Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2023/1617 E. 2023/4591 K. 31.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/1617
KARAR NO : 2023/4591
KARAR TARİHİ : 31.10.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/354 E., 2016/359 K.
SUÇ : Kişilerin huzur ve sükununu bozma
HÜKÜMLER : Beraat
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Düzeltilerek onama, bozma

Sanıklar hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir oldukları, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Kanun’un 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Uşak 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 11.03.2016 tarihli ve 2015/354 Esas, 2016/359 Karar sayılı kararı ile sanıklar hakkında kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan, 5271 sayılı Kanunun 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca beraatlerine karar verilmiştir.

2. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 12.03.2021 tarih, 2016/173474 sayılı tebliğnamesi ile sanık …’nın hükümden sonra hayatını kaybetmesi nedeniyle kendisi yönünden hükmün bozulması, diğer sanıklar yönünden ise; beraat hükmünün gerekçesine göre uygulama maddesinin 5271 sayılı Kanunun 223 üncü maddesinin ikinci maddesinin (c) bendi olarak değiştirilmesi suretiyle düzeltilerek onanması talep edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Katılanlar vekilinin temyiz isteği, kararın hukuka aykırı olduğuna ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1.Mahkeme gerekçesinde “Her ne kadar sanıklar hakkında atılı suçtan cezalandırılmaları istemiyle kamu davası açılmış ise de dinlenen tanık beyanlarından atılı eylemin kanıtlanamadığı gibi iddianame de yazılı şekilde karşıdan bakıp gülmek şeklinde atılı suçun oluşmayacağı da dikkate alındığında sanıkların atılı suçlardan ayrı ayrı beraatlerine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.” denilmiştir.

2.Sanıklar suçlamaları kabul etmemişlerdir.

3. … Tuna kızım …’ye tecavüz eyleminden dolayı cezaevindeydi, şuanda tahliye olmuştur, …’ in yakınları olan … ve Dudu beni ve kızımı sürekli takip etmektedirler, … ve … ise evimiz çok yakın olduğu için karşıdan bakıp bize sürekli gülüyorlar, ben bu nedenle sanıklardan davacı ve şikayetçiyim, davaya katılmak istiyorum şeklinde beyanda bulunmuştur.

4. Tanık … “Ben …’ nin başından geçen olayları biliyorum, bir gün akşam saatlerinde eşimle …’ nin evine gittik, kapının önünde … , ben eşim ve … vardı, karşıdan biri alaylı bir şekilde gülerek geldi, …’ nin ilişkide bulunduğu kişi cezaevinden çıkmış, karşıdan gelerek geldi, ben cezaevinde olduğunu biliyordum, … o anda çok kötü kızdı, cezaevinden çıktı, hareketlere baksana dedi, defalarca evlerine gittiğimizde …’ yi ambulansla hastaneye götürdük bayılıp düşüyordu, ben …’ nin ilişkide bulunduğu kişiyi o gün gülerek gördüm şimdi görsem tanımam, başka bilgim yoktur.” şeklinde beyanda bulunmuştur.

5. Tanık … “Mağdur … torunum, … da gelinim olur, bizim evimiz sanıkların evine yakındır, çarprazında karşı karşıyadır, torunuma bakıp bakıp gülüyorlar, kendi aralarında konuşup duruyorlar, torunum hiçbir yere gidemiyor.” şeklinde beyanda bulunmuştur.

6. Tanık … “Ben her iki tarafında komşusuyum bahçeme çıktığımda her iki tarafıda görürüm, ben sanıkların katılanları rahatsız ettiğini güldüğünü görmedim” şeklinde beyanda bulunmuştur.

7.Tanık Nimet Bozkurt “Ben babamın evine hasta olduğu için devamlı giderim, sanıkların katılanları gülerek veya başka bir şekilde rahatsız ettiklerini görmedim.” şeklinde beyanda bulunmuştur.

IV. GEREKÇE
A.Sanık … hakkında kurulan beraat hükmü yönünden;
Sanığın, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi’nden temin olunan güncel nüfus kayıt örneğine göre hüküm tarihinden sonra 18.03.2018 tarihinde vefat ettiğinin anlaşılması karşısında, bu durumun Mahkemece araştırılarak 5237 sayılı Kanun’un 64 üncü maddesinin 1 inci fıkrası uyarınca sanık hakkında açılan kamu davasının düşürülüp düşürülmeyeceğinin karar yerinde değerlendirilmesinde zorunluluk bulunduğu anlaşılmıştır.
B. Diğer Sanıklar Hakkında Kurulan Hükümler Yönünden;
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, Mahkemenin yargılama sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dava dosyası içeriğine göre, atılı suçu işlediklerine yönelik her türlü şüpheden uzak, kesin somut, inanadırıcı delil bulunmayan sanıkların beraatlerine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığınan katılanlar vekilinin yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmış, işledikleri suç yönünden mahkumiyete yeter delil elde edilemeyen sanıklar hakkındaki beraat hükmü kurulurken uygulama maddesinin 5271 sayılı Kanunun 223 üncü maddesinin ikinci maddesinin (e) bendi şeklinde gösterilmesi yerine, 223 üncü maddesinin ikinci maddesinin (a) bendi şeklinde gösterilmesi hukuka aykırı bulunmuş ise de; bu hususun Yargıtay tarafından düzeltilmesi mümkün görülmüştür.

V. KARAR
A. Sanık … hakkında kurulan beraat hükmü yönünden;
Gerekçe bölümünün (A) bendinde açıklanan nedenle Giresun 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 12.01.2016 tarihli ve 2015/765 Esas, 2016/13 Karar sayılı kararına yönelik katılanlar vekilinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

B. Diğer Sanıklar hakkında kurulan beraat hükmü yönünden;
Gerekçe bölümünün (B) bendinde açıklanan nedenle Uşak 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 11.03.2016 tarihli ve 2015/354 Esas, 2016/359 Karar sayılı kararına yönelik temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesi gereği hükmün birinci fıkrasının çıkarılarak yerine “Sanıklar … ve …’nin üzerlerine atılı suçu işlediklerine dair her türlü şüpheden uzak, kesin somut, inanadırıcı delil bulunmadığı anlaşıldığından 5271 sayılı Kanunun 223 üncü maddesinin ikinci maddesinin (e) bendi gereğince beraatlerine” ibaresinin eklenmesi suretiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 31.10.2023 tarihinde karar verildi.