Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2015/15448 E. 2015/18407 K. 30.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/15448
KARAR NO : 2015/18407
KARAR TARİHİ : 30.06.2015

MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vasi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Sair temyiz nedenleri yerinde değil ise de;
Borçlu aleyhinde ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takip başlatıldığı, borçlu vasisinin icra mahkemesine şikayet yoluyla yaptığı başvuruda, muacceliyet ihbarı yapılmadığını, ipotek akit tablosunda faiz bulunmamasına rağmen faiz istenildiğini belirterek diğer şikayet nedenleri ile birlikte takibin iptalini istediği, mahkemece sair şikayet nedenleri yanında ipoteğin üst sınır ipoteği olduğu, borç süresinde ödenmediğinden faiz istenilebileceğini, limit ipoteği altında takibe geçildiği gerekçesi ile şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Takip dayanağı; 12.12.2007 tarih 27514 yevmiye nolu ipotek akit tablosu incelendiğinde “….12 aylık toplam 135.000TL ,borcunun teminatı olarak … lehine 1.derecede, faizsiz olarak ve fekki bildirilinceye kadar süre ile” ipotek tesis edilmiş olduğu ve ipoteğin kesin borç ipoteği (karz ipoteği) olduğu anlaşılmıştır.
İpotek akit tablosundaki “faizsiz olarak ve fekki bildirilinceye kadar süre ile” açıklaması, mevcut alacağa faiz istenebilmesinin bir bildirimle borçlunun temerrüde düşürülmesi gerektiği şartına bağlandığı anlamındadır. Zira, Borçlar Kanunu’nun 117/2.maddesinde yer alan borcun ifa edileceği gün (vade tarihi) sözleşmede yer almamıştır. Bu durumda, borçlunun temerrüdünün ne zaman gerçekleştiğinin saptanmasında Borçlar Kanunu’nun 117/2.maddesinin(818 Sayılı BK’nun 101/1.maddesi); “muaccel bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarıyla mütemerrit olur” hükmü dikkate alınmalıdır.
Bu halde borçlu ihtar ile temerrüde düşeceğinden alacaklı ihtar tarihinden itibaren geçmiş günler faizini isteyebilecektir. Alacaklı böyle bir ihtarla alacağını istememiş ise de; Dairemiz İçtihatlarında benimsendiği üzere ilam niteliğindeki (süresiz) kesin borç ipoteğinde ödeme emrinin (icra emrinin) borçluya tebliğinde de borç muaccel kılınmış sayılır.
Takip dosyasında bulunan ve borçluya … Noterliği’nin 05.02.2010 tarih, 03218 yevmiye nolu ihtarnamesi ile; ihtarnamenin tebliğ tarihinden (10.02.2010) itibaren alacağın muaccel olduğunun ve temerrüt tarihinden itibaren faizin başlayacağının kabulü gerekir. Bu durumda işlemiş faizin, ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren (ödeme için verilen sürenin bitmesine müteakip) takip tarihine kadar verilebileceği esas alınmalıdır.
O halde mahkemece gerektiğinde işlemiş faiz konusunda Yargıtay denetimine elverişli bilirkişi incelemesi de yaptırılarak sonuca gidilmesi gerekirken, ipoteğin limit ipoteği olduğu gerekçesi ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru değildir.
SONUÇ :Borçlu vasinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.