Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2015/13724 E. 2015/24415 K. 14.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/13724
KARAR NO : 2015/24415
KARAR TARİHİ : 14.10.2015

MAHKEMESİ : Hatay İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 20/11/2014
NUMARASI : 2014/470-2014/612

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Borçlunun icra mahkemesine başvurusunda ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürerek tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 27.08.2014 tarihi olarak düzeltilmesine karar verilmesini talep ettiği, mahkemece ödeme emrinin Tebligat Kanunu’nun 21/2.maddesine uygun olarak tebliğ edildiği gerekçesiyle şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun “Bilinen Adreste Tebligat” başlıklı 10/1. maddesinde; ”Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır. Şu kadar ki; kendisine tebliğ yapılacak şahsın müracaatı veya kabulü şartiyle her yerde tebligat yapılması caizdir” hükmü yer almaktadır. Aynı maddenin 2. fıkrasında da ”Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır” düzenlemesine yer verilmiştir. Aynı Kanun’un “Tebliğ imkansızlığı ve tebellüğden imtina” başlıklı 21/2. maddesine göre ise; “Gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru, tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır.”
Tebligat Kanunu’nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesine göre; Tebligat Kanunu’nun 2l/2. maddesi gereğince tebligat yapılabilmesi için, tebliği çıkaran mercice; “Tebligat çıkarılan adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğundan, tebliğ imkansızlığı durumunda tebligatın TK’nun 21/2. maddesine göre bu adrese yapılması”na dair tebliğ evrakı üzerine kayıt düşülmesi zorunlu olup; tebligatı çıkaran mercii tarafından anılan şekilde şerh verilmeden, salt “mernis adresi” ibaresine dayanılarak, dağıtıcı tarafından 21/2. maddeye göre tebliğ işlemi yapılamaz.
Somut olayda, borçlunun bilinen adresine çıkarılan ödeme emrinin bila tebliğ iade edildiği, bu kez borçlunun adrese dayalı nüfus kayıt sistemindeki adresine TK’nın 10/2. maddesi yollaması ile aynı kanunun 21/2. maddesine göre tebligat çıkarıldığı, 11.07.2014 tarihinde; “muhatap gösterilen adreste Ö… E…’den soruldu muhatap adresten ayrılmıştır.Adres mernis adresi olup evrak 21/2 mad. Gereğince muhtar N… M… teslim edildi.2 nolu haber kağıdı kapıya yapıştırıldı.” şeklinde şerh düşülerek tebliğ işleminin tamamlandığı, ancak tebligatta Tebligat Kanunu’nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesinde öngörülen; “Tebligat çıkarılan adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğundan, tebliğ imkansızlığı durumunda tebligatın TK’nun 21/2. maddesine göre bu adrese yapılması” na dair meşruhatın bulunmadığı görülmektedir. Bu hali ile tebliğ işlemi 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesine aykırı olmakla, usulsüzdür.
Bu durumda mahkemece, şikayetin kabulü ile 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 32. maddesi uyarınca tebliğ tarihinin borçlunun usulsüz tebliğe muttali olduğu tarih olarak düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.’nun 366. ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14/10/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.