Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2015/978 E. 2015/9219 K. 09.04.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/978
KARAR NO : 2015/9219
KARAR TARİHİ : 09.04.2015

MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
1- Borçlunun temyiz itirazlarının incelenmesinde:
Tarafların iddia ve savunmalarına, dosya içeriğindeki bilgi ve belgelere ve kararın gerekçesine göre borçlunun temyiz itirazlarının (REDDİNE);
2-Alacaklının temyiz itirazlarına gelince sair temyiz itirazları yerinde değil ise de,
Alacaklı tarafından genel haciz yolu ile başlatılan takipte, borçlu belediyenin Ziraat Bankasındaki hesaplarına ve 10 adet aracına haciz konulduğu, bunun üzerine borçlunun icra mahkemesine başvurarak hacizlerin kaldırılması talebinde bulunduğu, mahkemece; bir kısım hesapların havuz hesabı olması nedeni ile bu hesaplar yönünden şikayetin reddine, araçlar yönünden ise belediye meclis kararı ile fiilen kamu hizmetine tahsis edildiği gerekçesi ile şikayetin kabulüne karar verildiği görülmüştür.
5393 Sayılı Belediye Kanunu’nun 15/son maddesinde; “Belediyenin kamu hizmetinde fiilen kullanılan malları ile belediye tarafından tahsil edilen vergi, resim ve harç gelirleri haczedilemez” düzenlemesine yer verilmiştir. Bu maddeye göre belediyenin haczedilmezlik şikayetinin kabul edilebilmesi için mahcuzların kamu hizmetinde fiilen kullanılması zorunludur.
Asıl olan, alacaklının alacağına kavuşmasını sağlamak olduğundan, kural olarak borçluların tüm mallarının haczi mümkündür. Bir malın haczedilememesi için yasal bir düzenlemenin bulunması zorunludur. Haczedilmezlik istisnai bir durum olduğundan, bu yöndeki düzenlemelerin de dar yorumlanması gerekir. Buna göre, 5393 Sayılı Belediye Kanunu’nun 15/son maddesinin de dar yorumlanması gerekip, maddede açıkça haczedilmezlik için “fiilen kamu hizmetinde kullanılma” koşulunun kabul edilmesi karşısında, belediyeye ait bir malın haczedilmezliği ancak fiili durumunun tespiti ile belirlenmelidir.
Buna göre borçlu belediyeye ait taşınır ya da taşınmaz bir malın haczedilmezliği için o malın fiilen kamu hizmetinde kullanılmasının gerektiği tartışmasız olup, bir malın fiilen kamu hizmetinde kullanıldığının kabulü için ise, o malın kamu hizmetinin yürütülebilmesi amacına uygun bulunması gerekir.
Niteliği gereği belediyenin servis aracı, itfaiye aracı gibi araçlar ile fiilen kamu hizmetine tahsisli araçların haczi mümkün değildir. Kamuya tahsis kararı haczedilmezlik şikayetinde gözönüne alınacak bir husus olmadığından mahkemece yapılacak iş haczedilen aracın fiilen kamu hizmetinde kullanılıp kullanılmadığını tespit ederek oluşacak sonuca göre hüküm kurmaktan ibarettir.
Somut olayda her ne kadar şikayet konusu araçların fiili tahsis ve kullanım durumu ile ilgili keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmamış ise de; alacaklı vekilinin 15.07.2014 tarihli celsede 23 P 0235 plaka sayılı araç dışındaki taşıtların fiilen kamu hizmetine tahsis edildiğini kabul ettiği, 23 P 0235 plaka sayılı binek araç dışında kalan şikayet konusu taşıtlar üzerindeki haczin kaldırılmasına itirazları olmadığını beyan ettiği görülmektedir.
237 Sayılı Taşıt Kanunu’nun 1/a maddesi uyarınca belediyelerin kamu hizmetinde kullanılmak üzere taşıt edinmeleri mümkün olmakla birlikte, anılan yasada itfaiye öncü aracı kullanılacağına dair bir hüküm bulunmamaktadır.
Somut olayda, mahkemece, belediye meclis kararına göre kamuya tahsis edildiğinden bahisle araçlar üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmişse de, yukarıda açıklandığı üzere belediye meclisinin bu yönde aldığı karar bağlayıcı nitelikte olmadığı gibi itfaiyeye ilişkin yasal düzenlemelere göre, şikayete konu aracın, marka ve modeli itibariyle itfaiye öncü aracı olarak kullanılıp kullanılamayacağının da tespiti gerekmektedir. Kaldı ki, itfaiye öncü aracı özellikle büyükşehirlerde trafiğin yoğun olduğu durumlarda itfaiye araçlarının en kısa sürede olay yerine ulaşmasını sağlamaya yönelik olarak kullanılmaktadır. Bu nedenle hayatın olağan akışına ve Arıcak ilçesinin nüfusu ve trafik yoğunluğuna göre itfaiye öncü aracına gerek olup olmadığı da araştırılmalıdır.
O halde mahkemece yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda, şikayet konusu taşıtlardan alacaklı tarafından kabul edilmeyen 23 P 0235 plaka sayılı mahcuz aracın fiilen kamu hizmetinde kullanılıp kullanılmadığı hususunda keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmadan yazılı şekilde eksik inceleme ile sonuca gidilmesi ve şikayet konusu araç yönünden de şikayetin kabulüne karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda (2) nolu bentte yazılı nedenlerle İİK’nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.