmazın satılmasında usulsüzlük olmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir.
Dairemizin 23.02.2017 tarih ve 2017/562 E. – 2017/2541 K. sayılı ilamı ile;
“…mahkemece, satış tarihi itibariyle güncel dosya borcunun tespitiyle, satışı yapılan taşınmazın ihale bedeli ile dosya borcunun karşılanmasına rağmen satışa devam edildiği hususundaki fesih sebebinin yerinde olup olmadığının gerekçesiyle birlikte tartışılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, bu hususta bir araştırma yapılmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde şikayetin reddine karar verilmesi isabetsizdir” gerekçesiyle mahkeme kararının bozulduğu, bozma üzerine yapılan yargılama neticesinde, mahkemece bozmaya uyularak, icra müdürlüğünce yeniden yapılan dosya borcu hesabına göre dosya borcunun tamamen ödenmiş olduğu gerekçesi ile şikayetin kabulüne, 5 parsel 1 bağımsız bölüm numaralı taşınmaza ilişkin ihalenin feshine karar verildiği görülmüştür.
İİK’nun 85. maddesi gereğince, borçlunun kendi yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır mallarıyla taşınmazlarından ve alacak ve haklarından alacaklının ana para, faiz, masraflar da dahil olmak üzere bütün alacaklarına yetecek miktarı haczolunur. İİK’nun 109. maddesine göre; “Satış bedeli, haklarında haciz katileşmiş olan alacakların mecmu miktarına baliğ olursa satış tatil edilir.” Taşınmazların birinin ya da birkaçının satılması tüm alacakları tatmine yeterli ise, artık bundan sonraki diğer taşınmazların icra müdürlüğünce satışının yapılmaması gerekir.
Somut olayda; borçluya ait iki adet taşınmazın ihaleye çıkarıldığı, 07.09.2015 günü gerçekleşen 4 parsel 3 bağımsız bölüm numaralı taşınmaza ilişkin ihalede satış bedelinin 325.000,00 TL olduğu, esas icra dosyasında yapılan 28.09.2015 tarihli ilk dosya hesabına göre bakiye borcun 309.678,62 TL olduğu, taşınmazın tapu kaydında, satışa esas icra dosyasındaki ipotekten evvel konulan haciz ya da ipotek bulunmadığı anlaşılmıştır.
Öte yandan; Dairemizin bozma ilamında, güncel dosya borcunun, 4 Parsel 3 bağımsız bölüm numaralı taşınmazın satış tarihi 07.09.2015 tarihi itibariyle tespit edilmesi gerektiğine karar verildiği, mahkemece, Dairemizin bozma ilamına uyulmuş olmakla beraber icra müdürlüğünden satışın yapıldığı 07.09.2015 tarihi itibariyle değil, yine 28/09/2015 tarihi itibariyle dosya borcunun yeniden hesaplanarak gönderilmesinin istendiği,yapılan hesaplama sonucu 28/09/2015 tarihi itibariyle dosya borcunun 315.404,82 TL olduğunun bildirildiği görülmektedir.
İcra müdürlüğünce, 28/09/2015 tarihi itibariyle yapılan iki dosya borcu hesabı incelendiğinde; ilk hesaplamada 7.359,21 TL tahsil harcı ile 1.000,00 TL. masraf kalemlerinin yer aldığı, bozma sonrası yaptırılan ve hükme esas alınan hesaplamada ise, tahsil harcının hesaplanmadığı, masraf kalemi olarak da sadece 8,20 TL.nin hesaplandığı, bu haliyle aynı tarihli iki dosya borcu hesabı arasında çelişki olduğu görülmektedir.
O halde, mahkemece, 4 parsel 3 bağımsız bölüm numaralı taşınmazın ihale yoluyla satıldığı 07.09.2015 tarihi itibariyle güncel dosya borcunun yeniden icra müdürlüğü marifetiyle hesaplattırılarak, dosya borcunun tamamen karşılanıp karşılanmadığının tespiti ile satışı yapılan taşınmazın ihale bedeli ile dosya borcunun karşılanmasına rağmen satışa devam edildiği hususundaki fesih sebebinin yerinde olup olmadığının gerekçesiyle birlikte tartışılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile şikayet kabul edilerek ihalenin feshi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nin 366. ve HUMK’nin 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22/01/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.