YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/780
KARAR NO : 2023/4576
KARAR TARİHİ : 31.10.2023
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/24 E., 2016/66 K.
SUÇLAR : Kişilerin huzur ve sükununu bozma, cinsel taciz
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet- Beraat
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama
Sanık hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir oldukları, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.
Sanık müdafiinin sanık hakkında kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan verilen beraat hükmüne yönelik temyiz isteğinin vekalet ücretine hasren olduğu anlaşılarak yapılan incelemede gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
A.Özalp 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 01.03.2016 tarihli ve 2015/24 Esas, 2016/66 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında;
1. Cinsel taciz suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 105 inci maddesinin birinci fıkrası, 43 üncü maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesi uyarınca 3 ay 3 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin beşinci fıkrası uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiştir.
2.Kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci maddesinin (a) bendi uyarınca beraatine karar verilmiştir.
B.Dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan 16.03.2021 tarihli 2016/208755 sayılı hükmün onanması görüşünü içerir tebliğname ile Daireye tevdi edilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık Müdafiinin Temyiz İstemi;
1. Cinsel taciz suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteği; her türlü şüpheden uzak, kesin delil bulunmadığına vesaire,
2.Kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteği;
Beraat eden sanık lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğine ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Mahkeme gerekçesinde;
”Sanık kolluk ifadesinde ve mahkeme savunmasında kullanmış olduğu telefon hattını kaybettiği müştekiyi aramadığı yönünde savunma yapmış ise de; kullanmış olduğu hattın faturalı hat olması kaybettikten yaklaşık 1 hafta sonra bayiye gidip iptal ettirdiği yönünde savunma yapması hayatın olağan akışına aykırı olduğu faturalı hattını kaybeden kişinin en kısa sürede hattı kapatması gerekeceği buna rağmen sanığın bir hafta sonra hattı kapattırması ve hattını kaybettiği yönündeki savunması suçtan kurtulmaya yönelik kabul edilerek savunmasına itibar edilmemiş ve sanık …’ın katılana karşı Kişilerin Huzur Ve Sükununu Bozma suçunu işlediğniden bahisle hakkında 5237 sayılı TCK.’nun 123/1 maddesi gereğince cezalandırılması talebiyle kamu davası açılmış ise de sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK’nın 105/1 maddesi kapsamında kaldığı,kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunun, cinsel taciz suçunun unsuru olduğu, sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK’nun 42. maddesi gereğince tek suç sayılması gerektiği anlaşıldığından kanaatine varıldığından sanığın üzerine atılı suçun unsurlarının oluşmadığından CMK’nın 223/2-a maddesi gereğince beraatine, sanık …’ın katılana karşı Cinsel Taciz suçunu işlediği sabit olduğundan eylemine uyan 5237 sayılı TCK’nın 105/1 maddesi gereğince cezalandırılmasına ancak suçun işlenmesi ile oluşan somut bir zararın bulunmadığı, sanığın daha önceden kasıtlı bir suçtan mahkumiyetinin bulunmadığı ve kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurulduğunda yeniden suç işlemeyeceği hususunda bir kanaate varılmış olmakla 5728 Sayılı Kanun ile değişik 5271 Sayılı Kanunun 231/5 maddesi uyarınca sanık hakkında kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, sanığın 5271 Sayılı Kanunun 231/8 maddesi uyarınca 5 yıl süre ile denetime tabi tutulmasına, karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.” denilmiştir.
IV. GEREKÇE
A. Sanık Hakkında Cinsel Taciz Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden;
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarının; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun, 03.02.2009 tarihli ve 2008/11-250 Esas, 2009/13 Karar sayılı kararı ile 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin onikinci fıkrası gereği itiraz yoluna tabi oldukları, temyizlerinin mümkün olmadığı, aynı Kanun’un 264 üncü maddesinin birinci fıkrasında yer verilen; “Kabul edilebilir bir başvuruda kanun yolunun veya merciin belirlenmesinde yanılma, başvuranın haklarını ortadan kaldırmaz.” şeklindeki düzenleme dikkate alınarak kanun yolu incelemesinin itiraz merciince yapılması gerektiği anlaşılmıştır.
B. Sanık Hakkında Kişilerin Huzur ve Sükununu Bozma Suçundan Kurulan Hükmün Vekalet Ücretine Hasren Temyiz Talebi Yönünden;
Sanık … aleyhine katılana karşı kişilerin huzur ve sükununu bozma ve cinsel taciz suçlarını işlediği iddiasıyla açılan davada kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunun, cinsel taciz suçunun unsuru olduğu, sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK’nın 42. maddesi gereğince tek suç sayılması gerektiğinin kabulüyle kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan beraat kararı verilmiş ise de cinsel taciz suçundan mahkumiyet kararı verildiği ve hükmün açıklanmasının geri bırakıldığı, sanık yararına Hazine aleyhine vekalet ücretine sadece beraat kararı verildiğinde hükmedilebileceği, sanık hakkında beraat dışında da hüküm kurulduğundan, sanık yararına vekalet ücreti takdir edilmemesinde isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmıştır.
V. KARAR
1. Sanık Hakkında Cinsel Taciz Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden;
Gerekçe bölümünde (A) numaralı bentte açıklanan nedenlerle Özalp 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 01.03.2016 tarihli ve 2015/24 Esas, 2016/66 Karar sayılı kararında sanık müdafiinin kanun yolu başvurusunun itiraz merciince incelenmek üzere esası incelenmeyen dava dosyasının, oy birliğiyle Mahkemesine iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
2.Sanık Hakkında Kişilerin Huzur ve Sükununu Bozma Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden;
Gerekçe bölümünde (B) numaralı bentte açıklanan nedenlerle Özalp 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 01.03.2016 tarihli ve 2015/24 Esas, 2016/66 Karar sayılı kararında sanık müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanık müdafiinin temyiz sebebinin reddiyle hükümlerin, Tebliğnameye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 31.10.2023 tarihinde karar verildi.