Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2016/17867 E. 2017/10091 K. 04.07.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/17867
KARAR NO : 2017/10091
KARAR TARİHİ : 04.07.2017

MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Alacaklı tarafından 36.005,34 TL yediemin ücretinin tahsili için taşınır rehninin paraya çevrilmesi suretiyle başlatılan icra takibinde, şikayetçi vergi dairesinin icra mahkemesine başvurusunda; satışı yapılan aracın aynından kaynaklanan rüçhanlı alacak olan MTV’nin ödenmesinden önce yediemin ücret alacağının ödenmesine ilişkin icra müdürlüğü kararının iptalini istediği, mahkemece yediemin ve otopark ücretlerinin İİK’nun 115. maddesine göre öncelikle ödenmesi gerektiği gerekçesiyle şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Yedieminlik ücreti takip masraflarından olup, İİK’nun 59. maddesi ile; “Takip masrafları borçluya aittir. Alacaklı, yapılmasını talep ettiği muamelenin masrafını ve ayrıca takip talebinde bulunurken borçlunun 62 nci maddeye göre yapabileceği itirazın kendisine tebliğ masrafını da avans olarak peşinen öder. Alacaklı ilk ödenen paradan masraflarını alabilir ” şeklinde düzenleme yapılmıştır.
Paranın paylaştırılmasına ilişkin İİK’nun 138/2. maddesi gereğince haciz, paraya çevirme ve paylaştırma gibi bütün alacaklıları alakadar eden masraflar önce satış tutarından alınır ve artan para takip masrafları ve işlemiş faizler dahil olduğu halde alacakları nispetinde paylaştırılır.
İcra ve İflas Kanun’undaki bütün bu düzenlemeler doğrultusunda yedieminlik ücretinin takip masraflarından olduğu ve satış tutarından öncelikle alınacağı anlaşılmaktadır. Bu sebeplerle yedieminin, ücret alacağı için yeni bir takip başlatması ve bu dosyadan taşınırın satılması halinde ise artık İİK’nun 138/2. maddesinin uygulanması mümkün olmayıp, satış bedelinden öncelikle bu dosya alacağının ödenmesi söz konusu olamaz. Bu durumda yapılacak iş, satış bedelinin sıra cetveli yapılmak üzere ilk haczi koyan icra dairesine gönderilmesinden ya da ilk haciz satışın yapıldığı dosyadan konulmuş ise sıra cetveli yapmaktan ibarettir.
Somut olayda, tahsili istenen yedieminlik ücreti, muhafaza tedbirinin uygulandığı takip dosyasından ayrı olarak başka bir takibe konu yapılmış, takip itiraz edilmeksizin kesinleşmiş ve paraya çevirme aşaması tamamlanmıştır. Bu durumda, yedieminlik ücretinin satış bedelinden öncelikle ödenmesi mümkün olmayıp, satış tutarının bütün alacaklıların alacağını tamamen ödemeye yetmeyeceğinin anlaşılması halinde, icra dairesince alacaklıların sıra cetvelinin yapılması gerekir.
İİK’nun 140. maddesi gereğince; “Satış tutarı bütün alacaklıların alacağını tamamen ödemeye yetmezse icra dairesi alacaklıların bir sıra cetvelini yapar”.
İİK’nun 100. maddesi gereğince, borçluya ait paranın veya satılan malın tutarı vezneye girinceye kadar birden fazla alacaklı tarafından haciz konulması halinde, anılan madde hükmü gereği icra müdürlüğünce derece kararı yapılması gerekir. Derece kararının yapılması için mutlaka satış sonucu para elde edilmesi zorunlu değildir.
Açıklanan maddelere göre, birden fazla alacaklının bulunduğu böyle durumlarda, icra müdürlüğünce, öncelikle İİK.nun 140.maddesi gereğince sıra cetveli yapılmalı ve alacaklılara, diğer alacaklara yönelik itirazlarını ileri sürme imkanı tanınmalıdır. Şikayetçinin alacağının rüçhanlı olup olmadığı ve öne sürdüğü diğer hususlar, sıra cetveli yapıldıktan sonra itiraz halinde tartışılacak bir husus olup, bu aşamada icra müdürlüğü sıra cetveli düzenlemekten imtina edemez. Bir başka anlatımla alacaklıların itirazlarını ileri sürebilmesi için öncelikle sıra cetveli yapılması gerekmektedir. Şikayete konu takip dosyasında ise icra müdürlüğünce sıra cetveli yapılmaksızın paranın alacaklıya (yediemin) ödendiği görülmektedir.
O halde mahkemece, şikayetin kabulü ile İİK’nun 140. maddesi uyarınca, icra müdürlüğünce sıra cetveli yapılması gerektiğine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Şikayetçinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), harç alınmasına yer olmadığına, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04.07.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.