YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/2548
KARAR NO : 2023/2311
KARAR TARİHİ : 22.06.2023
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma
HÜKÜM : Mahkumiyet
Sanık hakkında Dairemizce verilen tevdii kararı üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz eden sanık müdafiinin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.İstanbul 20. Asliye Ceza Mahkemesinin, 03.11.2015 tarihli ve 2015/264 Esas 2015/524 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 223 üncü maddesinin 7 inci maddesi uyarınca davanın Reddine karar verilmiştir.
2.İstanbul 20. Asliye Ceza Mahkemesinin, 03.11.2015 tarihli ve 2015/264 Esas 2015/524 Karar sayılı kararının mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyizi üzerine Dairemizin 02.12.2020 tarih, 2019/11845 Esas, 2020/6642 Karar sayılı kararı ile bozulmasına karar verilmiştir.
3.İstanbul 20. Asliye Ceza Mahkemesi bozma ilamına uyarak, 27.05.2021 tarih, 2021/37 Esas, 2021/215 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 179 uncu maddesinin üçüncü fıkrası delaleti ile ikinci fıkrası uyarınca 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 62 nci maddesi uyarınca 2 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına 5271 sayılı Kanunu’nun 251 inci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca cezasından 1/4 indirim uygulanarak, 1 ay 26 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, 50 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ve 52 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca günlüğü 20 TL dan paraya çevrilerek, 1.120,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
4.Hukuki sürecin (3) nolu bendindeki yerel mahkeme kararının sanık tarafından temyizi üzerine, Dairemiz 03.03.2022 tarih, 2021/4763 Esas, 2022/1630 Karar sayılı kararı ile hükmün ” İtiraz” mahiyetinde değerlendirilmesi suretiyle, 5271 sayılı Kanun’un 264 üncü maddesinin ikinci fıkrası uyarınca gereği yapılmak üzere dosyanın incelenmeksizin Mahkemesine iadesinin temini için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına Tevdiine karar verilmiştir.
5. İstanbul 20. Asliye Ceza Mahkemesi, 13.10.2022 tarih, 2015/264 Esas 2015/524 Karar sayılı kararı ile
sanık hakkında, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 179 uncu maddesinin üçüncü fıkrası delaleti ile ikinci fıkrası uyarınca 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 62 nci maddesi uyarınca 2 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına 50 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ve 52 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca günlüğü 20 TL dan paraya çevrilerek, 1.500,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ve 58 inci maddesinin altıncı fıkrası uyarınca cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiştir.
6.Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 09.03.2023 tarihli, temyiz isteminin süresinde yapılmadığı gerekçesi ile Reddine görüşlü Tebliğname ile Daireye tevdi olunmuştur.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın Temyiz Sebepleri
Lehe yasa hükümlerinin uygulanmadığına, cezanın fazla olduğuna
İlişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Yerel Mahkemenin Kabulü;
1.Olay tarihinde, sanığın idaresindeki otomobil ile seyir halindeyken Şişli İlçesi Esentepe mah. Büyükdere cad. Zincirlikuyu Mezarlığı önünde sanığın durdurulduğu ve yapılan trafik kontrolünde 1,76 promil alkollü olduğunun tespit edildiği, bu suretle sanığın herhangi bir trafik kazasına karışmamış, kural ihlali yapmamış olsa bile yasal olarak 1,00 promilin üzerinde alkollü olması halinde atılı suçun tehlike suçu olması nedeniyle bütün unsurlarıyla oluştuğu sabit olmakla, sübuta ermiştir.
2.Sanığın adli sicil kaydının incelenmesinde, Samsun 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 2009/844 Esas, 2010/578 Karar sayılı ilamı ile verilen 2 yıl hapis cezasının (6136 sayılı yasanın madde 13/1) 18/06/2012 tarihinde kesinleştiği, bu nedenle tekerrüre esas olduğu anlaşıldığından, sanığa hükmolunan cezanın 5237 sayılı TCK’nın 58/6 maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine, ayrıca mükerrir hakkında cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verilmiştir.
3. Sanık savunmasında, olay günü 3 duble viski içtiğini, aracı ile yolda giderken polis durdurarak alkol kontrolü yaptığında yüksek çıktığını, ancak herhangi bir kaza yapmadığını, kural ihlalinde bulunmadığını, ayrıca bu olay nedeniyle polisin 800 TL para cezası tutanağı düzenlediğini, ehliyetinin geri alındığını, beraatine karar verilmesini istemiştir.
4.Sanık hakkında, 982252 seri nolu trafik idari para cezası tutanağı ile alkollü vasıta kullanmaktan 2918 Sayılı Yasa’ nın 48/5 maddesi uyarınca 800 TL idari para cezası tayin edildiği ve sürücü belgesine el konulduğu ve sanığın 1.76 Promil alkollü olduğunun tespit edildiği görülmüştür.
IV. GEREKÇE
1.Sanığın yüzüne karşı 13.10.2022 tarihinde verilen hükmü, sanığın hükmü UYAP üzerinde yapılan incelemede, aynı gün 13.10.2022 tarih ve saat 11:42 de temyiz ederek, süre tutum dilekçesi verdiği görülmekle, sanığın 27.10.2022 tarihli gerekçeli temyiz dilekçesinin süresinde olduğu kabul edilmekle Tebliğnamedeki temyiz isteminin reddine karar verilmesi gerektiğine ilişkin görüşe iştirak edilmemiştir.
2.Sanığın idaresindeki … ile seyir halinde iken, yapılan kontrolde 1.76 promil alkollü olduğunun tespit edildiği, bu kapsamda sanığın 2918 sayılı Yasanın 48/6 maddesinde belirtilen yasal sınırın üstünde alkollü olarak … kullandığı gibi, bilimsel verilere göre de güvenli sürüş yeteneğini kaybettiği, atılı suçun yasal unsurlarının oluştuğu anlaşıldığından, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.
3.Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri de reddedilmiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle İstanbul 20. Asliye Ceza Mahkemesinin, 13.10.2022 tarihli ve 2022/350 Esas, 2022/770 Karar sayılı kararında sanık tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanığın temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 22.06.2023 tarihinde karar verildi.