Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2013/27172 E. 2013/35689 K. 12.11.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/27172
KARAR NO : 2013/35689
KARAR TARİHİ : 12.11.2013

MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
2004 Sayılı İcra Ve İflas Kanunu, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na göre özel kanun olup, Hukuk Muhakemeleri Kanunu, icra mahkemesince görülen şikayet ve itirazlarda ancak İcra ve İflas Kanununda açıkça gönderme olduğunda ya da işin niteliğine uygun düştüğü ölçüde uygulanır.
Somut olayda borçlu hakkında kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip başlatılarak, örnek 10 nolu ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği, borçlunun süresi içerisinde icra mahkemesine verdiği dilekçede, çekteki imzanın kendisine ait olmadığını ve çeklerin çalınması nedeniyle ödeme yasağı kararı alındığını belirterek itiraz ettiği anlaşılmaktadır.
Mahkemece dava dilekçesinde davalı asilin adresinin bildirilmediğinin tespit edildiği, bu eksikliğin tebliğden itibaren 1 hafta içinde tamamlanmaması halinde davanın açılmamış sayılacağının HMK 119/1-b bendi gereğince tensipte ihtar edildiği borçlunun süresinde sunduğu 03.06.2013 havale tarihli dilekçesi ile alacaklının adresi ile birlikte delillerini sunduğu, mahkemece yapılan yargılama neticesinde HMK 119/1-g, e, f maddeleri gereğince işin esasına girmeksizin HMK’nun 119/son maddesine göre davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği görülmüştür.
İcra mahkemesine yapılan başvuru olan imzaya itiraz İcra ve İflas Kanunu’nda özel olarak düzenlendiğinden anılan itiraz hakkında bu Kanun’un 170. maddesinin uygulanması zorunlu olup, Medeni Usul Hukuku anlamında dava olmadığından HMK.nun davaya ilişkin kuralları mutlak olarak uygulanmaz, ancak özel yasa olan İİK hükümleri ile çelişmeyecek ölçüde uygulanır.
Somut olayda dava dilekçesinin hukuki nedenden yoksun olduğu, vakıaların belirli sıra altında sunulmadığı, dellillerle eşleştirme yükümlülüğü yerine getirilmediği gerekçesi ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi aşırı şekilcilik olup hak kaybına neden olur.
Yukarıda belirtilen nedenlerle İİK. anlamındaki itirazda uygulanacak usul gereğince mahkemece işin esasının incelenmesi gerekirken yazılı gerekçeyle hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ :Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.