Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2015/23157 E. 2016/785 K. 14.01.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/23157
KARAR NO : 2016/785
KARAR TARİHİ : 14.01.2016

MAHKEMESİ : İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Alacaklı tarafından, tedbir nafakası ara kararına dayalı olarak başlatılan genel haciz yolu ile ilamsız takipte, örnek 7 ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun yasal sürede icra dairesine yaptığı başvuruda, borca itiraz ettiği, alacaklı tarafından itirazın kaldırılması istemi ile icra mahkemesine yapılan başvuru üzerine, mahkemece, borçlunun itirazı geçerli bir itiraz olmadığından ve icra takibi devam ettiğinden bahisle itirazın kaldırılması isteminin hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine karar verdiği görülmektedir.
İİK’nun 62. maddesi gereğince itiraz etmek isteyen borçlu, itirazını ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur.
Somut olayda; örnek 7 numaralı ödeme emrinin borçluya 28.01.2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun, İİK’nun 62. maddesinde öngörülen yedi günlük süre içerisinde icra müdürlüğüne verdiği 29.01.2015 havale tarihli dilekçe ile “…icra takibine, faize, borcun tamamına ve borcun tüm fer’ilerine…itiraz etmekteyiz” demekle ve yine netice ve talep kısmında “takibe, faize, borcun tamamına ve borcun tüm feri’lerine itiraz ettiğimizi beyan eder…” demek suretiyle usulüne uygun olarak borca itiraz ettiği anlaşılmıştır.
İİK’nun 66/1. maddesinin ilk cümlesi gereğince, müddeti içinde yapılan itiraz takibi durdurur. Buna göre, icra müdürlüğünün takibin durdurulmasına ilişkin kararı bildirici nitelikte olup, borçlu tarafından süresinde icra dairesine yapılan itirazla birlikte takip, kanun hükmü gereğince kendiliğinden durur ve duran takibe devam edilebilmesi, alacaklı tarafından borçlunun itirazının hükümden düşürülmesine bağlıdır.
O halde mahkemece, borçlu tarafından usulüne uygun olarak yapılmış bir itiraz bulunduğu gözetilerek, alacaklının itirazın kaldırılması isteminin esası incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile istemin hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

ZA