Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2016/4012 E. 2016/10905 K. 13.04.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/4012
KARAR NO : 2016/10905
KARAR TARİHİ : 13.04.2016

MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından borçlu aleyhine çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla ilamsız takip başlatıldığı, örnek 10 ödeme emrinin 22.01.2010 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, takibin kesinleşmesinden sonra borçlunun şikayet yoluyla icra mahkemesine yaptığı başvuruda, takip dayanağı çekin iptal edildiği halde aleyhine takip işlemlerine devam edilmesinin doğru olmadığını ileri sürerek 22.04.2013 tarihli müdürlük işleminin iptalini talep ettiği görülmektedir.
Mahkemece, Yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilmesi halinde ise, (HUMK 429, HMK 363 ve devamı maddeleri) mahkeme artık bu uyma kararı ile bağlıdır. Bozmaya uyma (ara) kararı, lehine bozma yapılan taraf için usule ilişkin kazanılmış hak doğurur.
Aynı konuda, 04.02.1959 gün ve 1957/13-E. 1959/5 K. sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da (R.G. 28.04.1959 gün ve sayı:10193) usuli kazanılmış hakkın hukukumuzdaki yeri; “Temyiz merciince bir kararın bozulması ve mahkemenin bozma kararına uyması halinde, bozulan kararın bozma sebeplerinin şümulü dışında kalmış cihetlerinin kesinleşmiş sayılması, davaların uzamasını önlemek maksadıyla kabul edilmiş çok önemli bir usuli hükümdür. Bir cihetin bozma kararının şümulü dışında kalması da iki şekilde olabilir. Ya o cihet, açıkça bir temyiz sebebi olarak ileri sürülmüş fakat dairece itiraz reddedilmiştir; yahut da onu hedef tutan bir temyiz itirazı ileri sürülmemiş olmasına rağmen dosyanın temyiz dairesince incelendiği sırada dosyada bulunan yazılardan onun bir bozma sebebi sayılması mümkün bulunduğu halde o cihet dairece bozma sebebi sayılmamıştır. Her iki halde de o konunun bozma sebebi sayılmamış ve başka sebeplere dayanan bozma kararına mahkemece uyulmuş olması, taraflardan birisi lehine usulü bir müktesep hak meydana getirir… ” şeklinde açıklanmıştır.
Somut olayda, Dairemizin 22/04/2015 tarih ve 2015/3128 E. 2015/10839 K. sayılı bozma ilamında; “… Dairemizin bozma ilamının gerekleri yerine getirilmeden, borçlunun 22.04.2013 tarihli icra müdürlüğünün iptali istemine ilişkin şikayeti ilgili hiçbir inceleme yapılmadan, Dairemiz kararının aynen tekrarlanması sureti ile talebin süreden reddine karar vermiştir. Hükmüne uyulan bozma ilamı doğrultusunda borçlunun icra müdürlüğünün işlemine ilişkin talepleri incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekir iken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz” olduğuna işaret edilip, borçlunun temyiz istemi kabul edilerek mahkeme kararı bozulmuştur. Mahkemece içeriği özetlenen bozma ilamına uyulduğuna göre, hükmüne uyulan bozma ilamı doğrultusunda işlem yapılması ve icra müdürlüğünün işlemine karşı şikayetin esası incelenmesi gerekirken talebin süreden reddine karar verilmesi isabetsizdir..
Öte yandan, borçlunun bu konudaki başvurusu, İİK.nun 16. maddesi kapsamında şikayet olup, İİK’nun 16/1. maddesi gereğince şikayete konu işlemin öğrenildiği günden itibaren kural olarak 7 günlük sürede icra mahkemesine başvuru hakkı vardır. Kaldı ki şikayetçinin şikayete konu 22.04.2013 tarihli işlemi daha önce öğrendiğine dair bir belge ve bilgi de bulunmamaktadır.
Bu durumda mahkemece şikayetin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.