Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2015/16932 E. 2015/28363 K. 17.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/16932
KARAR NO : 2015/28363
KARAR TARİHİ : 17.11.2015

MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Borçlu vekilinin, imzaya ve faize itiraz ederek takibin iptali istemiyle icra mahkemesine yaptığı itiraz üzerine, mahkemece verilen kararın taraf vekillerine 05.03.2015 tarihinde tefhim edildiği, borçlu vekilinin ise 12.03.2015 tarihinde (yasal sürede), UYAP üzerinden temyiz süre tutum dilekçesi gönderdiği, borçlu tarafa temyiz harç ve masraflarını yatırması için kesin süreyi içeren ihtarlı davetiye çıkartılmadan harç ve masrafların 15.04.2015 tarihinde borçlu tarafından yatırılmış olduğu anlaşıldığından, …İcra Hukuk Mahkemesi’nin 22.04.2015 tarih ve 2014/181 E – 2015/127 K. sayılı “temyiz talebinin reddine” ilişkin ek kararının oybirliğiyle kaldırılmasına karar verildi. İşin esasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine geçildi:Sair temyiz itirazları yerinde değilse de;
Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlanıldığı, örnek 10 numaralı ödeme emri tebliği üzerine borçlunun yasal sürede icra mahkemesine yaptığı başvuruda, imzaya ve faize itiraz ettiği, mahkemece imzaya itirazın kabulüne karar verildiği ancak tazminat ve para cezası ile ilgili hüküm kurulmadığı, karar gerekçesinde ise kötü niyetin kanıtlamadığından bahisle tazminat ve para cezası hakkında karar verilmediğinin belirtildiği anlaşılmıştır.İİK’nun 170/4. maddesine göre, imzaya itirazın kabulüne karar verilmesi halinde icra mahkemesi, senedi takibe koymada kötü niyeti veya ağır kusuru bulunduğu takdirde alacaklıyı senede dayanan takip konusu alacağın % 20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata ve alacağın % 10’u oranında para cezasına mahkum eder.Somut olayda, alacaklı, takip dayanağı çekte 2. ciranta; borçlu ise, alacaklının çeki kendisinden ciro ile iktisap ettiği 1. cirantadır. Bu durumda, alacaklı ciranta, imzaya itiraz eden kendi cirantasının imzasının sıhhatini bilecek durumda olduğundan çeki takibe koymada ağır kusurlu kabul edilmelidir.O halde, mahkemece alacaklının tazminat ve para cezası ile sorumlu tutulması gerekirken aksi yönde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ: Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.