Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2023/4852 E. 2023/5177 K. 28.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/4852
KARAR NO : 2023/5177
KARAR TARİHİ : 28.11.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2023/27 E., 2023/368 K.
SUÇ : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma
HÜKÜM : Mahkumiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında dairemizce verilen bozma kararı üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Bakırköy 48. Asliye Ceza Mahkemesinin, 28.04.2016 tarihli ve 2015/331 Esas, 2016/188 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 179 uncu maddesinin üçüncü fıkrası delaletiyle ikinci fıkrası, 62 nci maddesi, 50 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası gereğince neticeten 500 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

2.Bakırköy 48. Asliye Ceza Mahkemesinin, 28.04.2016 tarihli ve 2015/331 Esas, 2016/188 Karar sayılı kararının sanık müdafii tarafından temyizi üzerine Yargıtay 12. Ceza Dairesinin 06.09.2022 tarihli ve 2020/7240 Esas, 2022/5363 Karar sayılı kararı ile basit yargılama hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerektiğinden bahisle bozulmasına karar verilmiştir.

3.Bakırköy 48. Asliye Ceza Mahkemesinin, 08.05.2023 tarihli ve 2023/27 Esas, 2023/368 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 179 uncu maddesinin üçüncü fıkrası delaletiyle ikinci fıkrası, 62 nci maddesi, 50 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası gereğince neticeten 500 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

4.Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan 12.06.2023 tarihli ve 2023/62776 sayılı temyiz istemlerinin reddiyle onama görüşü içeren Tebliğname ile Daireye tevdi edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz isteği, dava zamanaşımının dolduğundan bahisle düşme kararı verilmesi gerektiğine, suçun unsurlarının oluşmadığına ve eksik araştırma sonucu hüküm kurulmasının hukuka aykırı olduğuna ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;

Yerel Mahkemenin Kabulü;
1.Mahkemece ”Mahkememizce dosya kapsamında toplanılan tüm deliller değerlendirilmek suretiyle yapılan yargılama sonucunda;

Sanık savunmaları, tutanaklar, alkol raporu ve tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesinde; olay tarihinde sanığın sevk ve idaresindeki … plakalı aracın durdurulduğu, sanığın alkol kontrolünün yapıldığı, dosyada bulunan alkol raporundan da anlaşılacağı üzere sanığın 1.12 promil alkollü olduğunun tespit edildiği, sanığın eylemini tevilli olarak ikrar ettiği anlaşılmakla, sanığın üzerine atılı Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokma/alkol veya uyuşturucu maddenin etkisi altındayken … kullanma suçunu işlediği sabit görülmekle sanığın eylemine uyan TCK’nın 179/3 maddesi delaletiyle TCK 179/2 maddesi gereğince cezalandırılmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.”
Biçimindeki gerekçe ile sanık hakkında mahkumiyet kararı verilmiştir.

2.5271 sayılı Kanun’un 17.10.2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanun’un 24 üncü maddesi ile yeniden düzenlenmiş olan ”Basit Yargılama Usulü” başlıklı 251 inci maddesinin birinci fıkrasında yer alan ”Asliye Ceza Mahkemesince iddianamenin kabulünden sonra adli para cezasını ve/veya üst sınırı 2 yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlarda basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verilebilir” şeklindeki düzenlemeye göre basit yargılama usulünün uygulanıp uygulanmama takdirinin mahkemeye bırakıldığı, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada mahkemece basit yargılama hükümlerinin uygulanmasına karar verilmişse de, bu usule uygun şekilde verilen hükme 5271 sayılı Kanun’un 252 nci maddesince itiraz edilmesi üzerine genel hükümlere göre yargılamaya devam edilip karar verildiği anlaşılmıştır.

3.Sanık, sonraki aşamalarda doğruladığı 06.05.2015 tarihli kolluk huzurunda alınan beyanında, … plakalı aracı ile 06.05.2015 günü saat 01:33 sıralarında Bakırköy Taşhan Köprü üzeri sayılı yerde seyir halinde iken trafik polislerinin çevirmesine takıldığını, alkol kontrolü yapıldığını, 112 promil alkollü çıktığını, alkollü … kullandığını kabul ettiğini, pişman olduğunu dile getirmiştir.

4.Sanık hakkında düzenlenen trafik idari para cezası tutanağı, kolluk görevlilerince tutulan olay anlatımı yapılan tutanak dava dosyasında mevcuttur.

IV. GEREKÇE
1.Sanığın olay günü, idaresindeki otomobiliyle seyir halindeyken, kolluk kuvvetleri tarafından durdurularak yapılan ölçümünde güvenli sürüş yeteneğini ortadan kaldıracak şekilde 1,12 promil alkollü olarak … kullandığı tespit edilmiştir.

11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Kanun’un 19 uncu maddesi ile değişik, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun (2918 sayılı Kanun) 48 inci maddesinin ”1.00 promilin üzerinde alkollü olduğu tespit edilen sürücüler hakkında ayrıca Türk Ceza Kanununun 179. maddesinin üçüncü fıkrası hükümleri uygulanır.” şeklindeki 6 ıncı fıkrasına göre, 1.00 promilin üzerinde alkol veya uyuşturucu madde alınması sonrası … kullanılmasının atılı suçun oluşması için yeterli olduğundan, 1,12 promil alkollü şekilde … kullandığı anlaşılan sanık hakkında verilen yerel mahkeme kararında yapılan inceleme neticesinde olayın kabulünde herhangi bir isabetsizlik bulunmamıştır.

2.5237 sayılı Kanun’un 67 nci maddesinde değinilen zamanaşımını kesen sebeplerden mahkumiyet hükmünün ve sorgu tarihi ile aynı Kanun’un 66 ncı maddesinde yer alan sanığın üzerine atılı suçun olağan ve olağanüstü zamanaşımı süreleri gözetildiğinde temyiz tarihi itibariyle henüz zamanaşımı süresinin dolmadığı anlaşıldığından sanık müdafiinin bu husustaki temyiz sebebi isabetli görülmemiştir.

3.Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri de reddedilmiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Bakırköy 48. Asliye Ceza Mahkemesinin, 08.05.2023 tarihli ve 2023/27 Esas, 2023/368 Karar sayılı kararında sanık müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanık müdafiinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğnameye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 28.11.2023 tarihinde karar verildi.