Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2015/16403 E. 2015/29505 K. 26.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/16403
KARAR NO : 2015/29505
KARAR TARİHİ : 26.11.2015

MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı tarafından ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibine başlandığı, borçluya örnek 6 numaralı icra emri tebliğ edildiği, borçlunun icra mahkemesine yaptığı başvuruda, icra emri gönderilmesinin usulsüz olduğunu ileri sürerek iptalini talep ettiği, mahkemece, şikayetin aynı mahkeme görülmekte olan diğer şikayetle birleştirilmesine karar verildiği, borçlunun birleştirme kararını temyiz konusu yaptığı anlaşılmıştır.6100 sayılı HMK’nun 168/1. maddesinde; “Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde görülmekte olan davalar yönünden verilen birleştirme ve ayırma hususundaki ilk derece mahkemesi kararlarına karşı istinaf yoluna; bölge adliye mahkemesi kararları hakkında ise temyiz yoluna, ancak hükümle birlikte gidilebilir” hükmüne yer verilmiştir. Buna göre, anılan Kanun maddesinde, “istinaf yolu”ndan söz edilmekle birlikte istinaf kanun yolu incelenmesini yapacak olan Bölge Adliye Mahkemeleri göreve başlamadığına göre 6100 sayılı Kanuna 6217 sayılı Kanunla ilave edilen Geçici 3. maddesinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihine kadar 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun temyize ilişkin yürürlükteki hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı düzenlendiğinden kanundaki “istinaf kanun yolu” 1086 sayılı Kanun’daki “temyiz yolu” olarak kabul edilmek gerekir. Aynı mahkemelerde görülmekte olan davalar yönünden verilen birleştirme ve ayırma kararlarına karşı ancak hükümle birlikte kanun yoluna gidilebileceğinden, bu aşamada birleştirme kararının tek başına temyizi mümkün bulunmamaktadır. Bu bakımdan temyiz talebinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle borçlunun temyiz talebinin (REDDİNE), 26/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.