Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2023/1309 E. 2023/4361 K. 25.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/1309
KARAR NO : 2023/4361
KARAR TARİHİ : 25.10.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/679 E., 2016/280 K.
SUÇ : Kişilerin huzur ve sükununu bozma
HÜKÜM : Beraat
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Bursa 17. Asliye Ceza Mahkemesinin 07.04.2016 tarihli ve 2015/679 Esas, 2016/280 Karar sayılı kararı ile sanık … hakkında cinsel taciz suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 105 inci maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesi, 62 nci maddesi ile 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesi uyarınca 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına; kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi gereğince beraat kararı verilmiştir.

2.Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 27.03.2021 tarihli ve 2016/288351 sayılı, hükmün onanması görüşünü içerir Tebliğname ile Daireye tevdi edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Katılan Vekilinin Temyiz İsteği; sanıklardan … hakkında huzur ve sükunu bozma suçundan dolayı beraat kararı verilmiş olduğuna, Mahkeme gerekçeli kararında eylemin cinsel taciz suçu içerisinde değerlendirilmesi nedeniyle huzur ve sükunu bozma suçundan dolayı sanığa beraat kararı verildiğine, ancak sanığın eylemini müteaddit defalarca tekrarlamış olduğuna, bu yönüyle sanığın eylemi kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunu da oluşturduğundan bu suçtan dolayı da cezalandırılması gerektiği gerekçelerine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Yerel Mahkemenin Kabulü;
1.Katılan …’nin annesi …’nin ilk evliliğinden olan kızı olduğu, mağdur …’nin ikinci eşi olan …’nin yeğeni olan sanık …’nin 28/05/2015 tarihinde … numaralı telefon hattından katılan …’nin kullandığı … numaralı telefon hattına gönderdiği mesajlarda katılan …’a hitaben ”Naber hayatimmmm, canimmm ordamisinnnn, Seni çok çok özledim, kiz sen beni sallamiyormusun, … haniii seni beklirummmm, . iyiki bi isimiz düştü sesin soluğu n çikmadi” dediği, ayrıca daha sonra telefonla arayıp mesajlara neden cevap vermediğini sorduğunu, sanık …’in eşi olan sanık …’nin 18/06/2015 tarihinde katılan …’ye hitaben ”kiminle düşüp kalktığı belli değil, ne anası ne babası belli değil” diyerek hakaret edip ayrıca sanık …’nin 20/06/2015 günü katılan …’ye hitaben ”doğruları söyle ben sana gününü göstereceğim” diyerek tehdit ettiği iddiası ile katılanın sanıklardan şikayetçi olduğunu beyan etmesi üzerine “Cinsel Taciz, Kişilerin Huzur ve Sükununu Bozma” suçlarından sanık … hakkında, “Tehdit ve Hakaret” suçlarından temyiz dışı sanık … hakkında kamu davası açıldığı, sanık … hakkında cinsel taciz suçundan, temyiz dışı sanık … hakkında “Tehdit ve Hakaret” suçlarından hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararları verildiği, bu kararların 01.06.2016 tarihinde itirazın reddi ile kesinleştiği anlaşılmaktadır.

2.Sanık …’nin atılı suçlamaları kabul etmediği ve yargılama aşamasında alınan savunmasında;
“Suçlamaya bir diyeceğim yoktur. Müşteki Gülşah annesinin amcam ile evlenerek geldiğinde 2-3 yaşlarında idi. Kendisi bizzat elimde büyüdü. İddianamede belirtilen mesajları çektiğim hususu doğrudur ancak amacım kesinlikle cinsel tacizde bulunmak olmayıp tamamen büyüklük şefkati anlamında gönderilmiştir. Atılı suçtan beraatimi talep ediyorum” şeklinde beyanda bulunduğu görülmektedir.

3.Katılan …’nin her aşamada sanıktan şikayetçi olduğunu beyan ettiği ve yargılama aşamasında alınan ifadesinde;
“Hazırlık beyanımı tekrar ederim. … dökümünü yaptırdığım cinsel taciz içerir mesajları attı. Ben karşıdaki insanın ne niyetle davrandığını bilecek durumdayım. Belirttiği gibi şefkat amaçlı değildir. Bu olayın devamında eşi …’te benim için “kiminle düşüp kalktığı belli değil, ne anası ne babası belli” şeklinde cümleler kullandı. Ben bu hakareti duyan … ve …. 20/06/2015 günü 16:00 sıralarında yine komşularımız ile konuşurken kendisi “doğruları söyle ben sana gününü göstereceğim” dedi. Bu olayı ise şu anda soyadlarını ve adreslerini bilmediğim komşularımız vardı. Bunları da mahkemenize bildireceğim şikayetçiyim davaya katılmak istiyorum” şeklinde beyanda bulunduğu, Mahkemece 24.11.2015 tarihinde hakkında katılma kararı verildiği belirlenmiştir.

4.Mahkemece yapılan yargılama neticesinde;
“…Katılan …’nin annesi …’nin ilk evliliğinden olan kızı olduğu, mağdur …’nin ikinci eşi olan …’nin yeğeni olan sanık …’nin 28/05/2015 tarihinde 5303725015 numaralı telefon hattından katılan …’nin kullandığı … numaralı telefon hattına gönderdiği mesajlarda katılan …’a hitaben ”Naber hayatimmmm, canimmm ordamisinnnn, Seni çok çok özledim, kiz sen beni sallamiyormusun, … haniii seni beklirummmm, … iyiki bi isimiz düştü sesin soluğu n çikmadi” dediği, ayrıca daha sonra telefonla arayıp mesajlara neden cevap vermediğini sorduğunu, sanık …’in eşi olan sanık …’nin 18/06/2015 tarihinde katılan …’ye hitaben ”kiminle düşüp kalktığı belli değil, ne anası ne babası belli değil” diyerek hakaret edip ayrıca sanık …’nin 20/06/2015 günü katılan …’ye hitaben ”doğruları söyle ben sana gününü göstereceğim” diyerek tehdit ettiği iddiası ile cezalandırılmaları istemi ile mahkememize açılan kamu davasının yapılan yargılamasında sanıkların savunmaları , katılan ve mağdur beyanları, tanık beyanı, olay tutanağı mesaj çıktıları ile dosya kapsamındaki tüm delillerin birlikte değerlendirilmesinde sanıklardan …’nin üzerine atılı çocuğa karşı cinsel taciz ile sanık …’nin üzerine atılı alenen hakaret ve basit tehdit suçları mahkememizce sabit görülmüştür. Sanık … hakkında huzur ve sükunu bozmak suçundan açılan kamu davasında yapılan yargılamada iddianamede sanığın konuşmak için telefonla araması eylemi huzur ve sükunu bozmak olarak değerlendirilmesine rağmen mahkememizce bu husus bütün halinde cinsel taciz suçu içerisinde değerlendirilmiş olmakla bu suç yönünden beraat kararı verilmiştir…” gerekçeleri ile sanık hakkında kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi gereğince beraat kararı verilmiştir.

5. Tanık S.K.’nın anlatımı, 20.06.2015 tarihli olay tutanağı, mesaj çıktıları ve tutanaklar dava dosyasında bulunmaktadır.

6. Sanığa ait güncel adli sicil kaydı ve nüfus kaydı, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden temin olunarak dava dosyasına eklenmiştir.

IV. GEREKÇE
1.Olay tarihinde 17 yaşında olan katılan …’nin annesi …’nin ilk evliliğinden olan kızı olduğu, mağdur …’nin ikinci eşi olan …’nin yeğeni olan sanık …’nin 28/05/2015 tarihinde … numaralı telefon hattından katılan …’nin kullandığı 5340787501 numaralı telefon hattına gönderdiği mesajlarda katılan …’a hitaben ”Naber hayatimmmm, canimmm ordamisinnnn, Seni çok çok özledim, kiz sen beni sallamiyormusun, … haniii seni beklirummmm, … iyiki bi isimiz düştü sesin soluğu n çikmadi” dediği, ayrıca daha sonra telefonla arayıp mesajlara neden cevap vermediğini sorduğu, katılan …’nin şikayetçi olması üzerine sanık … hakkında “Cinsel Taciz, Kişilerin Huzur ve Sükununu Bozma” suçlarından kamu davası açıldığı, cinsel taciz suçundan sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verildiği, “Kişilerin Huzur ve Sükununu Bozma” suçundan ise beraat kararı verildiği olayda; sanıkların savunmaları, katılan ve müştekinin beyanı, tanık anlatımı, olay tutanağı, mesaj çıktıları ile dosya kapsamındaki tüm delillerin birlikte değerlendirilmesinde; sanığın savunmasının aksine sırf katılanı rahatsız etmek amacıyla mesaj yazdığı ve telefonla aradığı, kişilerin huzur ve sükununu bozma kastı ile hareket ettiğine ilişkin delil elde edilemediği, Mahkemece sanığın eylemin cinsel taciz suçu içerisinde değerlendirildiği dosya kapsamından anlaşılmakla; sanık hakkında beraat hükmü kurulmasında hukuka aykırılık görülmemiş olup, yerel mahkemenin kararında, oluş ve kabulde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığından katılan vekilinin temyiz sebebi yerinde görülmemiştir.

2.Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olduğu, incelenen dava dosyası içeriğine göre sanığın beraatine dair Mahkemenin inanç ve takdirinde hukuka aykırılık bulunmadığı belirlenerek yapılan incelemede; katılan vekilinin diğer temyiz sebeplerinin reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle, Bursa 17. Asliye Ceza Mahkemesinin 07.04.2016 tarihli ve 2015/679 Esas, 2016/280 Karar sayılı kararında katılan vekili tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden katılan vekilinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğnameye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na TEVDİİNE,25.10.2023 tarihinde karar verildi.