Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2017/7001 E. 2018/11295 K. 13.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/7001
KARAR NO : 2018/11295
KARAR TARİHİ : 13.11.2018

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkikinin alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibine karşı borçlunun, takibe konu senetteki imzaların her ikisinin de diğer borçlu şirket kaşesi üzerine şirketi temsilen atıldığı, şahsi sorumluluğu bulunmadığını iddia ederek takibin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, itirazın reddine karar verildiği, borçlunun itirazın reddi kararına karşı istinaf yoluna başvurduğu, … Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesinin 29.03.2017 tarih ve 2017/198 E. – 2017/728 K. sayılı kararı ile “6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b/2. maddesi uyarınca davacının istinaf kanun yoluna başvuru talebinin esastan kabulüne, … 1. İcra Hukuk Mahkemesinin 2016/252 E. – 2016/468 K. sayılı kararının kaldırılmasına, davanın kabulü ile … 3. İcra Dairesinin 2016/2469 E. sayılı dosyası ile yapılan takibin borçlu … yönünden iptaline karar verildiği, kararın alacaklı tarafından temyiz edildiği görülmektedir.
Bölge Adliye Mahkemesince, takip dayanağı bonodaki imzaların borçlu şirket kaşesi üzerinde olduğu, açığa atılmış imza bulunmadığından davacının avalist olarak sorumluluğundan söz edilemeyeceği kabul edilmiş olup, bu durumda İİK’nun 170/3. maddesi hükmü uyarınca 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapacağı inceleme sonunda, inkar edilen imzanın borçluya ait olmadığına kanaat getirirse itirazın kabulüne karar verilir. İtirazın kabulü kararı ile takip durur. Bu durumda takibin durdurulması yerine iptaline karar verilmesi yerinde değildir.
Somut olayda, Bölge Adliye Mahkemesince, ”takibin durdurulması” yerine ”takibin iptaline” hükmolunması isabetsiz olup, kararın belirtilen nedenle bozulması gerekir ise de, anılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından, Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzelterek onanması gerekmiştir.
SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile … Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesinin 29.03.2017 tarih ve 2017/198 E. – 2017/728 K. sayılı kararının hüküm bölümünün 3. bendinde yer alan “..takibin borçlu … yönüyle iptaline” kısmının tamamen silinerek karar metninden çıkarılmasına, yerine “takibin durdurulmasına” kelimelerinin yazılmasına, kararın düzeltilmiş bu şekliyle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nin 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nin 370/2. maddeleri uyarınca ONANMASINA, karar düzeltilerek onandığından harç alınmasına yer olmadığına, 13/11/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.