Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2023/2142 E. 2023/3320 K. 26.09.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/2142
KARAR NO : 2023/3320
KARAR TARİHİ : 26.09.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2020/677 E., 2021/250 K.
SUÇ : Trafik güvenliğine tehlikeye sokma
İNCELEME KONUSU
KARAR : Mahkumiyet
KANUN YARARINA
BOZMA YOLUNA
BAŞVURAN : Adalet Bakanlığının istemi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : İlgili kararın kanun yararına bozulması

Trafik güvenliğine tehlikeye sokma suçundan sanık …’ın İzmir 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 19.03.2021 tarihli ve 2020/677 esas, 2021/250 sayılı kararıyla mahkumiyetine karar verildiği, kararın istinaf edilmeden kesinleştiği anlaşılmıştır.

Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 309 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca 28/11/2022 gün ve 94660652-105-35-5480-2022-Kyb sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 07.02.2023 tarihli ve KYB-2022/ 154852 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü:

I. İSTEM
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 07.02.2023 tarihli ve KYB-2022/ 154852 kanun yararına bozma isteminin;
“…Dosya kapsamına göre, sanığın İzmir 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 13/11/2019 tarihli kararı ile anılan Kanun’un 179/3 delaletiyle 179/2, 62/1, 50/1-a ve 52/2. maddeleri gereğince 3.000,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına dair kararın sanığın istinaf etmesi üzerine, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 19. Ceza Dairesinin 04/12/2020 tarihli kararı ile bozulduğu anlaşılmakla, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun “Davaya yeniden bakacak mahkemenin işlemleri” başlıklı 307/5. maddesinde yer alan, “Hüküm yalnız sanık tarafından veya onun lehine Cumhuriyet savcısı veya 262 nci maddede gösterilen kimselerce temyiz edilmişse, yeniden verilen hüküm, önceki hükümle belirlenmiş olan cezadan daha ağır olamaz.” şeklindeki düzenleme uyarınca, aleyhe istinaf yoluna başvurulmaması karşısında, istinaf bozma kararından önce tayin olunan cezanın sanık lehine kazanılmış hak teşkil edeceği ve yeniden kurulan hükümde neticeten sanığın 3.000,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir. .”

Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.

II. GEREKÇE
1.İzmir 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 13/11/2019 tarihli ve 2019/747 esas, 2019/966 sayılı kararı ile sanık hakkında trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 179 uncu maddesinin üçüncü fıkrası delaleti ile ikinci fıkrası, 62 nci maddesi gereğince 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 50 nci maddesinin birinci fıkrası, 52 nci maddesi gereğince hapis cezasının bir gün karşılığı 20 Tl hesabıyla sanığın 3000 TL adli para cezasına mahkum edilmesine ve taksitlendirilmesine karar verildiği, karara karşı sanığın istinaf yoluna başvurması üzerine İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 19. Ceza Dairesinin 04/12/2020 tarihli ve 2020/93 esas, 2020/2653 sayılı kararıyla ” basit yargılama usulünün değerlendirilmesinde zorunluluk bulunduğu” gerekçesi ile bozma kararı üzerine
İzmir 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 19.03.2021 tarihli ve 2020/677 esas, 2021/250 karar sayılı kararıyla sanık hakkında trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan, 5237 sayılı Kanun’nun 179 uncu maddesinin üçüncü fıkrası delaleti ile ikinci fıkrası, 62 nci maddesi gereğince 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verildiği, kararın istinaf edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmıştır.

2. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun
283 üncü maddesindeki,” İstinaf yoluna yalnız sanık lehine başvurulmuşsa, yeniden verilen hüküm, önceki hükümle belirlenmiş olan cezadan daha ağır olamaz” ile 307/5 inci maddesindeki “Hüküm yalnız sanık tarafından veya onun lehine Cumhuriyet savcısı veya 262 nci maddede gösterilen kimselerce temyiz edilmişse, yeniden verilen hüküm, önceki hükümle belirlenmiş olan cezadan daha ağır olamaz” şeklindeki düzenlemeler karşısında, ilk hükme karşı yalnızca sanığın istinaf yoluna başvurduğu, aleyhe istinaf bozma kararından önce tayin olunan cezanın sanık lehine kazanılmış hak teşkil edeceği ve yeniden kurulan hükümde neticeten sanığın 3.000,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir.

III. KARAR
1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE,

2. İzmir 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 19.03.2021 tarihli ve 2020/677 esas, 2021/250 sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin üçüncü fıkrası gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA,

5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin dördüncü fıkrasının (b) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

26.09.2023 tarihinde karar verildi.