Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2013/31451 E. 2013/38175 K. 02.12.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/31451
KARAR NO : 2013/38175
KARAR TARİHİ : 02.12.2013

MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından hakkında başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte, borçlu, icra mahkemesine başvurusunda, kendisine gönderilen ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğünü ileri sürerek imzaya, borca, faize, faiz oranına itirazlarını bildirmiş, tebliğ tarihinin 02.12.2011 tarihi olarak düzeltilmesini talep etmiş, mahkemece tebligatın usulsüzlüğü şikayetinin reddine, ve açılan davanın süreden reddine karar verilmiştir.
7201 Sayılı Tebligat Kanunu’nun bilinen adrese tebligatı düzenleyen 10.maddesinin 1.fıkrasına göre tebligat, muhatabın bilinen en son adresinde yapılır. 6099 Sayılı Yasanın 3.maddesi ile eklenen aynı maddenin 2. fıkrasına göre ise, bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat bu adrese yapılır.
Somut olayda; alacaklı tarafından davacı borçlu ve diğer borçlu …aleyhine yürütülen icra takibinde, şikayetçi borçlu adına gönderilen ödeme emrine ilişkin tebligatın, 29.05.2009 tarihinde Yıldırım mah. Tamer sk no:2 d:2 500 evler …/… adresinde “birlikte çalışan işçisi …’a tebliğ edildi.” şerhi ile… İmzasına tebliğ edildiği, senet lehtarı olan diğer takip borçlusu … Isı Sis.Şti’ne de tebliğ işleminin aynı adreste, aynı tarihte, aynı şekilde yapıldığı, borçlunun tebliğ işleminin yapıldığı adresle bir ilgisi olmadığını, … isimli kişiyi tanımadığını, hiçbir zaman bu isimde bir işçisinin olmadığını, usulsüz tebliğ işleminden 02.12.2011 tarihinde haberdar olduğunu beyan ettiği görülmektedir.
Dosya içerisinde mevcut … 12. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 26.09.2012 tarih 2011/687 E., 2012/922 K. sayılı ilamının incelenmesinde; Borçlunun, hakkında yürütülen … 32. İcra Müdürlüğü’nün 2009/19656 E. sayılı takip dosyasında yapılan ödeme emri tebliği işleminin usulsüzlüğüne ilişkin şikayetinin “Tebligatta davacının işçisi olarak yazılan … adlı kişinin, … Isı Sistemleri şirketinin yani senet alacaklısının işçisi olduğu 2009 yılından beri bu işçinin işyerinde çalıştığı emniyet araştırması ile anlaşılmıştır., … Iısı Sistemleri Otomobil Gıda İnş. San. Tic. Şti. Sahibi ve yetkili …. Davacı değildir.” gerekçeleri ile kabul edildiği anlaşılmıştır.

Tebligat Kanunu’nun 39. maddesinde; “Bu kanun hükümlerine göre kendilerine tebliğ yapılması caiz olan kimselerin o davada hasım olarak alakaları varsa muhatap namına kendilerine tebliğ yapılamaz.” hükmü yer almaktadır. Şikayete konu tebligat takibin diğer borçlusu … Isı. Sis. Şti’nin adresinde, bu şirketin işçisi olan …’a yapıldığından dolayı TK’nun 39. maddesi gereğince usulsüzdür.
7201 Sayılı Kanunun 32. maddesine göre tebligatın usulsüz olması halinde muhatabı tebliğden haberdar olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Muhatap tebliğden 02.12.2011 tarihinde haberdar olduğunu beyan edip yasal süre içinde 06.12.2011 tarihinde mahkemeye usulsüz tebligat şikayetiyle başvuruda bulunmuştur.
O halde mahkemece, yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda, öncelikle borçlunun ödeme emri tebligatının usulsüzlüğüne ilişkin iddiaları usulünce araştırılarak, … 12. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 26.09.2012 tarih 2011/687 E., 2012/922 K. sayılı kararı da göz önünde bulundurularak tebligatın usulsüzlüğüne ilişkin şikayetinin değerlendirilmesi, şikayetin kabulü halinde, öğrenme tarihi olarak beyan edilen 02.12.2011 tarihine göre İİK’nun 168. maddesi gereğince 5 günlük yasal süre içerisinde icra mahkemesine başvurulmuş olduğundan imzaya ve borca itirazlarının esası incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.12.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.