Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2023/2145 E. 2023/3321 K. 26.09.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/2145
KARAR NO : 2023/3321
KARAR TARİHİ : 26.09.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2022/1138 değ.iş
SUÇ : Trafik güvenliğine tehlikeye sokma
İNCELEME KONUSU
KARAR : Mahkumiyet
KANUN YARARINA
BOZMA YOLUNA
BAŞVURAN : Adalet Bakanlığının istemi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : İlgili kararın kanun yararına bozulması

Trafik güvenliğine tehlikeye sokma suçundan sanık … hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 08/07/2020 tarihli ve 2020/103365 soruşturma, 2020/25252 esas, 2020/1859 sayılı seri muhakeme usûlüne tâbi talepnamenin kabulüne ve sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 179/3 ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 250/4. maddeleri gereğince 2 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Kanun’un 231/5. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve 5 yıl denetim süresine tâbi tutulmasına dair Ankara 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 08/07/2020 tarihli ve 2020/698 esas, 2020/850 sayılı kararının 17/07/2020 tarihinde kesinleşmesini takiben, sanığın denetim süresi içerisinde 30/06/2021 tarihinde işlediği kasıtlı suçtan mahkûm edildiğinin ihbarı üzerine hükmün açıklanması ile adı geçen sanığın 5237 sayılı Kanun’un 179/3 ve 5271 sayılı Kanun’un 250/4. maddeleri gereğince 2 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Ankara 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 23/02/2022 tarihli ve 2021/1655 esas, 2022/796 sayılı kararına karşı yapılan itiraz konusunda karar verilmesine yer olmadığına dair Ankara 15. Ağır Ceza Mahkemesinin 22/03/2022 tarihli ve 2022/138 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.

Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 309 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca 23/11/2022 gün ve 94660652-105-06-19213-2022-Kyb sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 07.02.2023 tarihli ve KYB-2022/ 156897 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü:

I. İSTEM
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 07.02.2023 tarihli ve KYB-2022/ 156897 kanun yararına bozma isteminin;
“…Dosya kapsamına göre, sanığın trafik güvenliğini tehlikeye sokma eylemine ilişkin muhakemenin seri muhakeme usûlüne göre yürütülerek sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, denetim süresi içerisinde kasıtlı suç işlediğinin ihbarı sebebiyle Mahkemesince önceki hükmün açıklanması ile sanığın mahkûmiyetine karar verildiği, seri muhakeme usulü uygulanmak suretiyle verilen her iki hükümde de belirlenen temel ceza üzerinden 5271 sayılı Kanun’un 250/4. maddesi gereğince indirim uygulandığı cihetle, sanık hakkında hükmedilen cezanın hükmün açıklanması suretiyle verilmiş olmasının uygulanan muhakeme usulünde bir değişikliğe sebebiyet vermeyeceği ve seri muhakeme usûlüne göre verilen kararların da 5271 sayılı Kanun’un 250. maddesinin 14. fıkrasında yer alan açık düzenlemeye göre itiraz kanun yoluna tâbi olduğu nazara alınmadan, itirazın esastan incelenmek suretiyle bir karar verilmesi yerine yazılı şeklide karar verilmesinde isabet görülmemiştir.’

Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.

II. GEREKÇE
1.Trafik güvenliğine tehlikeye sokma suçundan sanık … hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 08/07/2020 tarihli ve 2020/103365 soruşturma, 2020/25252 esas, 2020/1859 sayılı seri muhakeme usûlüne tâbi talepnamenin kabulüne ve sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 179/3 ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 250/4. maddeleri gereğince 2 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Kanun’un 231/5. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve 5 yıl denetim süresine tâbi tutulmasına dair Ankara 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 08/07/2020 tarihli ve 2020/698 esas, 2020/850 sayılı kararının 17/07/2020 tarihinde kesinleşmesini takiben, sanığın denetim süresi içerisinde 30/06/2021 tarihinde işlediği kasıtlı suçtan mahkûm edildiğinin ihbarı üzerine hükmün açıklanması ile adı geçen sanığın 5237 sayılı Kanun’un 179/3 ve 5271 sayılı Kanun’un 250/4. maddeleri gereğince 2 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Ankara 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 23/02/2022 tarihli ve 2021/1655 esas, 2022/796 sayılı kararına karşı yapılan itiraz konusunda, Ankara 15. Ağır Ceza Mahkemesinin 22/03/2022 tarihli ve 2022/138 değişik iş sayılı kararı ile;

”…CMK nun 250/4 maddesine istinaden hükmün açıklanması kararı yönünden yasa yolu “itiraz” olarak belirlenmiş ise de, CMK nun 250/14 maddesinin incelenmesinde itiraz yasa yolunun CMK nun 250/9 maddesine dayalı olarak seri muhakeme usulü uygulanarak verilecek hükümler yönünden olduğu,

Oysa verilen kararın Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması kararın açıklanmış olduğu ve bu karar yönünden CMK nun 273/1 maddesi uyarınca istinaf kanun yolunun açık olduğunun anlaşıldığı,

Bu nedenlerle 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 2021/1655 sayılı kararı yönünden itiraz yasa yolu açık olduğu ” gerekçesi ile itiraz yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

2. Dosya kapsamına göre, sanığın trafik güvenliğini tehlikeye sokma eylemine ilişkin muhakemenin seri muhakeme usûlüne göre yürütülerek sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, denetim süresi içerisinde kasıtlı suç işlediğinin ihbarı sebebiyle Mahkemesince önceki hükmün açıklanması ile sanığın mahkûmiyetine karar verildiği, seri muhakeme usulü uygulanmak suretiyle verilen her iki hükümde de belirlenen temel ceza üzerinden 5271 sayılı Kanun’un 250/4. maddesi gereğince indirim uygulandığı anlaşılmıştır.

3. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 250. maddesinin üçüncü fıkrasında;
“Cumhuriyet savcısı tarafından seri muhakeme usulünün uygulanması şüpheliye teklif edilir ve şüphelinin müdafii huzurunda teklifi kabul etmesi hâlinde bu usul uygulanır.”,

Anılan maddenin 9. fıkrasında “(9) Mahkeme, şüpheliyi müdafii huzurunda dinledikten sonra üçüncü fıkradaki şartların gerçekleştiği, eylemin seri muhakeme usulü kapsamında olduğu ve dosyadaki mevcut delillere göre mahkûmiyet kararı verilmesi gerektiği kanaatine varırsa talep yazısında belirtilen yaptırımdan daha ağır olmamak üzere dört ila yedinci fıkra hükümleri doğrultusunda hüküm kurar; aksi takdirde talebi reddeder ve soruşturmanın genel hükümlere göre sonuçlandırılması amacıyla dosyayı Cumhuriyet başsavcılığına gönderir. Mazeretsiz olarak mahkemeye gelmeyen şüpheli, bu usulden vazgeçmiş sayılır.(2)”

Aynı maddenin 14. fıkrasında “(14) (Değişik:8/7/2021-7331/22 md.) Dokuzuncu fıkra kapsamında mahkemece kurulan hükme itiraz edilebilir. İtiraz mercii, itirazı üçüncü ve dokuzuncu fıkralardaki şartlar yönünden inceler.” şeklinde yer alan düzenlemeler nazara alındığında, sanık hakkında hükmedilen cezanın hükmün açıklanması suretiyle verilmiş olmasının uygulanan muhakeme usulünde bir değişikliğe sebebiyet vermeyeceği ve seri muhakeme usûlüne göre verilen kararların da 5271 sayılı Kanun’un 250. maddesinin 14. fıkrasında yer alan açık düzenlemeye göre itiraz kanun yoluna tâbi olduğu nazara alınmadan, itirazın esastan incelenmek suretiyle bir karar verilmesi yerine yazılı şeklide karar verilmesinde isabet görülmemiştir.

III. KARAR
1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE,

2 Ankara 15. Ağır Ceza Mahkemesinin 22.03.2022 tarihli ve 2022/138 değişik iş sayılı kararı kararının 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin üçüncü fıkrası gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA,

5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin dördüncü fıkrasının (b) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 26.09.2023 tarihinde karar verildi.