Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2015/16329 E. 2015/29457 K. 26.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/16329
KARAR NO : 2015/29457
KARAR TARİHİ : 26.11.2015

MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Borçlu vekilinin icra mahkemesine başvurusunda, borçluya yapılan ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürerek, tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 19.09.2014 tarihi olarak düzeltilmesini istediği ve ayrıca imzaya ve borca itiraz ederek takibin iptali talebinde bulunduğu; mahkemece, ödeme emri tebligatının usulsüz olduğu karar gerekçesinde belirtildikten sonra, imzaya itirazın kabulü ile takibin durdurulmasına karar verildiği görülmektedir.İİK.nun 168/4-5.maddesi hükmü gereği borçlunun, borca ve imzaya itirazını ödeme emri tebliğ tarihinden itibaren 5 gün içinde icra mahkemesine bildirmesi zorunludur.Bu durumda, mahkemece öncelikle borçluya yapılan ödeme emri tebliğ işleminin usulüne uygun olup olmadığı belirlenip, tebligatın usulsüz yapıldığının belirlenmesi halinde; tebligat tarihinin ittıla tarihi olarak düzeltilmesine karar verilerek, düzeltilen tebligat tarihine göre borca ve imzaya itirazın yasal 5 günlük sürede yapıldığının belirlenmesi halinde, işin esasının incelenmesi gerekir. Ancak, tespit edilecek ittıla tarihine göre, itirazın 5 gün sürede yapılmadığının anlaşılması durumunda ise imzaya ve borca itirazın süre yönünden reddine karar verilmelidir. Somut olayda, muhatabın işte olduğunu beyan eden şahsın adı ve soyadı belirtilmediği gibi, bu kişinin imzası veya imzadan kaçınmış ise bu husus da tebligat evrakına şerh verilmediğinden ödeme emri tebligatı 7201 Sayılı Kanunun 21/1 ve Yönetmeliğin 30/1 maddelerine aykırı olup, usulsüzdür. 7201 Sayılı Kanunun 32. maddesi gereğince tebligatın usulsüz olması halinde muhatabı tebliğden haberdar olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Hukuk Genel Kurulunun 5.6.1991 tarih ve 1991/12-258 esas ve 1991/344 karar sayılı ilamında da açıklandığı üzere; ” .. usulsüz tebliğ işlemini öğrenen muhatabın bu tebliği öğrendiği tarihten itibaren yedi gün içinde şikayet yolu ile tebligatın usulsüzlüğünü İcra Mahkemesi önüne getirmesi gereklidir.” Borçlunun bildirdiği öğrenme tarihi esas olup, bu tarihin aksi karşı tarafça ancak yazılı belge ile ispatlanabilir. Hukuk Genel Kurulunun 12.02.1969 tarih ve 1967/172-107 sayılı kararında da benimsendiği üzere beyan edilen öğrenme tarihinin aksi tanık beyanıyla ispat edilemez.Alacaklı vekili, cevap dilekçesinde, borçluya ait ticari araca muhafaza işleminin yapıldığı araca el konulduğunun borçluya bildirildiğini, borçlunun öğrenme tarihinin 13.09.2014 tarihi olduğunu ileri sürmüş ve bu konuda trafikten men tutanağını sunmuştur.O halde, mahkemece; borçlunun ödeme emri tebligatını öğrendiği tarih, icra takip dosyası kapsamındaki belgeler ile tarafların beyan ve belgeleri incelenip değerlendirilerek tespit edilmeli ve oluşacak sonuca göre bir karar verilmelidir. Tebligat tarihinin düzeltilmesine yönelik hüküm kurulmaksızın eksik inceleme ile yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.