Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2016/25700 E. 2017/3103 K. 02.03.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/25700
KARAR NO : 2017/3103
KARAR TARİHİ : 02.03.2017

MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi-borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Borçlunun, iki adet taşınmaza ilişkin olarak yapılan ihalenin feshi istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece şikayetin reddi ile birlikte borçlu aleyhine 10.500,00 TL para cezasına hükmedildiği anlaşılmaktadır.
İİK’nun 134/8. maddesinde; “İhalenin feshini şikayet yolu ile talep eden ilgili, vaki yolsuzluk neticesinde kendi menfaatlerinin muhtel olduğunu ispata mecburdur” düzenlemesi yer almaktadır.
Somut olayda, şikayete konu taşınmazların her birinin muhammen değerinin 70.200,00 TL olduğu, her ikisinin de ayrı ayrı 105.000,00 TL’ye satıldığı ve dolayısıyla satış bedellerinin, taşınmazların muhammen değerlerinin üzerinde olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda, borçlunun taşınmazların değerine yönelik bir itirazı da bulunmamakla kıymet takdirleri kesinleşmiş olduğundan zarar unsuru gerçekleşmemiş olup, borçlunun ihalenin feshini istemekte hukuki yararı yoktur. Mahkemece istemin zarar unsurunun bulunmaması nedeniyle reddi gerekirken, işin esasının incelenerek sonuca gidilmesi doğru değil ise de, sonuçta istem reddedildiğinden bu husus bozma nedeni yapılmamış olup belirtilen nedenle sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
İİK’nun 134/2. maddesi son cümlesi uyarınca; şikayetçi borçlu aleyhine para cezasına hükmedilebilmesi için, işin esasına girilerek istemin reddi gerekmekte olup, somut olayda ihalenin feshi isteminin zarar unsuru yokluğu nedeniyle işin esasına girilmeden reddi gerektiğinden borçlu aleyhine para cezasına hükmedilmesi isabetsiz ise de, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ : Şikayetçi-borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile … İcra Hukuk Mahkemesi’nin 16.6.2016 tarih ve 2016/133 E. – 2016/256 K. sayılı kararının hüküm bölümünün para cezasıyla ilgili 2. bendinin karar metninden tamamen çıkarılmasına, kararın düzeltilmiş bu şekliyle İİK 366. ve HUMK’nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), mahkeme kararı düzeltilerek onandığından harç alınmasına yer olmadığına, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.03.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.