Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2016/21845 E. 2017/13266 K. 30.10.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/21845
KARAR NO : 2017/13266
KARAR TARİHİ : 30.10.2017

MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından, (2) adet bonoya dayalı olarak borçlu hakkında kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan icra takibinde, borçlunun icra mahkemesine yaptığı başvuruda imzaya itiraz ettiği, mahkemece, yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda istemin kabulüne ve takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.
Somut olayda, borçlunun icra mahkemesine başvurusu; kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibinde imzaya itiraz niteliğinde olup, İİK’nun 170. maddesi uyarınca itirazın duruşmalı incelenmesi zorunludur. Anılan madde gereğince itirazın alacaklıya ya da vekiline tebliğ edilmesi ve varsa göstereceği delillerin toplanması suretiyle incelenmesi gerekmektedir. Mahkemece yerinde olarak duruşma açılmış ise de, duruşma gün ve saatini içeren davetiyenin alacaklı vekiline tebliğ edilmediği, buna rağmen itirazın sonuçlandırılarak karar verildiği anlaşılmaktadır.
Yukarıda da açıklandığı üzere, başvurunun duruşmalı olarak incelenmesi halinde, taraflara duruşma günü usulünce tebliğ edilmeden ve dolayısıyla taraf teşkili sağlanmadan savunma hakkı kısıtlanarak esas hakkında karar verilmesi mümkün olmayıp bu hususun mahkemece re’sen gözetilmesi zorunludur.
O halde, her ne kadar borçlu tarafça, alacaklı hasım gösterilmeksizin itirazda bulunulmuş ise de, mahkemece, re’sen alacaklı vekiline, itiraz dilekçesi ile duruşma gün ve saatini bildirir davetiyenin tebliğ edilerek taraf teşkili sağlandıktan sonra, varsa delillerinin toplanması ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, bu husus gözardı edilerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre alacaklının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.