Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2018/13179 E. 2018/10133 K. 18.10.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/13179
KARAR NO : 2018/10133
KARAR TARİHİ : 18.10.2018

MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Alacaklı tarafından borçlu hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile başlatılan icra takibinde, borçlu icra mahkemesine başvurusunda; sair fesih iddiaları ile beraber, süresinde satış istenmemesi nedeniyle takibin düşmesine rağmen yapılan ihalenin usulsüz olduğunu ileri sürerek tapunun … İli, … İlçesi, … Mahallesi, 627 Ada 12 Parselde, aynı yer 161 Ada 5 Parselde ve … İli, … İlçesi, … Mahallesi, 672 Ada 373 Parselde kayıtlı taşınmazlara ilişkin ihalelerin feshini istemiş, mahkemece, İİK’nun 150/e maddesine aykırılık olmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir.
İcra emrinin tebliğ tarihi itibariyle uygulanması gereken İİK’nun 150/e maddesi gereğince borçluya icra emrinin tebliğinden itibaren iki yıl içinde satışın istenmemesi ve satış avansının yatırılmaması halinde, İİK’nun 150/e maddesi gereğince takip düşer.
Somut olayda, icra emrinin borçluya 01.7.2009 tarihinde tebliğ edildiği, alacaklı tarafından icra müdürlüğüne 30.5.2011 tarihinde yapılan taleple sadece satış avansının depo edilmesinin istendiği, satış talebinde bulunulmadığı, bu tarihte dosyaya satış avansının depo edilmiş olduğu, 04.01.2013 tarihinde ise satış talep edildiği, buna göre, alacaklı tarafından icra emrinin tebliğ tarihinden itibaren iki yıl içinde satış talebinde bulunulmadığı görülmüştür. Mahkemece süresinde satış istendiği belirtilmiş ise de; satış talebinden önce masraf yatırılması, o tarihte satış talebinde bulunulduğu anlamına gelmez.
O halde, mahkemece, iki yıllık sürede usule uygun satış istenmemesi nedeniyle takip düştüğünden ve takibin düştüğü tarihten sonra yapılan işlemler yok hükmünde olacağından ihalenin feshi isteminin kabulü gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ: Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.