Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2023/1306 E. 2023/4672 K. 02.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/1306
KARAR NO : 2023/4672
KARAR TARİHİ : 02.11.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/495 E., 2016/363 K.
SUÇ : Kişilerin huzur ve sükununu bozma
HÜKÜM : Beraat
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ: Onama

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Antalya 23. Asliye Ceza Mahkemesinin, 02.05.2016 tarihli ve 2015/495 Esas, 2016/363 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraat kararı verilmiştir.

2. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 27.03.2021 tarihli, hükmün onanması görüşünü içerir Tebliğname ile Daireye tevdi edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Katılan vekilinin temyiz isteği; eksik inceleme ile hüküm kurulduğuna, TİB kayıtlarının istenmesi gerektiğine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Yerel Mahkemenin Kabulü;
1.”… her ne kadar sanık … hakkında, kişilerin huzur ve sükununu bozmak suçundan cezalandırılması istemi ile kamu davası açılmış ise de; sanığın bu suçu işlediğine ilişkin,yakınanın herhangi bir yan kanıtla doğrulanmayan soyut anlatımı dışında,bu suçtan hükümlendirilmesine yeterli, kuşkudan uzak, kesin, somut ve inandırıcı kanıt bulunmadığı, sanığın yüklenen bu suçu işlediğinin sabit olmadığı ve işlediğine ilişkin şüphe bulunduğu, “şüpheden sanık yararlanır” kuralı da gözetilerek beraatine karar verilmesi gerektiği sonucuna ulaşılmış, Mahkememizdeki vicdani kanı da bu doğrultuda oluşmuş bulunduğundan, sanığın beraatine karar verilmiştir…” şeklindedir.

2.Katılan beyanında; “.. Sanık ile 4 yıl duygusal anlamda arkadaşlık yaptım. Evli olduğunu öğrenince ayrılmaya karar verdim. Buna rağmen telefonuma mesaj göndermek ve evimin etrafında dolaşmak suretiyle, beni rahatsız ediyor. Bunun üzerine şikayet ettim ve tedbir kararı aldırdım. Tedbir kararını ihlal ettiği için şikayetçi oldum…” şeklindedir.

3. Sanık savunmasında; “…şikayetçi ile bir süre birlikte yaşadık. Daha sonra olay tarihinde ayrıydık. Ayrı olduğumuz dönemde kendisini rahatsız etmedim. Beraatime karar verilmesini talep ediyorum. Şikayetten vazgeçmeyi kabul ediyorum.. ” demiştir.

IV. GEREKÇE
Somut olayda, sanıkla katılanın bir süre birlikte yaşadıkları ve katılanın, sanık hakkında daha önce de Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı Aile İçi Şiddet Suçları Soruşturma Bürosuna başvurarak şikayetçi olduğu ve sanık hakkında uzaklaştırma kararı alındığı anlaşılmakla;
Mahkemece, atılı suçtan sanığın mahkumiyetine yeterli, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği, katılanın soyut iddiası dışında bir delilin olmadığı gerekçesi ile beraat hükmü tesis edilmesinde hukuka aykırılık görülmemiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle,. Antalya 23. Asliye Ceza Mahkemesinin, 02.05.2016 tarihli ve 2015/495 Esas, 2016/363 Karar sayılı kararında katılan vekili tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 02.11.2023 tarihinde karar verildi.