Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2015/11752 E. 2015/24573 K. 15.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/11752
KARAR NO : 2015/24573
KARAR TARİHİ : 15.10.2015

MAHKEMESİ : Ankara 9. İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 06/02/2015
NUMARASI : 2014/1105-2015/71

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular K.. K.., Z.. K.. ve A…K… tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Alacaklı Vakıflar Bankası ile dava ve takip dışı K..Yapı Malzemeleri İnş. San ve Tic. Ltd. Şti arasında imzalanan genel kredi sözleşmesine göre adı geçen şirkete kullandırılan krediden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla, kredi sözleşmesinin müşterek müteselsil kefilleri olan borçlular K.. K.., A.. K.., Z… K… ve E.. K… hakkında genel haciz yolu ile ilamsız icra takibi başlatılmıştır.
Borçlular K. S…, A.. ve Z.. Koçak vekili, takip konusu alacağı kısmen ödeyen takibin diğer borçlusu E.. K..’ye alacaklı Vakıflar Bankası tarafından verilen 280.933, TL’sına ilişkin rücu belgesine dayalı müvekkillerine herhangi bir bildirim yapılmadan ve bu belgeye dayalı takip yapılıp ödeme emri gönderilmeden takip konusu alacağın tamamı olan 604.439,00 TL’sı üzerinden yapılan rücu işleminin ve buna istinaden konulan hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi istemi ile icra mahkemesine başvurmuştur. E.. K.. vekili, alacaklı bankaya ödeyerek alacaklıya halef olduğu ve alacağı temlik aldıklarını savuunarak şikayetin reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, şikayetçi-borçluların iptali istenen işlemden ve hacizlerden, hacze dair örnek 22 davet kağıdının tebliği üzerine icra dairesine verdikleri 18.12.2013 tarihli dilekçe ile haberdar oldukları halde şikayetin yasal 7 günlük süresinde yapılmadığı gerekçesi ile istemin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
İcra takip dosyası incelendiğinde; takibin dayanağını oluşturan genel kredi sözleşmesinin banka ile asıl borçlu K… Yapı Malzemeleri İnş. San ve Tic. Ltd. Şti arasında düzenlendiği, K.. K.., A.. K.. Z..K… ve E.. K..’nin ise müşterek borçlu ve müteselsil kefil olduğu,… yevmiye nolu ve 16/09/2009 tarihli ihtarname ve hesap özeti gönderilerek tebliğ edilmesinden sonra 604.439,00 TL toplam alacağın tahsilinin istendiği görülmektedir. Alacaklı Vakıfbank tarafından verilen 25.03.2014 tarihli belgede, banka alacağının 280.933,00 TL kısmının kefil E.. K.. tarafından tahsil edildiğinin belirtildiği, bu belge ile E.. K..’nin takip alacaklısı sıfatı ile takibe devam ettiği ve alacaklı sıfatı ile diğer borçluların taşınmazlarına haciz konduğu anlaşılmaktadır.

Görüldüğü üzere, aleyhinde icra takibi yapılan borçlular (E.. K.. dahi) takibe konu alacağın doğduğu kredi sözleşmesinde müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatını taşımaktadırlar. Bir diğer ifade ile E.. K.., alacaklı olarak takibine devam ettiği alacağın aynı zamanda borçlusu durumundadır; şu halde (borcu ödeyerek alacağı temlik aldığı kabul edilse dahi alacaklı ve borçlu sıfatları birleşmiş olacağından,) aynı takipte borçlu sıfatını taşıyan E.. K..’nin rücu belgesine dayalı alacağının miktarı ve tahsili yargılamayı gerektirdiğinden bu belgeye dayanarak alacaklı sıfatı ile aynı takibe devam edemez. Borç kısmen ödenmekle, takip dosyası kısmen infaz edilmiş sayılır.
Borçluların içeriği yukarıda özetlenen nitelikteki başvurusu, bir hakkın yerine getirilmemesi ve sebepsiz sürüncemede bırakılmasına ilişkin olmakla İİK’nun 16/ 2 maddesi kapsamında süresiz şikayete tabidir.
O halde, mahkemece; işin esası incelenek bir karar vermek gerekirken şikayetin süresinde olmadığından bahisle reddine karar verilmesi isabetsizdir. Kaldı ki, şikayet tarihi 23.12.2014 olduğu halde, mahkemece şikayet süresinin başlangıcına esas alınan tarihin 18.12.2014 yerine hatalı olarak 18.12.2013 tarihi olarak kabulü ve bu hatalı kabule dayalı olarak sonuca gidilmesi de doğru bulunmamıştır.
SONUÇ : Borçlular K.. K.., Z… K… ve A… K…’ın temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.