YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/12436
KARAR NO : 2014/15031
KARAR TARİHİ : 27.05.2014
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi İshak Kılavuz tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Şikayetçi, adi ortak hakkında takip yapılamayacağından dolayı takibin iptalini talep etmiş, mahkemece takibin şekline göre İİK’nun 62.maddesine göre her türlü itirazın icra dairesine yapılacağından bahisle istemin reddine karar vermiştir.
6098 sayılı Borçlar Kanunu’nun 620. maddesine göre adi ortaklığın hükmü şahsiyeti bulunmadığından taraf ehliyeti yoktur. Taraf ehliyeti kamu düzeninden olup mahkemece kendiliğinden göz önüne alınmalıdır.
İki veya daha fazla işletmenin belli bir amaca ulaşmak için katkılarını birleştirdikleri ortaklığın (Joint Venture’nin) tüzel kişiliği bulunmadığından taraf ehliyeti yoktur. Ortaklar, ortaklık borçlarından dolayı alacaklılara karşı doğrudan doğruya ve sınırsız olarak tüm varlıklarıyla sorumludurlar. Ancak gerçek ve tüzel kişilerin taraf ehliyeti vardır (HGK.nun 08.10.2003 tarih ve 2003/12¬574 E 2003/564 K. sayılı içtihadı).
Şikayetçinin iddiası, İİK’nun 16 ve devamı maddelerinde düzenlenen şikayet olup itiraz niteliğinde bulunmamaktadır. Bu nedenle istemin yasal düzenleme gereğince icra mahkemesince incelenmesi gerekirken yazılı şekilde istemin reddi isabetsizdir.
Öte yandan, şikayete konu takip dosyasında adi ortaklık olarak Y… K… İnşaat Sanayi ve Tic.Ltd.Şti-Y… Grup Yapı San.ve Tic.Ltd.Şti İş Ortaklığı gösterilmiş olup şikayetçi şirketin ise Y…K… İnşaat San.veTic.A.Ş.olarak görülmektedir. Bu durumda öncelikle mahkemece şikayetçinin, adi ortaklığı oluşturan şirketlerden olup olmadığı da tespit edilmeli, adi ortaklığı oluşturan şirketlerde ise işin esası incelenmeli, değilse hukuki yararı bulunmadığından istemin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.